Bir grup Çin karşıtı aktivist Tokyo’da düzenlenen bir konferansta Çin’in Doğu Türkistan ve Tibet’te yaptığı insan hakları ihlalleri gerekçesiyle 2022 Pekin Kış Olimpiyatları’nın boykot edilmesi çağrısı yaptı.
Japonya’daki Tibet Topluluğu adlı grubun başkanı Kalden Obara yaptığı açıklamasında, Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin (IOC) kış ve paralimpik olimpiyatlarını “aptalca bir şekilde” Pekin’de düzenleme kararı aldığını ve bu sebeple de seslerini duyurma gereği hissettiklerini söyledi.
180 insan hakları topluluğuyla birlikte çarşamba günü bazı hükümetlere konuyla ilgili açık mektup göndereceklerini ifade eden Obara, boykotla birlikte Pekin hükümetinin muhalefete olan baskısını ve bu ülkedeki insan hakları ihlalleriyle ilgili cesaretinin kırılacağını kaydetti.
Obara, “Çin, Tibet ve komşu bölgelerdeki insan hakları ihlallerini durdurmazsa, Pekin’in 2022 Kış Olimpiyatlarına ev sahipliği yapmasına izin verilmemeli. Bunu Japonya tek başına başaramaz. Uluslararası camianın toplu şekilde hareket etmesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
AKTİVİSTLERDEN BİDEN’A ÇAĞRI: PEKİN OLİMPİYATLARINI BOYKOT EDİN
Euronews’te yer alan habere göre, Obara ayrıca ABD’nin yeni Başkanı Joe Biden’ı da bu boykota katılmaya davet ettiklerini de sözlerine ekledi. Beyaz Saray sözcüsü Jen Psaki bu haftaki bir basın toplantısında “Pekin Olimpiyatları ile ilgili duruşumuzu değiştirmeyi düşünmüyoruz” açıklamasında bulunmuştu.
Basın konferansında Hong Kong’dan bir aktivistle, Güney Moğolistan Kongresi adlı bir grubun temsilcisi ise hazır bulundu.
BM: 1 MİLYON MÜSLÜMAN AZINLIK DOĞU TÜRKİSTAN’DAKİ TOPLAMA KAMPLARINDA TUTULUYOR
Çin yönetiminin Doğu Türkistan’daki asimilasyon kampanyası kapsamında, Birleşmiş Milletler verilerine göre Uygur, Kazak ve Kırgız azınlıklardan 1 milyon Müslüman toplama kamplarında tutuluyor.
Daha önce de hazırlanan çok sayıda raporda insanlığa karşı suç işlemekle itham edilen Pekin ise suçlamaları reddediyor. Çin yönetimi, ABD’nin Çin’deki insan haklarını takip eden, iki partili Çin Kongre Yürütme Komisyonu’nun (CECC) raporunu, bir karalama kampanyası olarak değerlendirmişti.
Alman araştırmacı Adrian Zenz, Çin’in asimilasyon politikasına dair elde edilen kanıtların, “belirli bir grupta doğumları engelleme” gibi kriterleri karşılayarak, bu kanıtların soykırımın en güçlü göstergesi olduğunu rapor etmişti.
