Almanya Türkiye’nin Hizmet Hareketi’ne yakın olan kişilerin mal varlığını dondurma talebini reddetti.
Spiegel‘in haberine göre, Türkiye Nisan ayında 80 kişilik bir listeyle hazırlayarak Almanya’dan Gülen Cemaati’ne yakın oldukları iddiasıyla mal varlıklarının dondurulmasını istedi. Almanya ise reddetti.
Önceki gün iki Alman vatandaşının daha Hizmet Hareketi bağlantısı iddiasıyla Antalya Havalimanı’nda gözaltına alınması Berlin-Ankara ilişkilerini yeniden gerdi.
Konuyla ilgili Almanya Dışişleri Bakanlığı bir açıklama yaparak şunları söyledi:
“Bugün ortaya çıkan durumun ardından belki de bu politikayı yeniden gözden geçirmemiz gerekli” diye konuşmuştu. Bu tür gözaltıların çoğu, tamamen bir dayanaktan yoksun” diye konuşan Almanya Başbakanı, “O nedenle burada kararlı bir tepki vermeliyiz.”
55 ALMAN VATANDAŞI TÜRKİYE HAPİSİHANELERİNDE
Öte yandan iki Alman vatandaşının daha hafta içinde Türkiye’de gözaltına alınmasıyla Türkiye’de demir parmaklıklar ardındaki Alman vatandaşlarının sayısı 55’e ulaştı. Bunların 12’si siyasi nedenlerle tutuluyor.
DW Türkçe‘nin haberine göre, son gelişmelerin ardından Berlin’de Türk hükümetine karşı daha sert bir politika izlenmesi talepleri zirveye ulaştı. Erdoğan’a karşı fazla çekingen davrandığı gerekçesiyle Merkel’e yönelik eleştiriler giderek artıyor.
‘ERDOĞAN’IN ANLADIĞI TEK DİL PARANIN DİLİ’
Haberde, özellikle muhalefet, hükümetin Erdoğan’a karşı fazla uzlaşmacı bir tutum takındığından şikayetçi. Yeşiller Partisi Eş Başkanı Cem Özdemir, Münchner Merkur gazetesine yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanı Erdoğan için “Bize baskı uygulamak için insanları rehin alıyor” değerlendirmesini yaptı ve Erdoğan’ın anladığı tek dilin “paranın dili” olduğunu savundu.
‘MÜZAKERELER DURDURULSUN, MALİ YARDIM ENGELLENSİN’
Hristiyan Sosyal Birlik Partisi’nin Genel Başkanı Horst Seehofer de Nürnberger Nachrichten gazetesine verdiği demeçte “Artık yeter! Bu Avrupa’nın temel ilkelerine ve hukuk devleti ilkesine yönelik bir ihlaller dizisine dönüştü” dedi. “Konuyu diplomatik yollardan çözmek için her tür girişimin sonuçsuz kaldığını” kaydeden Seehofer “Bu yüzden AB ve Alman hükümetinin net sinyaller vermesi gerektiğini”belirtti. Seehofer Türkiye ile AB arasındaki tam üyelik müzakerelerinin tamamen durdurulması gerektiğini vurguladı ve bu süreç için öngörülen 4 milyar 200 milyon euroluk mali yardımın da ödenmemesi gerektiğinin altını çizdi.