Türkiye’de 4 milyon TL’lik konut kredisiyle ev sahibi olmak isteyen bir asgari ücretli ya da memur, hayalini rafa kaldırmak zorunda. Aylık taksitler maaşın kat kat üstünde.
4 MİLYON TL KREDİ İÇİN AYLIK TAKSİT: 129 BİN TL’YE KADAR ÇIKIYOR
Türkiye’de konut fiyatlarının yükselmesi ve konut kredisi faiz oranlarının yüzde 3 seviyelerine dayanması, ev sahibi olmayı her geçen gün daha da zorlaştırıyor. Bankalardan 4 milyon TL kredi çekmek isteyen bir vatandaşın 10 yıl vadeyle karşılaşacağı ortalama aylık taksit tutarı 110 bin TL ile 130 bin TL arasında değişiyor. Bu da konut sahibi olmayı neredeyse sadece yüksek gelir grubuna ait bir lüks haline getiriyor.
ASGARİ ÜCRETLİ 6 AYDA SADECE 1 TAKSİT ÖDEYEBİLİR
2025 yılı itibarıyla Türkiye’de net asgari ücret 22.104 TL. Bu maaşla geçinmeye çalışan bir çalışanın, 4 milyon TL’lik bir ev kredisine ödeyeceği en düşük taksit olan 108.000 TL’yi karşılaması için yaklaşık 5 ay çalışması gerekiyor. En yüksek faizli senaryoda ise bu süre 6 aya kadar çıkıyor. Üstelik bu hesaba kira, faturalar ve temel ihtiyaçlar dahil değil.
Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir
MEMUR MAAŞI DA YETERSİZ KALIYOR
2025 itibarıyla ortalama devlet memuru maaşı 43.733 TL seviyesinde. Ancak bu maaş bile konut kredisi taksitinin sadece üçte birini karşılayabiliyor. Yani bir memur, tüm maaşını ayırsa bile kredi taksitini ödeyebilmesi için 3 ay çalışması gerek
Kredi kullanarak ev sahibi olma hedefi, artık orta gelirli memur için de erişilmesi çok zor bir hedefe dönüşmüş durumda.
“EV ALMAK ASGARİ ÜCRETLİ İÇİN BİR HAYAL”
Ekonomistler, mevcut konut kredi faiz oranları ve maaş düzeyleriyle Türkiye’de ev sahibi olmanın dar ve orta gelirli için neredeyse imkânsız hale geldiğini belirtiyor. Kredilere ulaşımın zorlaşmasıyla birlikte vatandaşların büyük kısmı, ya daha düşük tutarlı konutlara yönelmek zorunda kalıyor ya da uzun yıllar sürecek birikimle ev sahibi olmayı umuyor.
EV SAHİBİ OLMAK HERKESİN HAKKI AMA…
Konut kredisi sistemi ve güncel faiz oranları dikkate alındığında, düşük ve orta gelirli vatandaşlar için ev sahibi olmanın hayalden öteye geçemediği açıkça görülüyor. Maaşlar ile kredi taksitleri arasındaki uçurum büyüdükçe, kirada yaşamak kaçınılmaz hale geliyor.
