Z kuşağı, kendilerine tam anlamıyla hitap etmeyen bir piyasaya atılıyor.
Eğitim ve kariyer danışmanlığı platformu Intelligent tarafından yayınladığı bir rapora göre, birçok yeni mezun iş yerlerine uyum sağlamada güçlük çekerken, işverenler de onları işe alma konusunda tereddütlerinin arttığını bildiriyor.
Yaklaşık 1.000 işe alım yöneticisiyle yapılan bir ankete dayanan rapora göre, her altı işverenden biri Z kuşağında yer alan kişileri işe alma konusunda isteksiz davranıyor.
1997 ile 2010’ların başında doğanları ifade eden bu kuşağın güçlü bir iş ahlakından yoksun olduğu, iletişimde zorlandığı, geri bildirimlerle başa çıkamadıkları ve genel olarak piyasanın taleplerine hazırlıksız yakalandıkları söyleniyor.
Berkeley’deki California Üniversitesi Haas İşletme Fakültesi’nde kıdemli öğretim görevlisi Holly Schroth, Z kuşağının iş deneyimi kazanmak yerine üniversitede müfredat dışı faaliyetlere odaklanmalarının, iş yeri ve patronlarıyla nasıl başa çıkacakları konusunda “gerçekçi olmayan beklentilere” yol açtığını açıkladı.
Schroth, Euronews Next’e gönderdiği e-postada, “Onlar [Z kuşağı] müşterilerle ve iş arkadaşlarıyla iletişim kurmada zorluk çekiyor ve iş yerindeki görgü kurallarının ne olduğunu bilmiyorlar” dedi.
Schroth sözlerine şöyle devam etti: “Sonuç olarak, bir çalışanı düzgün bir şekilde işe almak ve yeterli eğitim vermek şirketin sorumluluğundadır. Buna ek olarak, patronun bir yönetici olduğu kadar bir koç gibi de davranması gerekir.”
Ankete katılan her 10 şirketten yaklaşık altısı, bu yıl işe aldıkları yeni üniversite mezunlarını işten çıkardıklarını bildirdi.
Bu kararların ardında yatan nedenler arasında çalışanlardaki motivasyon eksikliği, profesyonelce olmayan davranışlar ve zayıf iletişim becerileri vardı.
Intelligent’ın eğitim ve kariyer geliştirme danışmanı Huy Nguyen yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Birçok yeni üniversite mezunu, eğitim hayatları boyunca alışkın olduklarından çok farklı olabileceği için ilk kez iş gücüne katılmakta zorlanabiliyor. Genellikle daha az yapılandırılmış bir ortama, iş yerinin kültürel dinamiklerine ve özerk çalışma beklentisine hazırlıksız yakalanıyorlar.”
“Üniversiteden bazı teorik bilgilere sahip olsalar da, genellikle iş ortamında başarılı olmak için gereken pratik, gerçek dünya deneyimi ve sosyal becerilerden yoksunlar” diye ekledi.
Ankete katılan işe alım yöneticileri, bazı çalışanların iş yüklerini yönetmekte zorlandıklarını, sık sık işe geç kaldıklarını ve uygun şekilde giyinmediklerini veya konuşmadıklarını bildirdi.
Nisan ayında yayınlanan ayrı bir rapor, Z kuşağı çalışanlarının iş arama sürecinde ebeveyn desteğine aşırı derecede bağımlı olduklarını ortaya koymuştu.
ResumeTemplates tarafından gerçekleştirilen ve yaklaşık 1.500 gencin yanıtlarını içeren ankete göre, yüzde 70’i iş arama sürecinde ebeveynlerinden yardım istediklerini itiraf etti.
Hatta yüzde 25’i ebeveynlerini mülakatlara götürürken, birçoğu da ebeveynlerinin kendileri için iş başvurusu yapmasını ve özgeçmiş yazmasını istemişti.
Nasıl iş bulabilirim?
İşverenler, işe alımda aradıkları en önemli özelliklerden bazılarının inisiyatif ve olumlu tutum olduğunu vurguladı.
Yöneticiler ayrıca staj ya da iş yoluyla gerçek dünya deneyimine ve daha az ölçüde de olsa uygun bir sosyal medya varlığına sahip olmaya ve siyasi tartışmalardan kaçınmaya önem veriyor.
Nguyen, “İlk işlerine başlayan yeni mezunlar, modası geçmiş normlara uyarak değil, saygılı ve işlerine bağlı kalarak profesyonelliklerini göstermelidir” dedi.
Schroth, işverenlerin işten çıkarma oranlarının yüksek olması ve işgücüne entegre olmada karşılaştıkları zorluklar nedeniyle Z kuşağını işe almakta tereddüt etmelerine rağmen, bu kuşağın halen işgücünün yüzde 25’inden fazlasını oluşturduğunu da sözlerine ekledi.
“Sonuç olarak, şirketlerin eğitime daha fazla para ve zaman harcaması gerekiyor ve Z kuşağı başarılı olacak” diyerek sözlerini tamamladı.