Haftalardır süren asgari ücret görüşmeleri maratonu bugün tamamlandı ve asgari ücret, brüt 2 bin 558, net 2 bin 20 Türk Lirası olarak kararlaştırıldı.
Tarafların uzlaşısıyla, asgari ücret geçen yıla oranla yüzde 26.5 artarak 417 TL’lik bir zam olarak işçiye yansıtıldı.
Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, “Bu ücret mükemmel bir ücret mi? Hayır değil. Ama kabul edilebilir bir ücret” yorumunu yaparken, Türkiye’deki asgari ücret Avrupa’ya kıyasla 2018’de en düşükler kategorisinde yer alıyordu.
Zamla birlikte bir parça toparlanma kaydedilse de, mevcut kur üzerinden hesaplandığında, asgari ücret 423 euroya tekabül ediyor. Bu haliyle, asgari ücret, Karadağ, Sırbistan ve Makedonya’nın bir miktar üzerine çıkacak.
BBC’den Onur Erem’in haberine göre, Türkiye’deki asgari ücret hala, Yunanistan, İtalya ve İspanya gibi ülkelerin çok gerisinde.
Türk Lirası’nın en düşük seviyesinden bir miktar yükselmesi ile birlikte 4 Ekim 2018 itibarıyla asgari ücretin Euro karşılığı 225 Euro oldu.
Fakat bu miktar, asgari ücretin Euro bazında zirve yaptığı 2016 yılının yüzde 45 gerisinde.
2016’da aylık brüt asgari ücretle 518 Euro almak mümkündü. 4 Ekim 2018 kuruyla aynı miktarda Euro alabilmek için brüt asgari ücretin 3 bin 682 TL olması gerekiyor. Ancak brüt asgari ücret aylık 2 bin 29 TL ile bu oranın çok gerisinde.
Türkiye’deki asgari ücret Batı Avrupa ülkeleri ve Yunanistan’a kıyasla her zaman daha düşük olsa da, işçiler tarihsel olarak bazı Doğu Avrupa ülkelerinden daha yüksek maaş alıyordu.
2001 yılında Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz ve kur şokuna rağmen asgari ücret Slovakya, Çek Cumhuriyeti, Romanya, Litvanya gibi ülkelerin üzerinde kalmıştı.
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) ve Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (DİSK) ayrı ayrı yaptığı hesaplamalara göre Ağustos 2018 itibarıyla dört kişilik bir ailenin aç kalmamak için bin 800, yoksulluk yaşamamak içinse 6 bin TL kazanması gerekiyor.