6 Şubat depremlerinin ikinci yılında hayatını kaybeden on binler anılırken, depremden etkilenen illerde yaşam hala normale dönmedi.
Depremin etkilediği 11 ilden biri olan Adıyaman’da yaşayan 65 yaşındaki Hacı Ali Erkmen’in evi, gece saat 04.17’de gerçekleşen ilk depremde yıkıldı.
Evi için depremden yaklaşık bir buçuk yıl önce kredi çeken Erkmen’in şu anda moloz yığını olan evinin kredi taksitleri, emekli maaşından kesiliyor.
Erkmen, yaşadığı mağduriyeti ANKA Haber Ajansı’na anlattı. Erkmen, şunları söyledi:
“Gölbaşı merkezde yaşıyorum. Bu mahallenin iki dönem mahalle muhtarlığını yaptım. Bankadan kredi kullanarak ev aldım. DASK’ım ve hayat sigortam olduğu halde, olmayan eve hala taksit kesilmekte. Bankaya gidiyorum, sigortaya atıyor. Sigortaya gidiyorum, bankaya atıyor. Yaptıkları sigorta Türkiye Sigorta. Daha sekiz sene para ödeyeceğim olmayan eve. Maaşımdan 2 bin 700 ila 2 bin 400 lira arasından kesinti oluyor. Sigortası vardı, zaten DASK da konut da zorunlu sigortalar. Yatırmak zorundasın bunu. Bankaya gidiyorum, hakarete uğruyorum. Suça teşvik ediyorlar beni orada, ben de düşmüyorum. Beni haklıyken haksız duruma düşürmek istiyorlar. Pis kelimeler kullanıyorlar. Evi aldım, bir buçuk sene oturdum, yıkıldı. 40 senedir kirada oturuyordum, ev aldık diye seviniyordum fakat olmadı o da. İşte ilk depremde yıkıldı. Eşyalarımı da alamadım, hepsi suyun ve çamurun içinde kaldı. Hiçbir şey kurtaramadım.”
“Benim paramı vermiyorlar, vermek istemiyorlar”
Deprem sigortasından kendisine para verilmesi gerekirken maaşından kesinti yapıldığını belirten Erkmen, “Neden kesildiğini bilmiyorum. Banka, ‘Ankara’dan emir geldi’ diyor. Avukat diyor ki ‘Yukarıdan emir gelmiş.’ Hepsi boş. Şu an kirada kalıyorum. 8 bin lira kira ödüyorum. Banka aydan aya düzenli olarak kredi tutarını kesiyor. Hayat sigortasını da devam ettiriyor bu arada. Geçen sene ayın 25’inde başlattı, bu ayın 25’inde yine hayat sigortasını devam ettiriyor. Benim paramı vermiyorlar, vermek istemiyorlar” ifadelerini kullandı.
“Ne yapacağımı şaşırdım. Hiç kimse ilgilenmiyor”
Ben Şanlıurfa Bölge Müdürlüğü’nü aradım, hiçbir yetkiliye ulaşamadım. Ankara’yı, Ziraat Bankası Genel Merkezi’ni aradım, oradan da bir cevap alamadım. BDDK’yı aradım, BDDK da ilgilenmiyor. Ne yapacağımı şaşırmışım. Belki 20 kere aramışımdır. Hiç kimse ilgilenmiyor. Cevap bile vermiyorlar, telefonumu muhatap bile almıyorlar. Dilekçe de yazdım. Genel Müdürlüğü de yazdım bölge müdürlüğüne de yazdım. ‘BDDK’ya bildirdik biz’ diyor. Ama hiç ilgilenen yok. Müdür, ‘Sen kendin uğraşacaksın’ dedi. İki senedir olmayan evin kredisini kesiyorlar ve sekiz sene daha ödeme yapmam lazım. Ev yok, evimizin yeri burasıydı. Evimiz sağlamdı ama önden vurdu, arkaya yatırdı evi.”
