Birleşmiş Milletler’in (BM) Gazze ve Batı Şeria’daki İnsani Yardım Koordinasyon Bürosu’nu yöneten Jonathan Whittall, “Hayatta kalmaya çalışmanın bedeli ölüm cezası oluyor” dedi.
İsrail kitlesel açlığa neden olduğu ve yaklaşık 1,9 milyon kişiyi yerinden ettiği Gazze’de hastaneleri, yardım merkezlerini ve tahliye bölgelerini hedef alıyor. İsrail, Ekim 2023’ten bu yana yarısı kadın ve çocuk en az 55 bin 500 Filistinliyi öldürdü. Fakat yıkım nedeniyle ve cesetlere ulaşılamadığı için gerçek sayının çok daha yüksek olduğu düşünülüyor.
Son bir ayda yüzlerce Filistinli, yardım noktalarında pusuya düşürülerek öldürüldü. Örneğin 17 Haziran’da İsrail tanklarının açtığı ateş sonucunda ABD-İsrail yardım planı olarak kurulan Gazze İnsani Yardım Vakfı’nın (GFH) tırlarını bekleyen Filistinlilerin 59’u öldürüldü, en az 200 kişi yaralandı.
“İsrail güçlerinin yiyeceğe ulaşmak için toplanan insanları öldürdüğü dehşet verici bir tablo var” dedi Whittall: “Böyle olmamalı… Temel ihtiyaçlara ulaşmanın bedeli ölüm olmamalı.“
İsrail 18 Mart 2025’te ateşkesi bozarak Gazze’ye yeniden saldırmaya başladığından bu yana 5 bin 194 insanı öldürdü, 12 bin 279 insanı yaraladı.
The Cradle’ın haberine göre sağlık yetkilileri, süregelen İsrail saldırıları nedeniyle acil yardım ekiplerinin erişemediği onlarca cesedin enkaz altında veya sokak ortasında kaldığını söyledi.
Dolup taşan hastaneler
Gazze’deki durum giderek kötüleşiyor. Su kuyuları kurudu veya tehlikeli bölgelerde yer alıyor, sağlık altyapısı işlemez hale geldi ve hastalıklar hızla yayılıyor.
Whittall, ”Depolarımız boş” dedi. ”Yerinden edilmiş aileler hiçbir şeyleri olmadan kaçıyorlar ve onlara verebileceğimiz hiçbir şey yok.”
Kısmen çalışan hastaneler neredeyse her gün görülen toplu ölümler yüzünden dolup taşıyor. Hatta bazı hastaneler doğrudan saldırıların hedefi oluyor, diğerleriyse yetersiz yakıt ve tahliye emirleri nedeniyle zor durumda.
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) raporuna göre her gün 110 çocuk yetersiz beslenme nedeniyle tedavi görüyor. Whittall, insani yardım kuruluşlarının yerlebir edilen bölgelerdeki ailelere bile ulaşabileceğini ama sistematik olarak engellendiklerini söyledi: ”Aslında bir planımız var… ama habire engellendiğimiz için uygulayamıyoruz.”
Whittall Gazze’deki durumu ‘açlığın silah olarak kullanılması,’ ‘zorla yerinden edilme’ ve ‘hayatta kalmaya çalışanlara ölüm cezası’ diye tarifledi.
”Katliam bu” dedi Whittall. ”Amaç, Filistinlilerin yaşamını Gazze’den silmek.”
Uluslararası kamuoyuna çağrı yaptı Whittall: ”Kalıcı bir ateşkese, hesap verebilirliğe ve gidişatı durdurmak için ciddi bir baskıya ihtiyacımız var. Bunlar atılması gereken en basit adımlar.”
Yardım bölgeleri kana bulandı
ABD ve İsrail’in insani yardım kanalı diye tanıttığı GHF, kitlesel ölümlerle anılıyor. Siviller, yardım bahanesiyle, İsrailli keskin nişancıların çevrelediği sıkı kontrol altındaki noktalara yönlendiriliyor.
Görgü tanıkları ve sağlık görevlileri, İsrail güçlerinin kalabalığa defalarca ateş açtığını ve yardım tırlarına ulaşmaya çalışan sivilleri pusuya düşürdüklerini söylüyor.
Örneğin 29 Şubat’ta İsrail, Gazze’nin kuzeyinde un kamyonu bekleyen 100 kişinin ölümü dahil yardım noktalarında çok sayıda katliam yaptı.
Uluslararası kınamalara rağmen GHF güvenliksiz ve denetimsiz çalışmayı sürdürüyor.
Filistinli yetkililer bu yardım planının Gazze’deki kitlesel açlığı bir silah gibi kullanarak nüfusu kontrol etmek için uygulandığını söylüyor.