Türkiye’de yaşanan krizden en çok etkilenen sektörlerin başında inşaat geliyor. Konkordato ilan eden firma sayısı günden güne artış gösterirken vatandaşlar da bundan olumsuz etkileniyor.
İstanbul’un büyük inşaat firmalarından Anadolum İnşaat da konkordato furyasına dahil olarak mayıs ayında konkordato ilan edenlerdendi. Hâlihazırda iki yıl gecikmiş projesi bulunan firma, ticaret mahkemesinden bir yıl mühlet aldı.
Bu süre içerisinde mali durumunu düzelteceği öngörülen firma, Tuzla Aydınlı Mahallesi’nde 11 dönüm arazi üzerine kurulu şantiyesinde hiçbir çalışma yapmadı.
Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir
Sözcü’nün haberine göre, eski başbakan Binali Yıldırım’ın eviyle aynı mahallede yer alan proje 2.5 yıldır beton yığını olarak duruyor. Projeden daire alan 324 aile ise mağdur…
Haberde aktarılana göre, inşaatına beş sene önce başlanan projede yer alan üç bloktan 2’si halen kaba inşaat halinde. Proje için bugüne kadar 40 milyon TL para toplandığı iddia ediliyor.
Firmanın mevcut arazide yaptığı harcama ise yaklaşık 5 milyon TL olarak açıklanıyor.
Anadolum İdol Mağdurları ismiyle toplantılar düzenlemeye başlayan mağdurlar, pazar günü Tuzla’da yer alan şantiyeye giderek eylem yapmış.
Mağdurlardan Derviş Örnek, “Ev için Anadolum İnşaat’a peşin para ödedim. Hak kazandığım evim varken, şu an kirada yaşamak zorundayım. Ve şu an herhangi bir kurumda çalışmadığım için birikmiş kiram ve faturalarım var. En son çare branda çekip gidip kaba inşaatı olan evimizde yaşamak olacak. Buradan Cumhurbaşkanımıza, tüm parti liderlerine ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’na sesleniyorum. Arnavutluk’ta 500 daire yapacağımız yere lütfen önceliğiniz biz vatandaşlarınız olalım. Lütfen sesimize kulak verin” çağrısı yapıyor.
Anadolum İnşaat firmasının sahibi Mustafa Yıldırım ise, “Konkordato kararı yeni geldi. Devletin görevlileri atandı. Tuzla’daki proje devam edecek mi, inşaat ne olacak, daire alanlara ödeme mi yapılacak, ne olacak artık o görevliler karar verecek. Konkordato komiserleri dosyaları inceleyecek ve kararını verecek. Benim ne söyleyeceğimin artık hiçbir önemi yok” savunması yapıyor.
