MEB ile imzaladığı protokol sayesinde bakanlığa yakın yetkilerle donatıldı…
18/8/2017 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı ile Türkiye Maarif Vakfı arasında imzalanan 10 yıllık bir protokol, vakıfa ayrıca MEB’in personellerini kullanma ile burs/yardım toplama ve yapma imkânları tanıyor. Türkiye Maarif Vakfı’na devletin parasını kullanarak faaliyet gösterme hakkı veriliyor.
MEB’in resmi internet sitesinin kuytularında yayımlanan ve bugüne kadar kamuoyu tarafından bilinmeyen protokol ile birlikte, Türkiye Maarif Vakfı’nın şu anki yetkileri ve o yetkilerin yarattığı soru işaretleri şöyle:
Kriteri belirsiz yardımlar
* Yurtdışında okulöncesi eğitim, ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretim kurumları açılabilecek. (Bu görev daha önce, bunun için bütçeden pay alan ve hesap verilebilirliği daha açık olan MEB’e aitti.)
* Yaygın eğitim amaçlı kurs, etüt merkezi ve kültür merkezi kurulabilecek. (Bu maddedeki ‘yaygın amaç’ ifadesi, çocukların ne ile yüz yüze bırakılacağının bilinmemesi tehlikesi taşıyor.)
* Tüm eğitim kademelerinde eğitim amaçlı burslar, defter, kitap, kıyafet, bilgisayar ve yazılım gibi eğitim materyalleri verilebilecek. (Protokolle birlikte verilen bu yetki, burs ve yardımların kimlere nasıl verileceği ve bu yardımların nasıl toplanacağına dair ciddi soru işaretleri barındırıyor.)
Peki, YÖK neden var?
* Kurumlarda görev üstlenecek okutman, danışman ve akademisyenleri yetiştirecek kurumları açabilecek. Bu kurumların eğitim programlarını düzenleyebilecek. (Oysa okutman ve akademisyen yetiştirme görevi YÖK’e bağlı üniversitelerindir. Bu durumda vakfın kuracağı kurumların nereye bağlı olacağı belirsiz.)
* Protokol kapsamındaki faaliyetlerin (tüm eğitim faaliyetleri) yürütülmesi için Milli Eğitim Bakanlığı personel görevlendirecek. (MEB personeli görevlendirilecek ve personelin ücreti, bunun için devlet bütçesinden pay alan MEB tarafından karşılanacaksa, tüm bu faaliyetler neden sadece MEB tarafından yapılmadığı sorusu havada kalıyor.)
* Bakanlığın yükümlülükleri bölümünde “vakıf ile varılacak mutabakat” çerçevesinde MEB, ilgili masraflardan kendi üzerine düşeni ödeyecek deniyor. (Protokolde muğlak bırakılan bu ifade, vakıf adına yapılacak olan okulun tüm parası/bir kısmı MEB tarafından verilebileceğini gösteriyor. Ya da burs ve eğitim materyali yardımının tamamı/bir kısmı MEB tarafından ödenebilecek.)
AKP’nin arka bahçesi
Vakfın dört üyesi cumhurbaşkanı, üçü ise Bakanlar Kurulu tarafından seçilen mütevelli heyeti, ‘tanıdık’ isimlerle dolu:
Cumhurbaşkanı’nın atadıkları:
1. Prof. Dr. Ayşen GÜRCAN (Ahmet Davutoğlu başkanlığında kurulan Seçim hükümetinde 28 Ağustos 2015– 17 Kasım 2015 tarihleri arasında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı olarak görev yapmıştı. Ayrıca Cumhuriyet tarihinin ve seçim hükümetinin ilk başörtülü kadın bakanı olmuştur.)
2. Prof. Dr. Birol AKGÜN (Stratejik Düşünce Enstitüsü yöneticisi ve ENSAR BULUŞMALARI’nın vazgeçilmez konuğu.)
3. Cahit BAĞCI (Eski AKP milletvekili)
4. Selim CERRAH (AKP Ankara milletvekili aday adayı, eski AKP Ankara İl Başkan Yardımcısı.)
Bakanlar Kurulu’nun atadıkları:
5. Prof. Dr. Aşkın ASAN (Eski AKP Milletvekili)
6. Prof. Dr. Ahmet Emre BİLGİLİ (MEB Müsteşar Yardımcısı)
7. Osman Nuri KABAKTEPE (Saadet Partisi Gençlik Kolları’nın eski başkanı)
MEB ile imzaladığı protokol sayesinde bakanlığa yakın yetkilerle donatıldı…
18/8/2017 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı ile Türkiye Maarif Vakfı arasında imzalanan 10 yıllık bir protokol, vakıfa ayrıca MEB’in personellerini kullanma ile burs/yardım toplama ve yapma imkânları tanıyor. Türkiye Maarif Vakfı’na devletin parasını kullanarak faaliyet gösterme hakkı veriliyor.
MEB’in resmi internet sitesinin kuytularında yayımlanan ve bugüne kadar kamuoyu tarafından bilinmeyen protokol ile birlikte, Türkiye Maarif Vakfı’nın şu anki yetkileri ve o yetkilerin yarattığı soru işaretleri şöyle:
Kriteri belirsiz yardımlar
* Yurtdışında okulöncesi eğitim, ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretim kurumları açılabilecek. (Bu görev daha önce, bunun için bütçeden pay alan ve hesap verilebilirliği daha açık olan MEB’e aitti.)
* Yaygın eğitim amaçlı kurs, etüt merkezi ve kültür merkezi kurulabilecek. (Bu maddedeki ‘yaygın amaç’ ifadesi, çocukların ne ile yüz yüze bırakılacağının bilinmemesi tehlikesi taşıyor.)
* Tüm eğitim kademelerinde eğitim amaçlı burslar, defter, kitap, kıyafet, bilgisayar ve yazılım gibi eğitim materyalleri verilebilecek. (Protokolle birlikte verilen bu yetki, burs ve yardımların kimlere nasıl verileceği ve bu yardımların nasıl toplanacağına dair ciddi soru işaretleri barındırıyor.)
Peki, YÖK neden var?
* Kurumlarda görev üstlenecek okutman, danışman ve akademisyenleri yetiştirecek kurumları açabilecek. Bu kurumların eğitim programlarını düzenleyebilecek. (Oysa okutman ve akademisyen yetiştirme görevi YÖK’e bağlı üniversitelerindir. Bu durumda vakfın kuracağı kurumların nereye bağlı olacağı belirsiz.)
* Protokol kapsamındaki faaliyetlerin (tüm eğitim faaliyetleri) yürütülmesi için Milli Eğitim Bakanlığı personel görevlendirecek. (MEB personeli görevlendirilecek ve personelin ücreti, bunun için devlet bütçesinden pay alan MEB tarafından karşılanacaksa, tüm bu faaliyetler neden sadece MEB tarafından yapılmadığı sorusu havada kalıyor.)
* Bakanlığın yükümlülükleri bölümünde “vakıf ile varılacak mutabakat” çerçevesinde MEB, ilgili masraflardan kendi üzerine düşeni ödeyecek deniyor. (Protokolde muğlak bırakılan bu ifade, vakıf adına yapılacak olan okulun tüm parası/bir kısmı MEB tarafından verilebileceğini gösteriyor. Ya da burs ve eğitim materyali yardımının tamamı/bir kısmı MEB tarafından ödenebilecek.)
AKP’nin arka bahçesi
Vakfın dört üyesi cumhurbaşkanı, üçü ise Bakanlar Kurulu tarafından seçilen mütevelli heyeti, ‘tanıdık’ isimlerle dolu:
Cumhurbaşkanı’nın atadıkları:
1. Prof. Dr. Ayşen GÜRCAN (Ahmet Davutoğlu başkanlığında kurulan Seçim hükümetinde 28 Ağustos 2015– 17 Kasım 2015 tarihleri arasında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı olarak görev yapmıştı. Ayrıca Cumhuriyet tarihinin ve seçim hükümetinin ilk başörtülü kadın bakanı olmuştur.)
2. Prof. Dr. Birol AKGÜN (Stratejik Düşünce Enstitüsü yöneticisi ve ENSAR BULUŞMALARI’nın vazgeçilmez konuğu.)
3. Cahit BAĞCI (Eski AKP milletvekili)
4. Selim CERRAH (AKP Ankara milletvekili aday adayı, eski AKP Ankara İl Başkan Yardımcısı.)
Bakanlar Kurulu’nun atadıkları:
5. Prof. Dr. Aşkın ASAN (Eski AKP Milletvekili)
6. Prof. Dr. Ahmet Emre BİLGİLİ (MEB Müsteşar Yardımcısı)
7. Osman Nuri KABAKTEPE (Saadet Partisi Gençlik Kolları’nın eski başkanı)
MEB ile imzaladığı protokol sayesinde bakanlığa yakın yetkilerle donatıldı…
18/8/2017 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı ile Türkiye Maarif Vakfı arasında imzalanan 10 yıllık bir protokol, vakıfa ayrıca MEB’in personellerini kullanma ile burs/yardım toplama ve yapma imkânları tanıyor. Türkiye Maarif Vakfı’na devletin parasını kullanarak faaliyet gösterme hakkı veriliyor.
MEB’in resmi internet sitesinin kuytularında yayımlanan ve bugüne kadar kamuoyu tarafından bilinmeyen protokol ile birlikte, Türkiye Maarif Vakfı’nın şu anki yetkileri ve o yetkilerin yarattığı soru işaretleri şöyle:
Kriteri belirsiz yardımlar
* Yurtdışında okulöncesi eğitim, ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretim kurumları açılabilecek. (Bu görev daha önce, bunun için bütçeden pay alan ve hesap verilebilirliği daha açık olan MEB’e aitti.)
* Yaygın eğitim amaçlı kurs, etüt merkezi ve kültür merkezi kurulabilecek. (Bu maddedeki ‘yaygın amaç’ ifadesi, çocukların ne ile yüz yüze bırakılacağının bilinmemesi tehlikesi taşıyor.)
* Tüm eğitim kademelerinde eğitim amaçlı burslar, defter, kitap, kıyafet, bilgisayar ve yazılım gibi eğitim materyalleri verilebilecek. (Protokolle birlikte verilen bu yetki, burs ve yardımların kimlere nasıl verileceği ve bu yardımların nasıl toplanacağına dair ciddi soru işaretleri barındırıyor.)
Peki, YÖK neden var?
* Kurumlarda görev üstlenecek okutman, danışman ve akademisyenleri yetiştirecek kurumları açabilecek. Bu kurumların eğitim programlarını düzenleyebilecek. (Oysa okutman ve akademisyen yetiştirme görevi YÖK’e bağlı üniversitelerindir. Bu durumda vakfın kuracağı kurumların nereye bağlı olacağı belirsiz.)
* Protokol kapsamındaki faaliyetlerin (tüm eğitim faaliyetleri) yürütülmesi için Milli Eğitim Bakanlığı personel görevlendirecek. (MEB personeli görevlendirilecek ve personelin ücreti, bunun için devlet bütçesinden pay alan MEB tarafından karşılanacaksa, tüm bu faaliyetler neden sadece MEB tarafından yapılmadığı sorusu havada kalıyor.)
* Bakanlığın yükümlülükleri bölümünde “vakıf ile varılacak mutabakat” çerçevesinde MEB, ilgili masraflardan kendi üzerine düşeni ödeyecek deniyor. (Protokolde muğlak bırakılan bu ifade, vakıf adına yapılacak olan okulun tüm parası/bir kısmı MEB tarafından verilebileceğini gösteriyor. Ya da burs ve eğitim materyali yardımının tamamı/bir kısmı MEB tarafından ödenebilecek.)
AKP’nin arka bahçesi
Vakfın dört üyesi cumhurbaşkanı, üçü ise Bakanlar Kurulu tarafından seçilen mütevelli heyeti, ‘tanıdık’ isimlerle dolu:
Cumhurbaşkanı’nın atadıkları:
1. Prof. Dr. Ayşen GÜRCAN (Ahmet Davutoğlu başkanlığında kurulan Seçim hükümetinde 28 Ağustos 2015– 17 Kasım 2015 tarihleri arasında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı olarak görev yapmıştı. Ayrıca Cumhuriyet tarihinin ve seçim hükümetinin ilk başörtülü kadın bakanı olmuştur.)
2. Prof. Dr. Birol AKGÜN (Stratejik Düşünce Enstitüsü yöneticisi ve ENSAR BULUŞMALARI’nın vazgeçilmez konuğu.)
3. Cahit BAĞCI (Eski AKP milletvekili)
4. Selim CERRAH (AKP Ankara milletvekili aday adayı, eski AKP Ankara İl Başkan Yardımcısı.)
Bakanlar Kurulu’nun atadıkları:
5. Prof. Dr. Aşkın ASAN (Eski AKP Milletvekili)
6. Prof. Dr. Ahmet Emre BİLGİLİ (MEB Müsteşar Yardımcısı)
7. Osman Nuri KABAKTEPE (Saadet Partisi Gençlik Kolları’nın eski başkanı)
MEB ile imzaladığı protokol sayesinde bakanlığa yakın yetkilerle donatıldı…
18/8/2017 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı ile Türkiye Maarif Vakfı arasında imzalanan 10 yıllık bir protokol, vakıfa ayrıca MEB’in personellerini kullanma ile burs/yardım toplama ve yapma imkânları tanıyor. Türkiye Maarif Vakfı’na devletin parasını kullanarak faaliyet gösterme hakkı veriliyor.
MEB’in resmi internet sitesinin kuytularında yayımlanan ve bugüne kadar kamuoyu tarafından bilinmeyen protokol ile birlikte, Türkiye Maarif Vakfı’nın şu anki yetkileri ve o yetkilerin yarattığı soru işaretleri şöyle:
Kriteri belirsiz yardımlar
* Yurtdışında okulöncesi eğitim, ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretim kurumları açılabilecek. (Bu görev daha önce, bunun için bütçeden pay alan ve hesap verilebilirliği daha açık olan MEB’e aitti.)
* Yaygın eğitim amaçlı kurs, etüt merkezi ve kültür merkezi kurulabilecek. (Bu maddedeki ‘yaygın amaç’ ifadesi, çocukların ne ile yüz yüze bırakılacağının bilinmemesi tehlikesi taşıyor.)
* Tüm eğitim kademelerinde eğitim amaçlı burslar, defter, kitap, kıyafet, bilgisayar ve yazılım gibi eğitim materyalleri verilebilecek. (Protokolle birlikte verilen bu yetki, burs ve yardımların kimlere nasıl verileceği ve bu yardımların nasıl toplanacağına dair ciddi soru işaretleri barındırıyor.)
Peki, YÖK neden var?
* Kurumlarda görev üstlenecek okutman, danışman ve akademisyenleri yetiştirecek kurumları açabilecek. Bu kurumların eğitim programlarını düzenleyebilecek. (Oysa okutman ve akademisyen yetiştirme görevi YÖK’e bağlı üniversitelerindir. Bu durumda vakfın kuracağı kurumların nereye bağlı olacağı belirsiz.)
* Protokol kapsamındaki faaliyetlerin (tüm eğitim faaliyetleri) yürütülmesi için Milli Eğitim Bakanlığı personel görevlendirecek. (MEB personeli görevlendirilecek ve personelin ücreti, bunun için devlet bütçesinden pay alan MEB tarafından karşılanacaksa, tüm bu faaliyetler neden sadece MEB tarafından yapılmadığı sorusu havada kalıyor.)
* Bakanlığın yükümlülükleri bölümünde “vakıf ile varılacak mutabakat” çerçevesinde MEB, ilgili masraflardan kendi üzerine düşeni ödeyecek deniyor. (Protokolde muğlak bırakılan bu ifade, vakıf adına yapılacak olan okulun tüm parası/bir kısmı MEB tarafından verilebileceğini gösteriyor. Ya da burs ve eğitim materyali yardımının tamamı/bir kısmı MEB tarafından ödenebilecek.)
AKP’nin arka bahçesi
Vakfın dört üyesi cumhurbaşkanı, üçü ise Bakanlar Kurulu tarafından seçilen mütevelli heyeti, ‘tanıdık’ isimlerle dolu:
Cumhurbaşkanı’nın atadıkları:
1. Prof. Dr. Ayşen GÜRCAN (Ahmet Davutoğlu başkanlığında kurulan Seçim hükümetinde 28 Ağustos 2015– 17 Kasım 2015 tarihleri arasında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı olarak görev yapmıştı. Ayrıca Cumhuriyet tarihinin ve seçim hükümetinin ilk başörtülü kadın bakanı olmuştur.)
2. Prof. Dr. Birol AKGÜN (Stratejik Düşünce Enstitüsü yöneticisi ve ENSAR BULUŞMALARI’nın vazgeçilmez konuğu.)
3. Cahit BAĞCI (Eski AKP milletvekili)
4. Selim CERRAH (AKP Ankara milletvekili aday adayı, eski AKP Ankara İl Başkan Yardımcısı.)
Bakanlar Kurulu’nun atadıkları:
5. Prof. Dr. Aşkın ASAN (Eski AKP Milletvekili)
6. Prof. Dr. Ahmet Emre BİLGİLİ (MEB Müsteşar Yardımcısı)
7. Osman Nuri KABAKTEPE (Saadet Partisi Gençlik Kolları’nın eski başkanı)