ABD’de yayımlanan New York Gazetesi, Erdoğan’ın ülkeyi felakete sürüklediğini savunduğu bir başyazı yayımladı.
Başyazı, ev hapsindeki Rahip Andrew Brunson nedeniyle ABD-Türkiye ilişkilerinin krizde olduğunu hatırlattı ve Brunson’a yöneltilen ‘terör suçlamaları’nı ‘uydurma’ olarak niteledi:
Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir
Ancak kökteki sorun, tek adam Recep Tayyip Erdoğan’ın ülkesini mahva doğru götürmedeki kararlılığı.
Erdoğan, dürüst bir hükümet ve ekonomik refah sözüyle iktidarda yükseldi ve ilk yıllarında her iki taahhüdünü de yerine getirdi. Ancak, tüm muhtemel rakiplerini ve muhalifleri ezerek daha fazla güç elde etme konusundaki takıntısı bu başarıları siliyor.
Brunson, eski müttefiki ve Pensilvanya’da yaşayan din adamı Fetullah Gülen’i iade etmeye zorlamadaki arsız çabada Erdoğan’ın tek rehinesi değil. Erdoğan, 2016’daki darbe girişiminin yanısıra birkaç yıl öncesinde ortaya saçılan büyük yolsuzluğun açığa çıkarılması konusunda da Gülen’i suçluyor.
Başarısız darbe girişimi, Erdoğan’a 50 bin kişiyi tutuklama, Gülenle bağları olduğu varsayılan 110 bin kamu görevlisini işten atma, Türkiye’nin bir dönem özgür olan medyasını susturma için baskı uygulama bahanesi verdi.
Erdoğan’ın refaha gidiş yolu bile çıkmaz bir sokağa benziyor: Türkiye’nin dış borcu şu an 217 milyar dolar ve yükselen piyasalardaki en büyük ticaret açığını oluşturuyor. Son krizden önce bile enflasyon tırmanıştaydı: Türkiye’nin para birimi son aylarda neredeyse yüzde 50 oranında değer kaybetti (Erdoğan’ın damadını Hazine ve Maliye Bakanı olarak ataması ancak tahmin edilebileceği kadar güven aşıladı).
Başkan Trump, bu ay Erdoğan’ın Brunson’u serbest bırakmaması nedeniyle bir dizi yaptırım açıkladı ve tehditlerini de sürdürüyor.
Erdoğan ise karşılığında, iPhone ve diğer ABD menşeli elektronik ürünlere boykot çağrısında bulundu ki bu otoriterin daralan inançlı tabanını bile biraraya toplayamayacak bir kabadayılık.
Darbe girişiminden sonra ilan ettiği olağanüstü hal ve yinelenen seçimler arasında, (ordudaki yıllardır devam eden tasfiyeler de dahil) Erdoğan neredeyse tüm gücü kendinde topladı, hatta politikaları ekonomiyi rayında çıkarırken bile.
Avam acı çekiyor ve rotasından sapmaması halinde acı çekmeye de devam edecekler. Ancak şu ana kadarki tüm işaretler Erdoğan’ın bu durumu umursamadığını gösteriyor.
Türkiye’nin Venezuela tipi bir ekonomik düşüş için çok yolu var ancak Erdoğan bu yönde adımları atmaya başladı bile. Belki, sadece belki, Trump ekibinin sert yaklaşımı tiranı sarsacak ve aklını başına getirecektir.
