Ekonomideki kötü gidişat sofraya da yansımaya başladı…
Patates ve soğandan sonra domateste de artış görülmüştü. Antalya halinde bile fiyatı 3 lirayı gören domates, markette 6 liradan 8 liraya kadar yükseldi.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar Haziran’da markette en fazla fiyat artışının yüzde 110.82 ile kuru soğanda görüldüğünü, bunu yüzde 50.73 ile patates, yüzde 38.91 ile domatesin izlediğini söyledi.
Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir
Sol’da yer alan habere göre Bayraktar yaptığı yazılı açıklamada, fiyatı en fazla düşen ürünlerin ise kiraz ve şeftali olduğunu ifade etti. Bu dönemde market fiyatlarında en fazla düşüşün yüzde 39.03 ile kirazda görüldü. Bunu yüzde 35.50 ile şeftali, yüzde 31.76 ile karpuz, yüzde 19.53 ile patlıcan ve yüzde 16.59 ile yeşil fasulyenin izledi.
Bayraktar, markette en fazla fiyat artışının yüzde 110.82 ile kuru soğanda görüldüğüne işaret ederek, bunu yüzde 50.73 ile patates, yüzde 38.91 ile domates, yüzde 22.10 ile limon, yüzde 19.86 ile salatalık, yüzde 13.15 ile sivri biber, yüzde 12.47 ile kabak, yüzde 11.45 ile Antep fıstığının takip ettiğini belirtti.
Bayraktar, kuru soğan ve patates fiyatlarının son günlerde ana gündem konusu olduğunu belirterek şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bu dönemde arz sınırlı bir alandan kısıtlı miktarda sağlanmaktadır. Hatay’da hastalık nedeniyle patates verimindeki düşüş, İzmir Ödemiş’te ekim alanlarındaki daralma da eklenince fiyatlarda artış yaşanmıştır. Fiyatlardaki artış geçicidir. Önümüzdeki günlerde Niğde Altunhisar, Afyonkarahisar Sandıklı-Dinar’da, Bursa İnegöl’de başlayacak hasatla birlikte fiyatların normal seviyelere ineceği tahmin edilmektedir.
Fiyat artışında kuru soğanda genel itibarıyla ekim alanlarındaki daralma ve olumsuz hava koşullarının bir sonucu olarak üretimdeki düşüşün etkisi olmuştur. Amasya’da erkenci çeşitlerin hasadı yeni yeni başlamıştır. Fiyatların yeni hasatlarla birlikte düşmesi beklenmektedir. Kabak, sivri biber, domates, salatalık gibi ürünlerde fiyatları, örtü altı üretimin sonuna yaklaşılması ve tarla ürünlerinin tam olarak piyasaya girmemiş olması, yayladaki seralarda da hasadın tam başlamaması, buna bağlı olarak arzdaki daralma artırmıştır.”
