Türkiye bir döviz krizine girerken çıkış yolları için ülke ülke gezen Hazine Bakanı Berat Albayrak, AVM ve gayrimenkullerde dövizle kiralama ve satışın önüne geçmek için çalışma başlattıklarını açıkladı.
Albayrak, Fransa Finans Bakanı Bruno Le Maire ile Paris’teki görüşmesinin ardından Türkiye dönüşü uçakta bir grup gazetecinin sorularını yanıtlarken Türkiye’nin dolarizasyon sorununu artık geride bırakması gerektiğini söylüyor.
Dövizle kiralamaya son vermek için toplumda ciddi bir talep olduğunu dile getiren Albayrak, “Küresel sistemde her anlamda teyakkuzda olmamız lazım ülke olarak. Ekonomide artık bir açıklama ile bir tweet ile piyasalar hareketlenebiliyor” diyor.
Bakan Albayrak, yaşanan süreçlerin ülkeler açısından tehdit olduğu kadar fırsat da olduğunu savunarak, “Ekonomik ve finansal sistemi yaşanabilecek dalgalanmalara karşı çok daha güçlü bir mimariyle inşa etmek durumundasınız. Bu süreçlerden çok farklı dersler çıkarıyoruz. Bu süreci, Türkiye ekonomisinin, finansal mimarisinin, sisteminin değişimi ve dönüşümü için, çok daha güçlü bir yapıya kavuşması için fırsat olarak görüyoruz” görüşünü dile getiriyor.
Dalgalanmaların ardından yaptıkları uluslarararası telekonferansa 6 bin 100 yatırımcının katıldığını hatırlatan Albayrak, sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Bugüne kadar en yoğun katılımlı telekonferans 8 bin kişiyle Brexit sonrası İngiltere’ye yapıldı. Siyasi saikle hareket eden yatırımcıların tamamı sonunda ekonomik olarak kaybedecek. Çok güçlü Orta Vadeli Planı ile, mali disipliniyle, yapısal dönüşümüyle, sanayi dönüşümüyle, katma değerli ürün üretim altyapısıyla, çok güçlü bir dönüşüm sürecine gidiyor. Türkiye’ye bu makul bakış açısıyla bakan yatırımcıların tamamı 2023 Türkiye’sine geldiğinde bu resimden çok daha kazançlı çıkacak. Türkiye trenine atlamayan, bu treni kaçıran kaybedecek.”
Bakan Albayrak, reel sektörden gelen ciddi kaygılara ilişkin olarak ise “Türkiye’nin reel ekonomisi altın yumurtlayan tavuktur kimsenin kesmesine izin vermeyiz vermeyeceğiz. Zarar vermeye çalışanlar da karşısında ilk beni bulacaklar” yanıtını veriyor.
ABD’deki Halkbank davası hakkında da soruları yanıtlayan Bakan Albayrak, şu görüşleri paylaşıyor:
“Halkbank konusu farklı kesimler tarafından farklı manipülasyon konusu olarak yine arka planda kullanılıyor. ABD’nin İran’a yönelik yaptırım kurallarına uygun hareket ederek İran dış ticaret işlemleri Halk Bankası aracılığıyla yürütüldü. ABD Hazine Bakanlığı’na bağlı Yabancı Varlıkların Kontrolü Dairesi (OFAC), İran işlemlerinde Halkbank’ın rolünden ve ticaret yöntemlerinden sürekli haberdar edildi. Tüm işlemler başta ABD’nin uluslararası yaptırım kararları olmak üzere uluslararası hukuka ve düzenlemelere uygun olup, şeffaftı. Halkbank uzun yıllardır yaptırımlar ve uyum konusunda uzman bir ekibe sahip olup, yaptırımlar ve uyum konusunu en üst düzeyde uygulayarak her işlemi büyük bir ciddiyet ve titizlikle yürüttü. İnceleme süreci başladıktan sonra da, ABD makamlarının talep ettiği bilgi ve belgelerin ibrazı için tam bir işbirliği içerisinde, ABD’li hukuk firması King and Spalding ile sözleşme imzalanarak, tüm İran bağlantılı işlemlerin incelenmesi talep edildi. Bağımsız denetim formatında yapılan incelemede, ABD’li uzman data analiz firması Exiger de rol aldı. İnceleme için gerekli olan tüm İran dış ticaret işlemlerine ait verileri, e-postaları ve ilgili tüm dokümanları ABD’li firmaların incelemelerine sunuldu. Aylarca süren bağımsız inceleme süreci sonunda; bankanın ABD’nin İran’a yönelik birincil ve ikincil yaptırım kurallarını ihlal etmediği, İran dış ticaret işlemlerinde şeffaf olmayan uygulama ve yöntemlerin bulunmadığı, tespit edilmiştir. Bu tespitler kanıtlayıcı belgeleriyle birlikte ABD’li yetkili kurumlara hukuk firması aracılığıyla bildirildi. Halkbank’ın bu süreçte ismini bile zikretmek hukuk dışıdır. Biz Halkbank ile ilgili bir ceza beklemiyoruz. Aksi tamamen siyasi bir karar olur bu siyasi kararı da biz Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak o şekilde değerlendiririz.”
Vergi barışında verilen süre dolduğunu kaydeden Albayrak, “Yapılandırmaya başvuran mükellef sayısı 5 milyon 484 bin 200 bin kişi oldu. Tahsil edilecek alacak tutarının toplamı ise 60.5 milyar TL. Benim Bakanlığım döneminde bir daha böyle bir vergi barışı olmayacak. Ben 1 yıl kalırım, 5 yıl kalırım bilmem benim döneminde bir daha vergi barışı yok. Ve biz daha yalın ve daha tabana yayılmış vergi sistemi için çalışıyoruz” ifadesini kullanıyor.