ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriye’de geçiş hükümetinin çökme riskiyle karşı karşıya olduğunu belirterek, Donald Trump’ın Suriye yaptırımlarını kaldırma ve Şam’daki geçici hükümetle görüşme kararını savundu.
Salı günü Senato Dış İlişkiler Komisyonu’ndaki oturum sırasında konuşan Rubio, “Açıkçası, geçiş hükümetinin karşı karşıya olduğu zorluklar göz önüne alındığında, potansiyel çöküşe ve epik boyutlarda tam ölçekli bir iç savaşa, temelde ülkenin bölünmesine ayların, belki de haftaların bile kalmadığı değerlendirmesinde bulunuyoruz,” dedi.
Geçici hükümette yer alan yetkililerin “FBI kontrollerinden geçemediğini” belirten Rubio, ABD’nin Şam’daki büyükelçiliğini şimdiye kadar açmama kararının “tamamen güvenlik endişelerinden” kaynaklandığını belirtti.
Trump, hükümetindeki üst düzey isimleri ve İsrail’i şaşırtarak Suriye’ye yönelik 1979’dan bu yana uygulanan tüm yaptırımları kaldırdığını duyurdu. Ardından Orta Doğu turu kapsamında Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüştü.
Yaptırımların kaldırılması, İsrail’in Şara yönetimine yönelik derin şüphelerine rağmen gerçekleşti. İsrailli yetkililer, geçici yönetim liderini bir ‘cihatçı’ olarak tanımlamaya devam etse de Şara 2016’da El Kaide ile bağlarını kestiğini açıklamıştı.
Karar, aralık ayında eski Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ı deviren Şara için büyük bir diplomatik kazanç olarak değerlendiriliyor. Ancak mart ayında yüzlerce Alevi sivilin öldürülmesi gibi olaylar, ülkenin hala ne kadar kırılgan olduğunu gözler önüne sermişti. Bu saldırılar, ABD tarafından da sert biçimde kınanmıştı.
Şara, yıllarca Suriye’deki El Kaide’nin resmi kolunun liderliğini yaptı. İlk olarak Irak’ta örgüte katıldı ve ABD’nin hapishanelerinde beş yıl geçirdi. Daha sonra Şara, Irak-Şam İslam Devleti (IŞİD) örgütüne bağlı olarak Suriye’de El Nusra örgütünü kurdu. Daha sonra ise IŞİD’den de ayrıldığını açıklayarak Heyet Tahrir Şam (HTŞ) örgütünü kurdu. Bu örgütü hala birçok ülke ‘terörist’ bir organizasyon olarak tanınıyor. Ancak Esad’ın devrilmesi sonrası işler yavaş yavaş değişmeye başladı. ABD, aralık ayında Şara’nın başına konan 10 milyon dolarlık ödülü kaldırmıştı.