ABD’nin büyük bankalarından Bank of America, hükümetin döviz hesaplarında çözülme sağlamak için çıkardığı kur korumalı mevduatın (KKM) mali olarak sürdürülebilir olmadığını vurguladı.
Bankanın raporuna göre Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin hedefleri pek gerçekçi değil.
KKM’ler doların aralık ayında 18 liranın üzerine çıkmasının ardından açıklandı ve döviz getirisine Türk Lirası varlıklarda kalarak ulaşılmasını sağlamayı amaçlıyor. Ancak büyük umutlarla çıkarılan ‘yüksek maliyetli‘ sistem şu ana döviz hesaplarında belirgin bir çözülme de sağlayabilmiş değil. Son Merkez Bankası (MB) verilerine göre vatandaşların döviz hesaplarındaki para halen 145,5 milyar dolarla oldukça güçlü bir seviyede.
BloombergHT’nin aktardığına göre MB’nin doğrudan döviz müdahalesiyle toplamda 7,3 milyar dolarlık satış yaptığını belirten BofA, duyurulan kur korumalı Türk Lirası mevduatının ihtiyaç olduğu takdirde daha fazla rezerv kullanılabileceğinin işaretini verdiğini dile getirdi.
BofA, Nebati’nin piyasada büyük ilgi duyulduğunu öne sürdüğü kur korumalı mevduat uygulamasının, negatif reel faizden kaynaklanan sorunlara çözüm üretemeyeceğini ve mali olarak sürdürülebilir olmadığını da vurguladı.
TL’deki likidite sıkışıklığının, ekonomi yönetiminin uygulamaya hazırlandığı kredi garanti fonu ve kamu bankalarına sermaye enjeksiyonları gibi yöntemlerle çözülebileceğini belirten BofA, fakat bunun Türk Lirası’ndaki değer kaybını artırabileceğini ifade etti.
Reel sektöre verilen kredilerde koşul ve takip sistemi nasıl olursa olsun verilen kredilerin ikincil etkilerinin kontrol edilmesinin zor olacağını belirten banka, bundan dolayı TL’nin değer kaybetmeye devam edeceğini düşündüklerini ama bunun hızının kredi genişlemesinin zamanına ve miktarına bağlı olduğunu söyledi.
Bank of America raporunda ayrıca Türkiye’de enflasyonun 2022 yılında ortalama yüzde 52,6 olacağını, yıl sonundaysa yüzde 40 seviyesinde kaydedileceğini belirtti.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) son olarak aralık ayında resmi enflasyonu yüzde 13,58’lik artışla yüzde 36,08 olarak açıklamıştı. Bu aynı zamanda 2002 yılından beri de en yüksek orandı.
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’yse enflasyonun bu ay pik yapıp mayıs ayından itibaren düşüşe geçmesini beklediğini söylemişti.
ABD’nin büyük bankalarından Bank of America, hükümetin döviz hesaplarında çözülme sağlamak için çıkardığı kur korumalı mevduatın (KKM) mali olarak sürdürülebilir olmadığını vurguladı.
Bankanın raporuna göre Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin hedefleri pek gerçekçi değil.
KKM’ler doların aralık ayında 18 liranın üzerine çıkmasının ardından açıklandı ve döviz getirisine Türk Lirası varlıklarda kalarak ulaşılmasını sağlamayı amaçlıyor. Ancak büyük umutlarla çıkarılan ‘yüksek maliyetli‘ sistem şu ana döviz hesaplarında belirgin bir çözülme de sağlayabilmiş değil. Son Merkez Bankası (MB) verilerine göre vatandaşların döviz hesaplarındaki para halen 145,5 milyar dolarla oldukça güçlü bir seviyede.
BloombergHT’nin aktardığına göre MB’nin doğrudan döviz müdahalesiyle toplamda 7,3 milyar dolarlık satış yaptığını belirten BofA, duyurulan kur korumalı Türk Lirası mevduatının ihtiyaç olduğu takdirde daha fazla rezerv kullanılabileceğinin işaretini verdiğini dile getirdi.
BofA, Nebati’nin piyasada büyük ilgi duyulduğunu öne sürdüğü kur korumalı mevduat uygulamasının, negatif reel faizden kaynaklanan sorunlara çözüm üretemeyeceğini ve mali olarak sürdürülebilir olmadığını da vurguladı.
TL’deki likidite sıkışıklığının, ekonomi yönetiminin uygulamaya hazırlandığı kredi garanti fonu ve kamu bankalarına sermaye enjeksiyonları gibi yöntemlerle çözülebileceğini belirten BofA, fakat bunun Türk Lirası’ndaki değer kaybını artırabileceğini ifade etti.
Reel sektöre verilen kredilerde koşul ve takip sistemi nasıl olursa olsun verilen kredilerin ikincil etkilerinin kontrol edilmesinin zor olacağını belirten banka, bundan dolayı TL’nin değer kaybetmeye devam edeceğini düşündüklerini ama bunun hızının kredi genişlemesinin zamanına ve miktarına bağlı olduğunu söyledi.
Bank of America raporunda ayrıca Türkiye’de enflasyonun 2022 yılında ortalama yüzde 52,6 olacağını, yıl sonundaysa yüzde 40 seviyesinde kaydedileceğini belirtti.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) son olarak aralık ayında resmi enflasyonu yüzde 13,58’lik artışla yüzde 36,08 olarak açıklamıştı. Bu aynı zamanda 2002 yılından beri de en yüksek orandı.
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’yse enflasyonun bu ay pik yapıp mayıs ayından itibaren düşüşe geçmesini beklediğini söylemişti.