CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkındaki sözleri nedeniyle Müjdat Gezen ve Metin Akpınar hakkında soruşturma açılmasını eleştirdi.
Partisinin grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:
KALICI ESERLERİ VAR: Aykırı kişilerin başında sanatçılar gelir. Sanatın 7 salında boy gösterirler ama gücün önünde eğilmezler. Gücün ömnünde eğilene sanatçı demezler. Metin Akpınar ve Müjdat Gezen arkadaşlarımız, iki değerli sanatçılarımızın kalıcı eserleri var.
HİTLER DE O TALİMATI VERİYORDU: Demokrasi demek eleştiriye tahammül demektir. ‘Beni kimse eleştiremez’ Sen kimsin? ‘Ben cumhurbaşkanıyım’ İyi de kim sana cumhurbaşkanı diyor? Sen oraya zorla, meşru olmayan bir seçimle geldin. O koltuğa şartları kendi lehine çevirerek geldin. ‘Kadıköy’de oturanlar kaymağı yer’ demiş. Müjdat Gezen de demiş ki, ‘ Haddini bil’ Haddini bileceksin sen de. Bir sanatçıyla nasıl konuşacağını bileceksin. O toplantı da beni de eleştiriyorlar ben ağzımı açıp bir şey dedim mi. Sanatçıdır eleştirir. Sizin eleştiriye tahammülünüz yok. Çıkıp ‘Yargıda bunun hesabını vereceksiniz’ diyorsunuz. Talimat veriyorsunuz, Hitler de o talimatı veriyordu.
AYNAYA BAK: Bütün televizyon kanallarına kurduğun baskıyı, zorbalığı, estirdiğin korkuyu gayet iyi biliyorum. Şimdi kalkmış ders verecekmiş bize. Bir de kullandığı dile bak. Sanatçı müsveddesiymiş. Aynaya bak kullandığın kelimenin ne anlama geldiğini göreceksin. Kenan Evren’den senin ne farkın var? O zaman da aydınlar tutukluydu, bu zaman da. O zaman da parayı veren dışarı çıkıyordu, bugün de. Demokrasi konusunda aşık atılamayacak tek parti var, o da Cumhuriyet Halk Partisi’dir. 2019 yılı bütçesi AKP ve MHP’nin oylarıyla kabul edildi. Bu bütçe vatandaşa bir şey getirmiyor. Tefecilere yarayan bütçedir. Beni üzen milliyetçilikle yola çıkanların tefecilere hizmet etmesidir!
BİZ 2 BİN 200 LİRA ÖDEYECEĞİZ
Asgari ücreti açıkladılar 2 bin 20 lira yaptılar, neden 2 bin 200 yapmadılar? Efendim ‘Kılıçdaroğlu susar mı’ dediler. Susar mı? Hayır. Bütün belediyelerimizde net 2 bin 200 lira maaş ödeyeceğiz. Yeni kazanacağımız belediyelerde de 3 aylık farkı çalışanlara vereceğiz. Hiçbir işçinin kılına dokunmayacağız, işini yaptığı sürece her işçi çalışacak siyasi düşüncesi ne olursa olsun. Kazanacağımız bir belediyede bir işçimiz işten çıkarılırsa o işçi gelsin beni bulsun. Çalışanların yüzde 40’ı asgari ücretli. Peki bu bütçe asgari ücretin altında çalışan bir milyonun üzerinde çalışanlara ne veriyor? İnşaatlarda çalışanlara ne veriyor? Orman köylüleri, mevsimlik işçiler, çöpten kağıt toplayanlar bunların sözcüsü kim, biziz!
O JAPON ÇİFTÇİSİ Mİ? Halkı için mücadele eden partilere her zaman saygım vardır ama halkı için değil cebi için çalışanların karşısındayız. TOKİ’de çalışan işçilerimiz bir yıldır aylığını alamıyor. Sokağa çıksalar hepsi tutuklanır. Seyit Talaşlı, Konya’da az maaşlı bir işte çalışıyordu. Hasta annesine ve 4 yavrusuna bakıyordu. Bir süre sonra annesine ve yavrularına yetemedi diye intihar etti. Bu sarayın dini de yok imanı da! Bu bütçe çiftçiye 5 kuruş bile getirmiyor. Tam tersine çiftçinin 154 milyar lira AKP hükümetlerinden alacağı var. Kanuna göre ödenmesi gereken bu parayı 2006 yılından beri ödemediler. Çiftçinin traktörü hacizli dediğim zaman ‘çiftçiye traktör yetiştiremiyoruz’ diyordu. Ne yetiştiremiyoruz biliyor musun, ben sana söyleyeyim. Sana efuli yetiştiremiyoruz, ejder meyvesi yetiştiremiyoruz! Malatya’da traktörüyle beraber kendini yakan bir çiftçi vardı. O çiftçi Japon çiftçisi mi?
4 BİN LİRALIK ÇAY İÇEN ANLAR MI? Esnafın durumu daha da felaket. Esnafa hiçbir şey vermiyor ama vergi ve sigorta primini alıyor. Arkaya arkaya af getiriyorlar. Esnafta para mı var ne ile ödeyecek? Suriyeli dükkan açar, hiçbir şey ödemez. Kendi esnafımız vergi yükü altında ezilir. Esnafın derdini kilosu 4 bin liralık çay içen adam anlar mı? Bir insan gelecek kaygısı yaşıyorsa, orada demokrasi yara alır. 2019 bütçesi işsizliğe çare üretmiyor. Tam tersine işsiz ordusu artıyor. 16 yılda işsizliği yüzde 20’lere çıkardılarsa bunların yatacak yerleri yok. İşsizlik ancak fabrika açarak, üretimi artırarak çözülür. 275 bin taşeron işçi var. Taşeron işçi olarak çalışan kardeşlerime sesleniyorum; eğer kadro istiyorsanız, oyunuzu vereceğiniz parti halkın partisi, sizin partisidir Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Bu kibir abidesine sormak isterim. Sen bu kadar İsrail’e, Netenyahu’ya kızıyorsan, damadını niye gönderdin İsrail’e? Doların da ötesinde bir durum var. Al takke ver külah yola devam ediyorlar. Bunu aydınlatacak olan bizleriz.
İLİKLERİNE KADAR SÖMÜRÜLÜYOR: Kılıçdaroğlu’nu susturabilir miyiz diye arka arkaya dava açıyorlar. Sen değil senin feriştahın gelse Kılıçdaroğlu’nu susturamaz. İkinci 100 günlük planlarını açıkladılar. Bir tane fabrika kuracağız yok. Çiftçiyi destekleyeceğiz yok. 30 tane obezite merkezi açacakmış. Nerede? Saray ve çevresinde. Şimdi askeri fabrikaları satmaya başladılar. Sakarya’da tank fabrikasını, palet fabrikasını satacaklar. Kime satacaklar? Yandaşa satacaklar. Ne yapacaklar? Saray’ı ve çevresini besleyecekler. Çünkü doymuyorlar. Kibir abidesi kişisel geliri 11 bin dolara çıkardık diyor. Urfa’daki aileye sesleniyorum; 5 kişilik bir aileye 55bin dolar yıllık para gelmesi lazım. İşçi kardeşim ayda 24 bin lira geliyor mu sana? Bu para nerede hesabını sormalısın! Tefecilere, faizcilere borç ödeyen, devleti borçlandıran bu iktidardır. 2019’da 117 milyar lira yani eski parayla 117 katrilyon lira faiz ödenecek. Vatandaşa ‘dolarları bozdurun’ dediler. Sonra geldiğimiz noktada dolar bazında tahvil çıkardılar. Milliyiz diyor ya, bunlar gayri milli. Kendi vatandaşına dolar üzerinden tahvil veriyor. Türkiye iliklerine kadar sömürülüyor!
Duvar
