ABD’de böyle bir durum en son İç Savaş öncesinde görülmüştü.
Kasım ayında yapılan ara seçimlerde Temsilciler Meclisi’nde çoğunluğu dört vekil farkla ele geçiren Cumhuriyetçi Parti’nin sağ kanadı, McCarthy’nin başkanlığına itirazlarından geri adım atmadı.
Böylece Temsilciler Meclisi üçüncü gününü de başkansız tamamladı.
ABD’de en son 1860’ta, köleliğin kaldırılması tartışmalarının zirveye çıktığı dönemde Temsilciler Meclisi Başkanı’nı seçmek için 44 tur oylama yapılmıştı.
McCarthy’ye itiraz eden siyasetçilerden South Carolinalı Ralph Norman, BBC’ye yaptığı açıklamada McCarthy’ye güvenmediğini söyledi, başkan adayının ekibi tarafından tehdit edildiklerini anlattı:
“Bizi komitelere sokmayacaklarını, her türlü ayrıcalığımızı kaybedeceğimizi söylediler. Biz de onlara denetleyemeyeceğimiz bir başkanı seçmeyeceğimizi söyledik.”
McCarthy’ye karşı çıkan Cumhuriyetçilerin büyük kısmı Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın destekçileri.
Fakat Trump’ın “McCarthy’ye oy verin” mesajı da onların fikrini değiştirmeye yeterli olmadı.
Hatta bazıları, Donald Trump’ın Temsilciler Meclisi Başkanı seçilmesi gerektiğini söyleyerek onu aday göstererek oy verdi.
Temsilciler Meclisi Başkanı’nın meclis içinden seçilmesi gerekmiyor.
BBC Muhabiri Kayla Epstein, Trump’ın destekçilerinin oylarını etkileyememesinin, parti üzerinde ne kadar gücü olduğunun tartışılmasına yol açabileceğini aktarıyor.
Öte yandan Demokrat Parti ise her oylamada kendi adayları Hakeem Jeffries’e oy vermeye devam etti.
Meclis Cuma günü toplanarak tekrar başkanını seçmeyi deneyecek.
Temsilciler Meclisi, başkanını seçmeden işleyemiyor.
2019’dan beri Temsilciler Meclisi’ndeki Cumhuriyetçi Parti grubunun lideri olan McCarthy başkanlık adaylığı sürecinde karşıtlarına çeşitli tavizler verdi. Bunlar arasında bazı komitelerde sandalye vermek ve Temsilciler Meclisi Başkanı’nı görevden daha kolay alabilecekleri bir düzenleme yapmak da vardı. Fakat bu tavizler de yeterli olmadı.
435 sandalyeli Temsilciler Meclisi’nde Cumhuriyetçilerin 222, Demokratların 212 sandalyesi bulunuyor.