Eski ekonomi yönetimi yüksek enflasyona rağmen faizleri tek haneye indirmişti. Bu nedenle döviz, enflasyon ve cari açık rekor üstüne rekor kırmıştı.
Haziran 2023’te başa geçen Şimşek ve ekibi, faizleri kademeleri olarak yüzde 45’e kadar yükseltmişti. Merkez Bankası, şubatta faizi sabit bırakmış ve artış döngüsünün sonlandığına dair mesajlar vermişti.
Merkez Bankası’ysa faize ek olarak yeni sıkılaşma adımlarını duyurdu.
Merkez Bankası konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
”Merkez Bankası, sıkı para politikası duruşunu destekleyici ilave sıkılaşma adımları atmıştır. Bu doğrultuda, kredi büyümesine dayalı menkul kıymet tesisi kapsamında;
- TL ticari krediler için yüzde 2,5 olan aylık büyüme sınırının yüzde 2’ye indirilmesine,
- İhtiyaç kredilerinde yüzde 3 olan aylık büyüme sınırının yüzde 2’ye düşürülmesine, taşıt kredilerinde ise yüzde 2 sınırının korunmasına karar verilmiştir.
Kredi büyüme sınırlarına ilişkin uygulamanın etkinliğini artırmak amacıyla, menkul kıymet tesisine ek olarak kredi büyümesine dayalı zorunlu karşılık tesis edilmesine yönelik çalışmalar devam etmektedir.
Ayrıca, parasal aktarım mekanizmasının güçlendirilmesine yönelik ilave adımlar üzerinde çalışılmaktadır.
İhracat, yatırım, tarım ve esnaf kredileri ile kamu kuruluşlarına ve deprem bölgesine yönelik krediler bu sınırlamadan muaf tutulmaya devam edilecektir.”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek dün “Merkez Bankası yeterli sıkılaştırma yaptığını düşünüyor” demişti.
Ekonomist İris Cibre söz konusu kararı şöyle açıklıyor: “Sıkılaşma seçim öncesi başladı. Amaç bankaların kredi iştahını mecburi düşürmek. Yakında menkul kıymet tesisine ek olarak zorunlu karşılık uygulaması da gelecek deniyor. Bu da kredi faizlerinde artışa neden olacak. Para arzını iyice yavaşlatacak.”