İyi Parti Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Durmuş Yılmaz, mevcut hükümetin ekonomik verilerin yansıttığı asıl gerçek durumu kamuoyuyla paylaşmadığını söyledi.
Cumhuriyet’in haberine göre, Yılmaz kendisinin geçmişte Türkiye’deki enflasyon verisinin dünyada kullanılan metodolojilere uygun şekilde üretildiğini söylediğini belirtirken, bugünkü durum için “Ama itiraf edeyim, son iki üç yılda geliştirilen bazı uygulamalar bende de bu şüpheyi başlattı” diye konuştu.
Yılmaz, Türkiye’de istatistiki verilerin hesaplanmasında yaşanan sorunlar için özetle şu ifadeleri kullandı:
‘1.1 milyon genç istatistiklere dahil edilmiyor’
“Türkiye’de yapılan işsizlik hesaplamasında 15-24 yaş aralığındaki genç nüfusumuz 11 milyon 876 bine sabitlenmiş durumda. Oysa gerçek rakam 12 milyon küsür. Yani 1.1 milyon genç istatistiklere dahil edilemiyor.
İşsizlik – özellikle genç işsizliği yüzde 19 seviyesinde. 2015-2017 arası yaratılan istihdamın yüzde 70’i düşük verime sahip hizmet sektöründe. Aralık ayında işsizlik yüzde 10.4 yılın tamamı için yüzde 10.9 olarak açıklandı. Fakat hesaba dahil edilmeyen gençler de katıldığında bu rakam daha yüksek.
‘Stajyer sayısı 843 bin arttı’
Sosyal güvenlik kurumu verileriyle TÜİK verileri arasında da fark var. Stajyer sayısı 843 bin arttı. Meslek lisesinde okuyan birisi ne harçlık verilirse verilsin, isterse ücretsiz çalıştırılsın, istihdam edilen kişi olarak sayılıyor.
‘Madem ekonomi büyüdü bu soruların cevabı niye böyle?’
2017 yılı memnuniyet ve refah anketinde hayat pahalılığı, borçlar gibi konularda vatandaşa ‘durumunuz nasıl’ diye soruluyor. Cevaplarla ilgili bulgular istatistik kurumunda internet sitesinin dip notlarında çok arkalara konuluyor.
Yaşam standardı anketinde ‘Son bir yılda ucuz ürünlere yöneldiniz mi’ sorusuna 2016 yılında ‘Evet’ diyenlerin oranı yüzde 54’ken 2017’de yüzde 57.36’ya yükselmiş. Tasarruf yapabilidiniz mi sorusuna sadece yüzde 14.86 ‘Evet’ demiş. Geliriniz arttı mı diye soruluyor? 2016’da her yüz kişinin 21’i‘Evet’ demiş. 2017’de ise her yüz kişiden sadece 19’u‘Evet’ demiş. Madem ekonomi büyüdü bu soruların cevabı niye böyle?”
‘Özel sektör borcu bir gecede devlet borcu haline gelebilir’
Durmuş Yılmaz, ekonominin kaynak ihtiyacının azalmadığını, aksine kamu borcunun azalmış olmasına rağmen özel sektör borcunun arttığını hatırlatarak şu ifadeleri kullandı: “IMF’ye borcumuz bitti deniyor: 5 milyar dolar da borç verdik deniyor. ‘Hayır öyle değil’ diyince ‘Eleştirilecek tarafımız yok’ diyorlar. Evet, Ak Parti iktidara geldiğinde gecelik faizler yüzde 7000’e çıkmıştı, 20 küsür banka batmıştı ve 2001’de kriz oldu. Önceki iktidarlar seçimlerde bunun bedelini kaybederek ödedi.”
Yılmaz şöyle devam etti: “Bu ekonominin kaynak ihtiyacı azalmadı. Kamu borcu GSYH oranı 70’lerden 30’a düştü. Evet, ama özel sektör borçlanmaya devam etti. Özel kesimin borcu devleti ilgilendirmez gibi düşünülüyor ama bir gecede bunların hepsi devlet borcu haline gelebilir. Toplam özel sektör dış borcu 320 milyar dolar. Siz borç almaya devam ederseniz, bir gün geri gidecekler, bunun cevabını bugünden hazır etmeniz gerekir.”
İyi Parti Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Durmuş Yılmaz, mevcut hükümetin ekonomik verilerin yansıttığı asıl gerçek durumu kamuoyuyla paylaşmadığını söyledi.
Cumhuriyet’in haberine göre, Yılmaz kendisinin geçmişte Türkiye’deki enflasyon verisinin dünyada kullanılan metodolojilere uygun şekilde üretildiğini söylediğini belirtirken, bugünkü durum için “Ama itiraf edeyim, son iki üç yılda geliştirilen bazı uygulamalar bende de bu şüpheyi başlattı” diye konuştu.
Yılmaz, Türkiye’de istatistiki verilerin hesaplanmasında yaşanan sorunlar için özetle şu ifadeleri kullandı:
‘1.1 milyon genç istatistiklere dahil edilmiyor’
“Türkiye’de yapılan işsizlik hesaplamasında 15-24 yaş aralığındaki genç nüfusumuz 11 milyon 876 bine sabitlenmiş durumda. Oysa gerçek rakam 12 milyon küsür. Yani 1.1 milyon genç istatistiklere dahil edilemiyor.
İşsizlik – özellikle genç işsizliği yüzde 19 seviyesinde. 2015-2017 arası yaratılan istihdamın yüzde 70’i düşük verime sahip hizmet sektöründe. Aralık ayında işsizlik yüzde 10.4 yılın tamamı için yüzde 10.9 olarak açıklandı. Fakat hesaba dahil edilmeyen gençler de katıldığında bu rakam daha yüksek.
‘Stajyer sayısı 843 bin arttı’
Sosyal güvenlik kurumu verileriyle TÜİK verileri arasında da fark var. Stajyer sayısı 843 bin arttı. Meslek lisesinde okuyan birisi ne harçlık verilirse verilsin, isterse ücretsiz çalıştırılsın, istihdam edilen kişi olarak sayılıyor.
‘Madem ekonomi büyüdü bu soruların cevabı niye böyle?’
2017 yılı memnuniyet ve refah anketinde hayat pahalılığı, borçlar gibi konularda vatandaşa ‘durumunuz nasıl’ diye soruluyor. Cevaplarla ilgili bulgular istatistik kurumunda internet sitesinin dip notlarında çok arkalara konuluyor.
Yaşam standardı anketinde ‘Son bir yılda ucuz ürünlere yöneldiniz mi’ sorusuna 2016 yılında ‘Evet’ diyenlerin oranı yüzde 54’ken 2017’de yüzde 57.36’ya yükselmiş. Tasarruf yapabilidiniz mi sorusuna sadece yüzde 14.86 ‘Evet’ demiş. Geliriniz arttı mı diye soruluyor? 2016’da her yüz kişinin 21’i‘Evet’ demiş. 2017’de ise her yüz kişiden sadece 19’u‘Evet’ demiş. Madem ekonomi büyüdü bu soruların cevabı niye böyle?”
‘Özel sektör borcu bir gecede devlet borcu haline gelebilir’
Durmuş Yılmaz, ekonominin kaynak ihtiyacının azalmadığını, aksine kamu borcunun azalmış olmasına rağmen özel sektör borcunun arttığını hatırlatarak şu ifadeleri kullandı: “IMF’ye borcumuz bitti deniyor: 5 milyar dolar da borç verdik deniyor. ‘Hayır öyle değil’ diyince ‘Eleştirilecek tarafımız yok’ diyorlar. Evet, Ak Parti iktidara geldiğinde gecelik faizler yüzde 7000’e çıkmıştı, 20 küsür banka batmıştı ve 2001’de kriz oldu. Önceki iktidarlar seçimlerde bunun bedelini kaybederek ödedi.”
Yılmaz şöyle devam etti: “Bu ekonominin kaynak ihtiyacı azalmadı. Kamu borcu GSYH oranı 70’lerden 30’a düştü. Evet, ama özel sektör borçlanmaya devam etti. Özel kesimin borcu devleti ilgilendirmez gibi düşünülüyor ama bir gecede bunların hepsi devlet borcu haline gelebilir. Toplam özel sektör dış borcu 320 milyar dolar. Siz borç almaya devam ederseniz, bir gün geri gidecekler, bunun cevabını bugünden hazır etmeniz gerekir.”
İyi Parti Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Durmuş Yılmaz, mevcut hükümetin ekonomik verilerin yansıttığı asıl gerçek durumu kamuoyuyla paylaşmadığını söyledi.
Cumhuriyet’in haberine göre, Yılmaz kendisinin geçmişte Türkiye’deki enflasyon verisinin dünyada kullanılan metodolojilere uygun şekilde üretildiğini söylediğini belirtirken, bugünkü durum için “Ama itiraf edeyim, son iki üç yılda geliştirilen bazı uygulamalar bende de bu şüpheyi başlattı” diye konuştu.
Yılmaz, Türkiye’de istatistiki verilerin hesaplanmasında yaşanan sorunlar için özetle şu ifadeleri kullandı:
‘1.1 milyon genç istatistiklere dahil edilmiyor’
“Türkiye’de yapılan işsizlik hesaplamasında 15-24 yaş aralığındaki genç nüfusumuz 11 milyon 876 bine sabitlenmiş durumda. Oysa gerçek rakam 12 milyon küsür. Yani 1.1 milyon genç istatistiklere dahil edilemiyor.
İşsizlik – özellikle genç işsizliği yüzde 19 seviyesinde. 2015-2017 arası yaratılan istihdamın yüzde 70’i düşük verime sahip hizmet sektöründe. Aralık ayında işsizlik yüzde 10.4 yılın tamamı için yüzde 10.9 olarak açıklandı. Fakat hesaba dahil edilmeyen gençler de katıldığında bu rakam daha yüksek.
‘Stajyer sayısı 843 bin arttı’
Sosyal güvenlik kurumu verileriyle TÜİK verileri arasında da fark var. Stajyer sayısı 843 bin arttı. Meslek lisesinde okuyan birisi ne harçlık verilirse verilsin, isterse ücretsiz çalıştırılsın, istihdam edilen kişi olarak sayılıyor.
‘Madem ekonomi büyüdü bu soruların cevabı niye böyle?’
2017 yılı memnuniyet ve refah anketinde hayat pahalılığı, borçlar gibi konularda vatandaşa ‘durumunuz nasıl’ diye soruluyor. Cevaplarla ilgili bulgular istatistik kurumunda internet sitesinin dip notlarında çok arkalara konuluyor.
Yaşam standardı anketinde ‘Son bir yılda ucuz ürünlere yöneldiniz mi’ sorusuna 2016 yılında ‘Evet’ diyenlerin oranı yüzde 54’ken 2017’de yüzde 57.36’ya yükselmiş. Tasarruf yapabilidiniz mi sorusuna sadece yüzde 14.86 ‘Evet’ demiş. Geliriniz arttı mı diye soruluyor? 2016’da her yüz kişinin 21’i‘Evet’ demiş. 2017’de ise her yüz kişiden sadece 19’u‘Evet’ demiş. Madem ekonomi büyüdü bu soruların cevabı niye böyle?”
‘Özel sektör borcu bir gecede devlet borcu haline gelebilir’
Durmuş Yılmaz, ekonominin kaynak ihtiyacının azalmadığını, aksine kamu borcunun azalmış olmasına rağmen özel sektör borcunun arttığını hatırlatarak şu ifadeleri kullandı: “IMF’ye borcumuz bitti deniyor: 5 milyar dolar da borç verdik deniyor. ‘Hayır öyle değil’ diyince ‘Eleştirilecek tarafımız yok’ diyorlar. Evet, Ak Parti iktidara geldiğinde gecelik faizler yüzde 7000’e çıkmıştı, 20 küsür banka batmıştı ve 2001’de kriz oldu. Önceki iktidarlar seçimlerde bunun bedelini kaybederek ödedi.”
Yılmaz şöyle devam etti: “Bu ekonominin kaynak ihtiyacı azalmadı. Kamu borcu GSYH oranı 70’lerden 30’a düştü. Evet, ama özel sektör borçlanmaya devam etti. Özel kesimin borcu devleti ilgilendirmez gibi düşünülüyor ama bir gecede bunların hepsi devlet borcu haline gelebilir. Toplam özel sektör dış borcu 320 milyar dolar. Siz borç almaya devam ederseniz, bir gün geri gidecekler, bunun cevabını bugünden hazır etmeniz gerekir.”
İyi Parti Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Durmuş Yılmaz, mevcut hükümetin ekonomik verilerin yansıttığı asıl gerçek durumu kamuoyuyla paylaşmadığını söyledi.
Cumhuriyet’in haberine göre, Yılmaz kendisinin geçmişte Türkiye’deki enflasyon verisinin dünyada kullanılan metodolojilere uygun şekilde üretildiğini söylediğini belirtirken, bugünkü durum için “Ama itiraf edeyim, son iki üç yılda geliştirilen bazı uygulamalar bende de bu şüpheyi başlattı” diye konuştu.
Yılmaz, Türkiye’de istatistiki verilerin hesaplanmasında yaşanan sorunlar için özetle şu ifadeleri kullandı:
‘1.1 milyon genç istatistiklere dahil edilmiyor’
“Türkiye’de yapılan işsizlik hesaplamasında 15-24 yaş aralığındaki genç nüfusumuz 11 milyon 876 bine sabitlenmiş durumda. Oysa gerçek rakam 12 milyon küsür. Yani 1.1 milyon genç istatistiklere dahil edilemiyor.
İşsizlik – özellikle genç işsizliği yüzde 19 seviyesinde. 2015-2017 arası yaratılan istihdamın yüzde 70’i düşük verime sahip hizmet sektöründe. Aralık ayında işsizlik yüzde 10.4 yılın tamamı için yüzde 10.9 olarak açıklandı. Fakat hesaba dahil edilmeyen gençler de katıldığında bu rakam daha yüksek.
‘Stajyer sayısı 843 bin arttı’
Sosyal güvenlik kurumu verileriyle TÜİK verileri arasında da fark var. Stajyer sayısı 843 bin arttı. Meslek lisesinde okuyan birisi ne harçlık verilirse verilsin, isterse ücretsiz çalıştırılsın, istihdam edilen kişi olarak sayılıyor.
‘Madem ekonomi büyüdü bu soruların cevabı niye böyle?’
2017 yılı memnuniyet ve refah anketinde hayat pahalılığı, borçlar gibi konularda vatandaşa ‘durumunuz nasıl’ diye soruluyor. Cevaplarla ilgili bulgular istatistik kurumunda internet sitesinin dip notlarında çok arkalara konuluyor.
Yaşam standardı anketinde ‘Son bir yılda ucuz ürünlere yöneldiniz mi’ sorusuna 2016 yılında ‘Evet’ diyenlerin oranı yüzde 54’ken 2017’de yüzde 57.36’ya yükselmiş. Tasarruf yapabilidiniz mi sorusuna sadece yüzde 14.86 ‘Evet’ demiş. Geliriniz arttı mı diye soruluyor? 2016’da her yüz kişinin 21’i‘Evet’ demiş. 2017’de ise her yüz kişiden sadece 19’u‘Evet’ demiş. Madem ekonomi büyüdü bu soruların cevabı niye böyle?”
‘Özel sektör borcu bir gecede devlet borcu haline gelebilir’
Durmuş Yılmaz, ekonominin kaynak ihtiyacının azalmadığını, aksine kamu borcunun azalmış olmasına rağmen özel sektör borcunun arttığını hatırlatarak şu ifadeleri kullandı: “IMF’ye borcumuz bitti deniyor: 5 milyar dolar da borç verdik deniyor. ‘Hayır öyle değil’ diyince ‘Eleştirilecek tarafımız yok’ diyorlar. Evet, Ak Parti iktidara geldiğinde gecelik faizler yüzde 7000’e çıkmıştı, 20 küsür banka batmıştı ve 2001’de kriz oldu. Önceki iktidarlar seçimlerde bunun bedelini kaybederek ödedi.”
Yılmaz şöyle devam etti: “Bu ekonominin kaynak ihtiyacı azalmadı. Kamu borcu GSYH oranı 70’lerden 30’a düştü. Evet, ama özel sektör borçlanmaya devam etti. Özel kesimin borcu devleti ilgilendirmez gibi düşünülüyor ama bir gecede bunların hepsi devlet borcu haline gelebilir. Toplam özel sektör dış borcu 320 milyar dolar. Siz borç almaya devam ederseniz, bir gün geri gidecekler, bunun cevabını bugünden hazır etmeniz gerekir.”