İnşaat maliyetlerindeki artışın Haziran 2018 ötesinde liranın değer kaybına bağlı olarak devam edeceği düşünüldüğünde, Türkiye ekonomisinin büyüme ayağı olarak seçilen sektörün büyümeyi desteklemeye devam edemeyeceği de çok net ortaya çıkıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’in bugün açıkladığı Haziran ayı ‘İnşaat Maliyet Endeksi’ raporuna göre, İnşaat Maliyet Endeksi (İME), 2018 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 2,29, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 26,06 arttı.
Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 3,26, işçilik endeksi yüzde 0,11 arttı. Ayrıca, bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 30,84, işçilik endeksi yüzde 16,09 arttı.
Maliyet endeksi haziranda 160,17 seviyesine çıkarak tarihindeki en yüksek seviyesinde yer aldı.
Bina inşaatı maliyet endeksi yılda %25 artarsa…
Bina inşaatı maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 2,38, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 24,87 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 3,41, işçilik endeksi yüzde 0,13 arttı. Ayrıca, bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 29,23, işçilik endeksi yüzde 16,01 arttı.
Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi de %30 yükseldi!
Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 2,01, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 30,07 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 2,76, işçilik endeksi yüzde 0,06 arttı. Ayrıca, bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 36,06, işçilik endeksi yüzde 16,36 arttı.
Hükümetin desteklediği ucuz faizli konut kampanyaları kamu bankaları özelinde görev zararı oluşmasına neden olurken, amaç konut sektöründe biriken stok fazlasını eritebilmek. Ancak, inşaat şirketleri için yüksek borçlar altında yaratılan bu nakit girişi bir çok şirketin ayakta kalmasını sağlayacak boyutta değil. Üstelik, inşaat maliyetlerindeki artışın Haziran 2018 ötesinde liranın değer kaybına bağlı olarak devam edeceği düşünüldüğünde, Türkiye ekonomisinin büyüme ayağı olarak seçilen sektörün büyümeyi desteklemeye devam edemeyeceği de çok net ortaya – bir kez daha-çıkıyor.
İnşaat maliyetlerindeki artışın Haziran 2018 ötesinde liranın değer kaybına bağlı olarak devam edeceği düşünüldüğünde, Türkiye ekonomisinin büyüme ayağı olarak seçilen sektörün büyümeyi desteklemeye devam edemeyeceği de çok net ortaya çıkıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’in bugün açıkladığı Haziran ayı ‘İnşaat Maliyet Endeksi’ raporuna göre, İnşaat Maliyet Endeksi (İME), 2018 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 2,29, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 26,06 arttı.
Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 3,26, işçilik endeksi yüzde 0,11 arttı. Ayrıca, bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 30,84, işçilik endeksi yüzde 16,09 arttı.
Maliyet endeksi haziranda 160,17 seviyesine çıkarak tarihindeki en yüksek seviyesinde yer aldı.
Bina inşaatı maliyet endeksi yılda %25 artarsa…
Bina inşaatı maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 2,38, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 24,87 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 3,41, işçilik endeksi yüzde 0,13 arttı. Ayrıca, bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 29,23, işçilik endeksi yüzde 16,01 arttı.
Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi de %30 yükseldi!
Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 2,01, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 30,07 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 2,76, işçilik endeksi yüzde 0,06 arttı. Ayrıca, bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 36,06, işçilik endeksi yüzde 16,36 arttı.
Hükümetin desteklediği ucuz faizli konut kampanyaları kamu bankaları özelinde görev zararı oluşmasına neden olurken, amaç konut sektöründe biriken stok fazlasını eritebilmek. Ancak, inşaat şirketleri için yüksek borçlar altında yaratılan bu nakit girişi bir çok şirketin ayakta kalmasını sağlayacak boyutta değil. Üstelik, inşaat maliyetlerindeki artışın Haziran 2018 ötesinde liranın değer kaybına bağlı olarak devam edeceği düşünüldüğünde, Türkiye ekonomisinin büyüme ayağı olarak seçilen sektörün büyümeyi desteklemeye devam edemeyeceği de çok net ortaya – bir kez daha-çıkıyor.
İnşaat maliyetlerindeki artışın Haziran 2018 ötesinde liranın değer kaybına bağlı olarak devam edeceği düşünüldüğünde, Türkiye ekonomisinin büyüme ayağı olarak seçilen sektörün büyümeyi desteklemeye devam edemeyeceği de çok net ortaya çıkıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’in bugün açıkladığı Haziran ayı ‘İnşaat Maliyet Endeksi’ raporuna göre, İnşaat Maliyet Endeksi (İME), 2018 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 2,29, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 26,06 arttı.
Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 3,26, işçilik endeksi yüzde 0,11 arttı. Ayrıca, bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 30,84, işçilik endeksi yüzde 16,09 arttı.
Maliyet endeksi haziranda 160,17 seviyesine çıkarak tarihindeki en yüksek seviyesinde yer aldı.
Bina inşaatı maliyet endeksi yılda %25 artarsa…
Bina inşaatı maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 2,38, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 24,87 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 3,41, işçilik endeksi yüzde 0,13 arttı. Ayrıca, bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 29,23, işçilik endeksi yüzde 16,01 arttı.
Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi de %30 yükseldi!
Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 2,01, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 30,07 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 2,76, işçilik endeksi yüzde 0,06 arttı. Ayrıca, bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 36,06, işçilik endeksi yüzde 16,36 arttı.
Hükümetin desteklediği ucuz faizli konut kampanyaları kamu bankaları özelinde görev zararı oluşmasına neden olurken, amaç konut sektöründe biriken stok fazlasını eritebilmek. Ancak, inşaat şirketleri için yüksek borçlar altında yaratılan bu nakit girişi bir çok şirketin ayakta kalmasını sağlayacak boyutta değil. Üstelik, inşaat maliyetlerindeki artışın Haziran 2018 ötesinde liranın değer kaybına bağlı olarak devam edeceği düşünüldüğünde, Türkiye ekonomisinin büyüme ayağı olarak seçilen sektörün büyümeyi desteklemeye devam edemeyeceği de çok net ortaya – bir kez daha-çıkıyor.
İnşaat maliyetlerindeki artışın Haziran 2018 ötesinde liranın değer kaybına bağlı olarak devam edeceği düşünüldüğünde, Türkiye ekonomisinin büyüme ayağı olarak seçilen sektörün büyümeyi desteklemeye devam edemeyeceği de çok net ortaya çıkıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’in bugün açıkladığı Haziran ayı ‘İnşaat Maliyet Endeksi’ raporuna göre, İnşaat Maliyet Endeksi (İME), 2018 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 2,29, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 26,06 arttı.
Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 3,26, işçilik endeksi yüzde 0,11 arttı. Ayrıca, bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 30,84, işçilik endeksi yüzde 16,09 arttı.
Maliyet endeksi haziranda 160,17 seviyesine çıkarak tarihindeki en yüksek seviyesinde yer aldı.
Bina inşaatı maliyet endeksi yılda %25 artarsa…
Bina inşaatı maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 2,38, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 24,87 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 3,41, işçilik endeksi yüzde 0,13 arttı. Ayrıca, bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 29,23, işçilik endeksi yüzde 16,01 arttı.
Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi de %30 yükseldi!
Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 2,01, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 30,07 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 2,76, işçilik endeksi yüzde 0,06 arttı. Ayrıca, bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 36,06, işçilik endeksi yüzde 16,36 arttı.
Hükümetin desteklediği ucuz faizli konut kampanyaları kamu bankaları özelinde görev zararı oluşmasına neden olurken, amaç konut sektöründe biriken stok fazlasını eritebilmek. Ancak, inşaat şirketleri için yüksek borçlar altında yaratılan bu nakit girişi bir çok şirketin ayakta kalmasını sağlayacak boyutta değil. Üstelik, inşaat maliyetlerindeki artışın Haziran 2018 ötesinde liranın değer kaybına bağlı olarak devam edeceği düşünüldüğünde, Türkiye ekonomisinin büyüme ayağı olarak seçilen sektörün büyümeyi desteklemeye devam edemeyeceği de çok net ortaya – bir kez daha-çıkıyor.