Türk Metal Sendikası ve Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında yapılan anlaşma gereğince metal iş kolunda yer alan işçilerin saat ücretlerine 1 Eylül’den itibaren yüzde 21,30 oranında zam yapıldı. Ayrıca bu aydan itibaren sosyal haklara da yüzde 51,97’lik zam uygulanacak. Bunun da etkisiyle başta ana sanayiler olmak üzere büyük otomotiv tedarik sanayi firmalarında da işçi çıkarmalar yaşanıyor. Girdi maliyetlerindeki artış ve dövizin sabit kalmasından dolayı rekabet gücünün her geçen gün eridiğini, katma değerin giderek azaldığını belirten otomotivciler, önümüzdeki 5 ayda kademeli olarak işçi çıkarmaya devam edeceklerini belirtiyor.
Ekonomide yaşanan daralma ve finansal sıkıntıların önümüzdeki süreçte gerek otomobil satışlarında gerekse ihracat rakamlarında etkisini daha fazla göstereceğini ifade eden otomotivciler, sürecin ne zaman son bulacağının bilinmemesinin sektörü tedirgin ettiğini kaydediyor. Öyle ki Bursa’nın sürükleyici ana sanayilerinden, Türkiye’nin önemli sanayi kuruluşlarından biri olan Tofaş Otomobil Fabrikası, geçen hafta vardiya sayısını 1’e indirdiğini çalışanlarına bildirdi.
Kalıpta alt tedarikçi Çinliler oldu
Öte yandan Türkiye’de sanayi üretimi gerilerken otomotiv endüstrisinin Doğu Avrupa’daki üretimlerinde artış kaydediliyor. Doğu Avrupa’da yatırımını tamamlamış ve üretime başlamış olan büyük tedarik sanayilerin pek çoğu sadece montaj hattı olarak kullandıkları tesislerini artık üretime de açmış durumda. Bu da Türk otomotiv endüstrisinin rekabetçiliğini tartışılır hale getiriyor. Otomotivdeki bu durum ağırlıklı olarak Türk kalıp sektöründe de gözleniyor. Kalıp üreticilerinin proje alabilmek için maliyetleri düşürme çabası, kalıp üretiminin büyük oranda Çinli kalıpçılara kaymasına neden oldu.
Türkiye’de kalıp üretiminin Portekiz’den daha pahalı olduğunu belirten kalıpçılar, “Avrupa’dan siparişlerimiz iptal oldu ve Portekiz’e kaydı. Biz de mecburen ortalamayı düşürmek, maliyetleri tutturmak için alt tedarikçi kullanarak Çinli kalıpçıları kullanıyoruz, yoksa iş alamıyoruz. Portekiz’deki kalıp fabrikaları bir dönem kapanmıştı, şimdi tek tek açılıyor. Türkiye’de işçilik maliyeti 2 bin Euro. Orada ise asgari ücret 850 Euro. Tamamen maliyetlerle ilgili. Türkiye’de döviz ucuz” değerlendirmesini yapıyor. Bazı büyük tedarik firmalarının da kalıphanelerindeki üretimi durdurduğu ifade ediliyor.
Üretime ara verilmesi ihracatı etkiledi
Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) verilerine göre, Türkiye otomotiv sektörünün ağustos ayı ihracatı geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 0,4 geriledi. Türkiye ihracatında ilk sıradaki yerini koruyan sektörün aldığı pay da yüzde 12,3 oldu.
Otomotiv endüstrisinde ağustos aylarında planlı bakım-onarım çalışmaları nedeniyle üretime ara verildiğine değinen OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik “Buna rağmen geçen ay ihracatta ağustos ortalamalarının üzerine çıktık. Eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ve otobüs-minibüs-midibüs ürün gruplarında çift haneli artış kaydettik. En önemli pazarlardan Birleşik Krallık’a yüzde 24, Slovenya’ya yüzde 116, Romanya’ya yüzde 108 ihracat artışları oldu. Türkiye otomotiv endüstrimizin ocak-ağustos dönemi ihracatı ise geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 3,4 artışla 23 milyar 531 milyon dolara ulaştı” dedi. Ağustosta en büyük ürün grubu olan tedarik endüstrisinin ihracatı yüzde 3 artarak 1 milyar 214 milyon dolar oldu.
Sanayicinin maksimum verimlilik hesapları yaptığını ifade eden Çelik, “Şu anda birkaç OEM dışında herkes zarar ediyor. Sürecin nerede duracağını anlamak zor. Otomotivci maliyet ve rekabet kıskacında. Üretici kurdan dolayı ürün fiyatlarını güncellemiyor. Ülkenin içinde bulunduğu enflasyonist ortamdan da zarar görüyor. Enflasyon biraz hız kesmiş olsa da şimdiye kadar görülen zarar inanılmaz. İç pazarda güç kaybetmek ihracatı da olumsuz etkiliyor. KOBİ’ler finansa ulaşamıyor. Paranın maliyeti çok yüksek” diye konuştu.
Türkiye, otomotiv için önemli bir pazar
Türkiye’de yeni bir yatırıma, bir kapasite oluşturulmasına her zaman olumlu baktıklarını belirten Baran Çelik, Çinli BYD’nin yatırımını şöyle değerlendirdi: “Burada yerlilik oranları önemli. Yerlilik oranı belirli bir rakamın altında olursa sanırım teşvik işlemez. Ama belli bir plan dahilinde yerlilik oranını artırma olabilir. Bunu bilemiyoruz. Nihayetinde yüzde 51’in üzerinde yerliliğe ulaşmalarını öngörüyoruz. Şu anda elektronik parçalarda önemli üretimler yapan yabancı büyük tedarik sanayilerle görüşmelerin sürdüğünü görüyoruz. Ancak metal kolunda henüz bir görüşme sağlanmadı. Zaman içinde rekabetçilik oluştukça metal kolunun da işin içine dahil edileceğini düşünüyoruz. Ayrıca bir Çinli firma ile daha yatırım görüşmelerinin sürdüğü duyumunu alıyoruz. Türkiye, otomotiv endüstrisi için önemli bir pazar.”
KAYNAK: EKONOMİM – ESRA ÖZARFAT