Almanya Başbakanı Angela Merkel, göç akını ve göçmenlerin Avrupa Birliği (AB) için varoluşsal bir mesele olduğunu ve birliğin geleceğini belirleyebileceğini söyledi.
Brüksel’de AB liderler zirvesi öncesi Berlin’de Almanya Parlamentosu’nda konuşan Merkel, yasa dışı göçün önünün kesilmesi konusunda herkesin fikir birliği içinde olduğunu vurgulayarak “Avrupa’nın karşı karşı olduğu birçok zorluk var ama göç Avrupa’nın kaderini belirleyecek faktör olabilir” dedi.
Merkel, AB’nin itibarını koruyabilmesi için, Avrupa değerlerinin muhafaza edilmesi gerektiğini belirtip aksi halde “Avrupa’yı güçlü kılan değerlere kimsenin inancının kalmayacağını” söyledi.
Almanya Başbakanı, Avrupa ülkelerinin göç meselesine tek taraflı değil, çok taraflı yaklaşması gerektiğini belirtti.
Göç krizinin Brüksel’deki AB zirvesinde en önemli gündem maddelerinden biri olması bekleniyor.
Akdeniz’i geçen göçmenlerin sorumluluğunun nasıl paylaşılacağı AB ülkeleri arasındaki anlaşmazlığın başlıca nedeni.
Akdeniz’e sınırı olan Avrupa ülkeleri, diğer üye devletlerin de sorumluluk üstlenmesi gerektiğini savunuyor. Ama Orta Avrupa ülkeleri ise buna karşı çıkıyor.
Zirvede göç krizine ilişkin bir uzlaşı çıkmaması durumunda “rıza koalisyonu” içinde bazı tavizler verilmesi gerektiğini söyleyen Merkel, ‘Akdeniz’e sınırı olan ülkeler üzerine de orantısız sorumluluk yığılmamalı’ diye konuştu.
Alman iç siyasetinde göç krizi
Göç sorunu, Almanya iç siyasetinde de Merkel üzerinde baskı oluşturuyor.
Merkel, 2015’te Suriye, Irak ve diğer ülkelerde savaştan kaçanlara sığınma hakkı tanınması için Almanya’nın sınırlarını açma kararı almış bu karar ülke içinde tepki çekmişti.
İçişleri Bakanı Horst Seehofer, Başbakan Merkel’den, ülkeye yeni giren göçmenler ile ilgili soruna AB zirvesine kadar bir çözüm bulmasını istemişti.
Horst Seehofer, soruna çözüm bulunamaması halinde göçmenleri sınırdan geri döndürmek istiyor.
Hristiyan Demokrat Birlik Partisi’nin lideri Seehofer gerekirse 3 ay önce kurulan koalisyon hükümetinden ayrılabileceklerini söylüyor.
Avrupa’ya göç 2015 yılında olduğu kadar yoğun değil. 2015’te Yunan Adaları’ndan binlerce göçmen Orta Avrupa üzerinden Batı’ya geçmişti. Avrupa Konseyi, 2015 Ekim ayından bu yana AB’ye yasa dışı yollarla giren göçmenlerin sayısının yüzde 96 düştüğünü söylüyor.
Dublin Sözleşmesi’ne göre sığınmacılar, AB’ye girdikleri ülkede kalmak zorunda ama bu sözleşme işlemiyor. Göçmen yükünü en çok omuzlarında sırtlanan İtalya ve Yunanistan sorumluluğun birlik üyesi ülkeler arasında adil şekilde paylaşılmasını istiyor.
