Türkiye’de son yıllarda imza atılan projeler, çevreye de büyük tahribat veriyor. İstanbul’da üçüncü köprü ve üçüncü havaalanı inşaatı süresince yaklaşık 3 milyon ağaç kesildi.
Artı Gerçek yazarı Pelin Cengiz, Çanakkale Köprüsü ile ilgili maliyetin oluşturacağı yük ve çevre tahribatını kaleme aldı. Köprünün Başbakan Binali Yıldırım’ın açıklamasına göre maliyenin 11 buçuk milyar olacağı ve bunun da otoyollarla birlikte artacağı ifade ediliyor. Yıldırım, maliyetin devletin cebinden çıkmayacağı, öz kaynaklarla yapılacağı sözüne ise itiraz ediyor Cengiz ve ekliyor:
“CHP Kocaeli Milletvekili Haydar Akar, geçen gün Osmangazi Köprüsü ile ilgili gerçekleşmeleri verdi. Günlük 40 bin araç garantisinin verildiği Osmangazi Köprüsü’nde hedef tutturulamayınca Hazine, sadece bir yılda 1,38 milyar lira işletmeci firmaya ödeme ile karşı karşıya kaldı. Yılda 14,6 milyon araç geçmesi beklenen köprüden sadece 8,5 milyon araç geçti. Firmayla yapılan anlaşmaya göre köprüden geçmeyen her araç için 35 dolar+KDV (yüzde 8) ödenecek.”
Köprü ve otoyollara verilen hazine garantilerine de değinen Cengiz, “AKP köprülere, otoyollara, havaalanlarına, hastanelere bol keseden Hazine garantileri veriyor, geçilmeyen köprüden, gidilmeyen otoyoldan, kullanılmayan havaalanından, doluluk oranının altında kalan hastaneden 80 milyon sorumlu oluyor” diyor. Çanakkale Köprüsü için ise şu bilgileri paylaşıyor:
“Çanakkale Köprüsü’nden geçecek araç sayısı için verilen garanti günlük olarak 45 bin. Köprüden geçiş ücreti ise 15 euro+KDV (yüzde 8). Hazine araç başına geçiş ücretini euro üzerinden özel sektöre garanti ediyor.
Ancak, yatırımcı şirketler yatırım bedellerini Türk Lirası üzerinden açıklıyor. Yerli, milli, vatan millet sakarya edebiyatları çok güzel ama henüz yapılmamış, en iyi ihtimalle 2023’te açılacak köprünün ücreti neden euro üzerinden açıklayan yok…”
Cengiz, Başbakan Binali Yıldırım’ın çevre hassasiyetinin en düzeyde dikkate alıncağı ifadesini hatırlatıyor ve proje kapsamında bunun pek de geçerli olmadığına değiniyor.
Cengiz yazısında, “köprünün zaten kendisi Türkiye’nin en değerli tarım arazilerine sahip, doğasıyla çok değerli Çanakkale’yi adım adım yok edecek bir proje, bir de onun bağlantı yollarını, çevresinde yaratacağı yapılaşmayı düşünün” diyor.
Kaz Dağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneğ’nin projeyle 10 maddelik değerlendirmesine de yer veriyor yazısında:
Proje kapsamında yapılacak otoyollar ve köprü bağlantıları doğal alanlar, ormanlar ve tarım alanlarından geçiyor. Bu projeyle 360 bin ağaç kesilerek ormanlar yok edilecek. 5000 hektar tarım alanı kamulaştırılarak yok olacak. Sadece Lapseki’de 150 bin civarında meyve ağacı kesilecek veya sökülecek. Bu güzergahta doğa geri dönüşü olmayacak şekilde bozulacak ve ekosistem olumsuz etkilenecek.
Yol güzergahında bulunan ve kamu kaynakları kullanılarak yapılan gölet, baraj, su kanalları gibi sulama yatırımları zarar görecek veya işlevsiz hale gelecek.
Güzergah üzerinde yer alan su kaynakları yok olacak ve kirlenecek.
Yollar ve bağlantı noktaları, yol kenarlarında ve bölgede ciddi bir yapılaşma baskısı meydana getirecek. Bu durumdan arsa spekülatörleri haksız yarar sağlayacak. Daha şimdiden Lapseki civarında arazi fiyatları ciddi artış gösterdi.
Yol güzergahlarındaki tarım arazilerinin kaybolmasıyla yerel halk tarımsal üretim yapamaz hale gelecek, işini kaybedecek ve yoksullaşacak. Arazileri kamulaştırılan köylüler tarımdan kopacak, bölgede tarımsal üretim düşecek.
Söz konusu projeyle ormanlık alanların bütünlüğü bozulacak, ekosistem parçalanacak, güzergah yakınlarındaki alanlarda yaşayan yaban hayatı projeden olumsuz etkilenecek.
Yollar ve köprü nedeniyle fosil yakıt kullanımında yoğun artış olacak, bu da hava kirliliğine ve yakınlarındaki tarım alanlarının kirlenmesine yol açacak. Artan karbon salımı ve kaybolacak tarım arazileriyle orman nedeniyle karbon yutak alanları azalacak, küresel ısınmaya yol açacak.
Proje ile ilgili yapılan açıklamalara göre köprü geçiş fiyatları oldukça yüksek olacak. Çanakkale’de feribot geçişi 30-35 lirayken köprü geçişinin en az üç-dört kat fazla olacağı tahmin ediliyor. Bu durum zaten yoksulluk nedeniyle seyahat edemeyen vatandaşı daha fazla etkileyecek, yoldan elde edilecek yüksek kar işletici firmaların cebine girecek.
Çanakkale boğaz feribot geçişi, şehir merkeziyle Eceabat ve Kilitbahir arasında ve Gelibolu-Lapseki arasında yer alıyor. Karşıya geçecek araçlar Eceabat, Kilitbahir, Gelibolu, Lapseki, Çanakkale şehir merkezlerine geliyor. Yapılacak köprü nedeniyle feribot geçişi azalaca hatta belki kaldırılacak, bu durum esnafı olumsuz etkileyecek.
Otoyol ve köprüler, bulunduğu yöreye nüfus hareketliliği getiriyor. Bu durum yeni göçlere ve sosyal etkilere neden olacak.