İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, HDP milletvekillerine, “Sizi yürüten adam değildir!” çıkışının yankıları sürüyor.
HDP Milletvekili Leyla Güven’in açlık grevinin 100. gününde, yedi koldan Diyarbakır’a yürümeyi planlayan HDP milletvekillerini tehdit eden Soylu’ya tepki gösteren isimlerden birisi de Evrensel Gazetesi yazarı Yusuf Karataş.
Karataş, “Tek adam rejimi ve adamlık meselesi” başlıklı, 12 Şubat tarihli yazısında, Soylu’ya, “İçişleri Bakanı Soylu bu açıklamasıyla erkek egemen, cinsiyetçi, baskıcı sistemin en rafine temsilcilerinden biri olduğunu bize bir kez daha gösterdi. Ancak sadece bu kadarı da değil. Bu açıklama aynı zamanda devletin bir bakanı olarak sorunlara hukuk çerçevesinden değil, ‘erkeklik’ penceresinden baktığını da ortaya koyuyor. Oysa bu normların ne kadar demokratik olduğu bir tarafa, rejimin bir temsilcisinin, hem de İçişleri Bakanlığı gibi toplum güvenliği ve huzurunu en doğrudan ilgilendiren bir alanın sorumlusunun sorunlara en azından kendi hukuk normları çerçevesinde bakması beklenir olandır. Soylu’nun açıklamaları, OHAL kalkmış olsa bile yeni rejimin (tek adam iktidarının) ‘olağanüstü’lüğü ülkeyi yönetme biçimi haline getirdiğinin en açık göstergelerinden biridir” eleştirisini yöneltti.
Ardından, suç örgütü lideri Sedat Peker’in, “Bu vatanın evlatlarından asla merhamet görmeyeceksiniz. Oluk oluk kanlarınızı akıtacağız…” tehdidi ile Soylu’nun, “Size haddinizi bildireceğiz, size artık yaşama hakkı yok, nereye gidiyorsanız gidin…” ifadelerini sıralayan ve hangisinin kime ait olduğunun pek de ayırt edilemeyeceğine değindi.
Gerekçesini ise, “Çünkü bu açıklamalar arasında hem buyurganlık ve hem de tehdit üslubu bakımından ayrım yapılması mümkün değildir” ifadeleriyle özetledi.
Soylu’nun tutumunun, tek adam rejiminin ‘olağan’ı haline geldiğini belirten Karataş, “Yoksa bu rejimin başının, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 6-7 milyon insanın oyunu alan ve bu ülkenin Anayasası’na göre faaliyet yürüten bir parti olan HDP’yi “terör örgütü” ilan etmesi başka türlü açıklanamaz. Ya da YSK’ya göre seçilme yeterliliğine sahip oldukları halde HDP’li belediye başkanı adaylarını daha seçilmeden yerlerine kayyım atamakla tehdit etmesi de…” yorumunu yaptı.
Karataş, eleştirilerini şu ifadelerle sürdürdü:
“En başa dönersek kendisi de milletvekili olduğu halde uzunca bir süre haksız bir şekilde tutuklu kalan Leyla Güven, bu ülkede gerilimin düşürülmesi ve Kürt sorununun demokratik-barışçıl yöntemlerle çözümü bakımından kritik önem taşıyan Öcalan’a yönelik tecrit uygulaması dikkat çekmek ve bu uygulamanın son bulması için açlık grevi yapıyor. HDP’li milletvekilleri Leyla Güven’e destek amacıyla açlık grevinin 100. gününde 7 koldan Diyarbakır’a yürüyüş kararı alıyor. İşte İçişleri Bakanını öfkelendiren ve “Sizi yürüten adam değildir!” dedirten bu karar.
Ve elbette tek adam rejiminin insanları nefes alamaz hale getirdiği bugünlerde ülkenin ihtiyacı ‘adamlık’ değil, insan haklarıdır!”