Dünya’nın 27 ülkesinden et satın alan ve bu alanda küresel ölçekte en büyük 10 ithalatçı arasına giren Türkiye istediğini elde edebildi mi?
Birkaç gün önce medyaya yansıyan haberlere göre toptan et fiyatları Kasım’dan bu yana sığırda yüzde 9’un üzerinde, koyunda ise yüzde 30 yakın zam gördü. Sebep basit ithalat dövizdeki artış ve Türkiye’ye et ihracatı yapan ülkelerin fiyat zammı nedeniyle pahalanıyor. Diğer taraftan yine dövizdeki artışın etkisiyle içerideki üretim maliyetleri artıyor. Görünen o ki, enflasyonu düşürmek için et ithalatı da dahil her tür yola başvurup bir süre başarılı olan ekonomi yönetiminin bu konforu uzun sürmeyecek.
Daha önce de ithalatın çözüm olmadığını ve uzun vadede içerideki üretimi bitirip ek zam olarak döneceğini defalarca tekrarlayan Dünya’nın tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım önemli bir gelişmeyi gündeme getiriyor. Yıldırım hayvansal üretimde en önemli girdilerden biri olan yem fiyatlarında son günlerdeki gelişmeleri aktarıyor. ‘Son bir ayda hayvan yemine iki kez zam geldi. Üçüncü zam kapıda. Bugüne kadar yapılan iki zam ile fiyat yüzde 13-14 arttı. Gelecek olan zamla birlikte yemde son bir aydaki fiyat artışı yüzde 20’ye ulaşacak’ diyor.
Yem fiyatlarının artmasında dünyada soya fasulyesine gelen zammın önemli bir etken olduğunu kaydeden Yıldırım, yem sanayinde ciddi bir soya bağımlılığı olduğunu ifade ediyor.
Türkiye’de üretilen soyanın tüketimin sadece yüzde 7’sini karşıladığını anlatan yazar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde yaptığı bir konuşmada ” GDO konusunda daha dikkatli olacağız” sözlerinin bürokratlar tarafından emir kabul edilerek, Türkiye’ye ithal edilen soyada daha sıkı denetimler yapılmaya başlandığını ve bunun da fiyat artışında etkili olduğunu vurguluyor.
Yıldırım’ın dikkat çektiği bir başka konu da yem sanayinde bir diğer ana girdi olan ayçiçeği küspesindeki gelişmeler. Çin’in dünya pazarlarından çok miktarda ayçiçeği küspesi almasının burada da fiyat artışını tetiklediğini ifade ediyor. Yazara göre bir başka etken de döviz kurlarında Moody’s’in not indiriminden sonraki yükseliş. Bu da yem hammaddesinin en az yüzde 50’sini ithalatla karşılayan sektörün maliyetlerini artırıp zam yapmaya zorladı.
Yıldırım şunları söylüyor:
‘Hükümet, yüksek girdi maliyetlerinin nedenlerini ortadan kaldırmak yerine, çözümü ithalatta arıyor. İthalatın çözüm olmadığı son 10 yılda görülmesine rağmen bu politikada ısrar ediliyor. Özetle, yemdeki fiyat artışı et ve süt ürünleri fiyatını artıracak. Et ve canlı hayvan ithalatı artarak devam edecek. Buna süt ve süt ürünleri de eklenirse kimse şaşırmasın.’