Schleswig-Holstein eyalet yönetiminin İslam Kültür Merkezleri Birliği (VIKZ) Kuzey Almanya Teşkilatı ile imzaladığı bir sözleşme Almanya’da tartışmalara neden oldu. Kamuoyunda “Süleymancılar” olarak bilinen cemaate yakın olan VIKZ ile imzalanan sözleşme, Müslüman öğrencilere ve çalışanlara dinî bayramlarda “izinli” sayılma olanağı tanıyor.
Bu düzenleme, özellikle Bild gazetesinin haberiyle birlikte Almanya genelinde büyük yankı uyandırdı. Ülkenin en büyük bulvar gazetesi, “Schleswig-Holstein’da Müslümanlara ek tatil geliyor” başlığını attı. Aynı yayınevinin gazetesi Welt de “Müslümanlara iki ek tatil günü” ifadesini kullandı. Welt TV’ye konuşan İslam bilimci ve etnolog Susanne Schröter de “Müslümanlara iki yeni tatil günü ekleniyor, oysa zaten Hristiyan bayramlarında da tatil yapabiliyorlar” diyerek “ekstra tatil günü almayan diğerleri dezavantajlı duruma düşüyor” yorumunda bulundu.
Ancak gerçekte Almanya’da Müslümanlar için “ek tatil” söz konusu değil. Schleswig-Holstein Eğitim Bakanlığı Sözcüsü, Kuzey Almanya İslami Kültür Merkezleri Birliği Kuzey Almanya Teşkilatı ile yapılan anlaşmanın, mevcut uygulamayı yalnızca resmîleştirdiğini, yeni bir yasal hak verilmediğini vurguladı.
Ülkenin kuzeyindeki Schleswig-Holstein eyaletinin başkenti Kiel’in bu adımı ve ardından gelen tepkiler, tatil günleri de dahil olmak üzere Almanya’daki uyum ve kültürel kimlik tartışmasının bir yansıması niteliğinde. Almanya’da resmî tatil günleri yasayla düzenleniyor. “Yasal tatiller” olarak adlandırılan bu günlerden yalnızca biri, Doğu ve Batı Almanya’nın birleşmesinin yıl dönümü olan 3 Ekim ülke genelinde federal yasa ile belirleniyor.
Tatil günlerinde eyaletler söz sahibi
Diğer resmî tatiller genellikle dinî geleneklere dayanıyor ve düzenlemeleri eyaletlerin yetkisine bırakılıyor. Bu da kuralları karmaşık hâle getiriyor.
Noel’in birinci ve ikinci günü, Paskalya ve Pentekost Pazartesileri tüm ülkede tatil. Katolikler için önemli olan İsa’nın Bedeni Yortusu (Fronleichnam) yalnızca Katolik nüfusun yoğun olduğu eyaletlerde resmî tatil. Protestanların Tövbe ve Dua Günü ise sadece Protestanların yoğun olduğu eyaletlerde tatil.
Bu düzenlemeler onlarca yıl önce belirlendi, ancak dinî yapı ve toplumsal beklentiler zamanla değişti. Örneğin Schleswig-Holstein’da Fronleichnam resmî tatil değil. Ancak Katolik bir çalışan o gün ibadet etmek isterse işverenden ücretli olmayan özel izin talep edebiliyor. Günümüzde esnek çalışma saatleri veya fazla mesai düzenlemeleri sayesinde bu talepler çoğunlukla kolayca karşılanabiliyor.
Aynı uygulama şimdi Müslümanlar için geçerli hâle getirildi. Schleswig-Holstein’da çalışanlar ve öğrenciler, Ramazan Bayramı’nın ilk günü ile Kurban Bayramı’nın ilk gününde “izinli” sayılabilecek. Müslüman çalışanlar, bu iki günde “ücretsiz izin” kullanabilecek. Bu düzenleme, eyaletin pazar ve tatil günleri yasası ile okul yasasına dayanıyor.
İnanç özgürlüğü ve hukukî çerçeve
Hukukçu ve İslam bilimci Mathias Rohe, Schleswig-Holstein eyaletinde İslam Kültür Merkezleri Birliği ile imzalanan sözleşmenin “içeriğini tamamen sıradan” olarak nitelendiriyor. Politikacılara danışmanlık yapan ve ilk “Almanya İslam Konferansı”nın üyesi olan Rohe’ye göre bu basit düzenleme, “zaten yerleşik bir hukuk uygulamasını açıkça tanımlıyor” ve “Müslüman vatandaşların anayasal din ve inanç özgürlüğünü” uygun biçimde gözetiyor.
Rohe ayrıca bu düzenlemenin, uygulamada detayları bilmeyen kurum ve örgütler için de yararlı olduğunu belirtiyor.
Okullarda dinî bayram izni
Eğitim alanında durum benzer. Eğitim ve Kültür Bakanları Konferansı (KMK) Sekreterliği, eyaletlerin kendi yönetmeliklerine işaret ediyor. Buna göre öğrenciler genellikle dinî bayramlarda izin alabiliyor.
Bavyera’da Yahudi öğrenciler beş dinî bayram için (yaklaşık on okul günü), Müslüman öğrenciler iki bayram için (en fazla dört gün), Ortodoks Hristiyan öğrenciler ise yedi gün izin hakkına sahip. Hamburg ve Rheinland-Pfalz gibi bazı eyaletlerde Alevilere ait dinî günler de bu kapsamda yer alıyor.
Doğu Almanya’daki Thüringen eyaletinde yalnızca Hristiyan bayramları listelenmiş durumda. Ancak Federal Göç ve Mülteci Dairesi’nin (BAMF) yayımladığı “Kültürlerarası Takvim,” göçmen aileler için önemli dinî günlere ilişkin genel bir rehber sunuyor.
Eğitim alanındaki bu düzenlemeler, iş yaşamına kıyasla daha ayrıntılı ve bağlayıcı. Zira öğrenciler ya da üniversiteliler, çalışanların aksine tatil günlerini esnek biçimde belirleyemiyor.
Yahudi perspektifleri savunan Tikvah Enstitüsü, üniversitelerde sınav tarihlerinin belirlenmesinde önemli Yahudi bayramlarının dikkate alınması çağrısında bulunuyor.
“Müslümanlara ayrıcalık değil, eşit hak”
Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi (ZMD) Başkanı Abdassamad El Yazidi, düzenlemeyi olumlu karşılıyor:
“Burada Müslümanlara bir ayrıcalık tanınmıyor. Amaç, diğer din mensuplarında olduğu gibi önemli dinî günlerde izin veya ücretsiz izin hakkı tanımak.”
DW’ye konuşan El Yazidi, bazı çevrelerin ve medyanın bu tür gelişmeleri “önyargıları beslemek için fırsata çevirmesinin” endişe verici olduğunu söylüyor ve şu hatırlatmayı yapıyor: “Çoğulcu bir toplumda saygı ve anlayış içinde yaşamak esastır.”
Bild gazetesi ise ilk haberinin yankı yaratmasından birkaç gün sonra konuyu yeniden gündeme aldı. Bu kez başlık daha temkinliydi: “Hükümet açıklaması tartışmaya neden oldu: Müslümanlara ek tatil mi geliyor? İşin aslı ne?”
Haberde şu ifadeye yer verildi: “Bu anlaşmadan Müslümanlar için herhangi bir iş hukuku avantajı doğmuyor.”
KAYNAK: DEUTSCHE WELLE TÜRKÇE





















