Kolombiya’nın başkenti Bogota’da toplanan Lahey Grubu zirvesinde, İsrail’in Gazze, Lübnan ve Suriye’ye yönelik saldırıları masaya yatırıldı. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 32 ülke, İsrail’in “uluslararası hukuku ihlal eden” eylemlerini kınayan bildiriyi imzaladı.
Ancak zirvenin en dikkat çeken gündemi, hazırlanan yaptırım paketiydi. İsrail’e yönelik ekonomik ve askeri yaptırımlar içeren belge, kınamanın ötesine geçerek somut adımlar önerdi. Bu belgeye sadece 11 ülke yazılı taahhütle imza attı.
TÜRKİYE, YAPTIRIM BELGESİNİ REDDETTİ
Ekonomi Gazetesi yazarı Zeynep Gürcanlı’nın aktardığına göre, Türkiye, İsrail’e yönelik yaptırımları içeren belgeye imza atmayı reddetti. Böylece Ankara, kınama metnine destek verirken, yaptırım uygulamaktan kaçınan ülkeler arasında yer aldı.
Yaptırım paketini kabul eden ülkeler, İsrail’e karşı ciddi ekonomik ve askeri kısıtlamaları hayata geçireceklerini beyan etti. Türkiye ise bu adımlara katılmadı.
YAPTIRIMLAR NELERİ KAPSIYOR?
Yaptırımları imzalayan ülkeler, İsrail’e;
Silah, mühimmat ve askeri yakıt satışını durdurma,
Çift kullanımlı ürün ihracatını yasaklama,
İsrail’e silah taşıyan gemilere limanlarını kapatma ve hiçbir lojistik hizmet vermeme,
İsrail’le yürürlükteki tüm kamu anlaşmalarını gözden geçirme ve iptal etme,
Filistin topraklarında işlenen suçlar için iç hukukta düzenleme yapma gibi kararlar aldı.
Bu ülkeler, tüm yaptırımların uygulanacağına dair yazılı taahhütte bulundu.
TÜRKİYE KINAMA DÜZEYİNDE KALDI
Zirvede Türkiye, İsrail’i uluslararası hukuk çerçevesinde kınayan açıklamaya imza attı. Ancak askeri ve ekonomik yaptırımları içeren belgede yer almadı. Bu tutum, kamuoyunda “kağıt üstünde tepki” olarak yorumlandı.
Türkiye’nin bu tercihi, Gazze’deki gelişmelere yönelik diplomatik tepkinin ötesine geçmek istemediği şeklinde değerlendiriliyor. Zirvede yaptırımları kabul eden ülkeler, İsrail’in uluslararası sorumluluğunu yerine getirmemesi halinde daha sert önlemler alınabileceği mesajını verdi.
