Türkiye’de yaşanan ekonomik krizden her sektör nasibini almaya devam ediyor. Yaşanan bu vahşi kriz döneminde kendini kurtaramayıp batan kurumlardan biri de Sancaktepe’de bulunan Via Hospital isimli hastane oldu.
Kriz zamanına kadar kredi taksitlerini aksatmasız ödeyebilen Via Hospital, dolar kurlarındaki artışa paralel olarak borcunu ödeyemez oldu. Hastaneye yüzlerce tebligat gelirken hastanenin malları icralık oldu ve nihayetinde haczedildi.
Sancaktepe’de bulunan Via Hospital isimli hastane hizmetini icraya yönelik pek çok ürününü Yeni Nesil Ecza Deposu A. Ş.’den dolar kuru üzerinden borçla alıyordu. Via Hospital önce bir borçlu şirket olarak borcunu düzenli bir şekilde ödedi.
Ancak son iki-üç ayda borçlarını ödeyemez hale geldi. Alacaklı şirket borcunu alamayınca icra takibine girişti. Dosya 8. İcra Müdürlüğü tarafından kesinleşti ve haciz listesine düştü. Hacizde de alacağını tahsil edemeyen alacaklı şirket hastanede bulunan malları haciz etti. 35 civarında plazma televizyon ve hasta monitörleri başta olmak üzere pek çok mal haciz edildi. Sonrasında ise muhafaza altına alındı.
Alacaklı şirketin yetkilileri, haciz işlemiyle ilgili olarak Ahval’e şu bilgiyi verdi:
“Aldığımız bilgilere göre hastanenin borcunun ödememesinin sebebi artan kur farkı. Hastane bundan etkilenmiş ve bankaya olan borcunu ödeyememiş durumda. Biz Via Hospital’e ilaç ve malzeme sattık. Bu ilaçların yüzde 90 kadarı leasingli ve dolar üzerinden alınıyor. Bu malzemelerin finansmanı ise bankalarca sağlanıyor.
Bu malzemeler yurtdışından dolar ve euro bazlı geldiği için malzemeye ihtiyaç duyanlar bunları döviz cinsi para üzerinden almak zorundalar. Bugün gelinen noktada ise döviz kurundaki fark etkileyici oldu. O yüzden arkadaşlarımız malları haczetti. Zaten haciz yaptığımız sırada herhangi bir tepki de göstermedi hastane çalışanları.”
Ahval’e konuşan hastane yetkilileriyse eşyaların bir kısmının haciz edildiğini, onlarca tebligatın kendilerine ulaştığını doğruladı.
İsmini vermek istemeyen bir yetkili hastanenin bir süredir hizmet veremediğini çünkü ödenmeyen borçların buna engel olduğunu belirtti. Hastane kapısında ise “Tadilat dolayısıyla geçici olarak hizmet veremiyoruz.” yazısı asılı şu an.
Önceden de borçlarının olduğunu ama Haziran’dan sonra borçların katlandığını söyleyen yetkili, “Hastane şu an kapalı. El değiştirecek. Sebebi ise eski yönetimin borçları. Bazı eşyalar haciz edildi. Ama hastanenin Ekim gibi tekrar açılması planlanıyor. Önceden de her işletme gibi hastanenin borçları vardı fakat ekonomik krizin gelmesiyle bu borçlar arttı ve hastane krize direnemedi.” diyor.
Haciz alanında çalışan Avukat Burak Çakır ise haciz olaylarının en çok hastanelerde, ilaç firmalarında ve teknoloji alanında olduğunu söylüyor. Bunun nedeni ise bu alanların hepsinin dolar kuruyla çalışması. Çakır’a göre icra dosyalarında bariz bir artış mevcut.
Anadolu Adliyesinde icra esas numarası 28000’e kadar gelmiş durumda. Geçen yıl bu zamanlarda ise bu rakamın çok altında bir başvuru söz konusuydu. Avukat Çakır, “Vadesi gelmiş alacaklarına tolerans gösteren müvekkillerimizin, bu yıl aynı toleransı göstermediğini görüyoruz.“ diyor. Ve Çakır bu değişimi ekonomik krizin getirdiği endişelere bağlıyor.
Daha çok inşaat ve sağlık sektörünün sıkıntı yaşadığına tanık olduklarını ifade eden avukat Çakır, piyasada vade ile alınmış malzeme ücretlerinin vadesinde ödenmesi noktasında bir sıkışıklığın söz konusu olduğuna dikkat çekiyor. Böylece kurdaki dalgalanma borçluyu geri ödeme noktasında sıkıntıya sokuyor diye belirtiyor.
Hastanelerin kullandığı leasing sözleşmelerini de değerlendiren Çakır, sözlerini şöyle noktalıyor:
“Leasing sözleşmelerinde bedel yabancı para üzerinden belirleniyor. Leasinge konu makine, tıbbı cihaz yurtdışından geliyor ve en az 48 aylık bir geri ödeme planı çerçevesinde sözleşmeler hazırlanıyor. Buradaki problem sözleşmenin en az 48 aylık yapılabiliyor olması. Ve bu 48 aylık süreçte kurdaki dalgalanma aylık periyotlarla yapılan ödemenin her ay artması anlamına geliyor.
Özellikle hastanelerde en büyük gider kaleminin tıbbı cihazlar olması ve bu cihazların ithal olması sebebiyle döviz kurundaki ciddi artış sağlık sektörünü derinden etkilemektedir. Ve leasing sözleşmesi kapsamında alınan bu cihazların bedellerinin ödenmesinde sektör büyük sıkıntı çekmektedir.”