İzmir Katip Çelebi Üniversitesi, Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çalışırken geçtiğimiz Şubat ayında cemaat soruşturması nedeniyle görevden uzaklaştırılmasının ardından intihar eden doktorun telefonundan ByLock çıkmadığı ortaya çıktı.
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Biyokimya Anabilim Dalı’nda görevliyken geçtiğimiz yılın Şubat ayında cemaat iddiasıyla hakkında soruşturma açılan ve ardından hastane başhekimliği tarafından açığa alınan asistan hekim Dr. Hasan Orhan Çetin hastanenin onuncu katından atlayarak yaşamına son vermişti.
Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir
‘BYLOCK OLMADIĞI TESPİT EDİLDİ’
Asistan hekim Dr. Hasan Orhan Çetin hakkında yürütülen ceza soruşturması ile geçtiğimiz günlerde yeni bir gelişme yaşandı. Soruşturmayı yürüten savcı … Çetin’le ilgili herhangi bir delile ulaşamayınca takipsizlik kararı verdi.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı 2018/8588 nolu kararında “…şüpheli Hasan Orhan Çetin’in ……nolu telefon hattında Bylock programını kullandığı tespit edildiği daha sonra güncellenmiş Bylock listesinde yapılan sorgulamada Bylock programını kullanmadığının belirlendiği” denildi.
SUÇ DUYURUSU GERİ ÇEVRİLDİ
İntihar üzerine SES İzmir Şubesi suç duyurusunda bulunarak, Dr. Hasan Orhan Çetin’in, yaşamını yitirmesine sebep olan görevden uzaklaştırma işleminde sorumluluğu bulunan kişi ya da kişilerin, varsa muhbirlerin/ihbarcıların tespiti için gerekli soruşturmanın yapılması ve haklarında “Görevi Kötüye Kullanma”, “İntihara Sevk” “Bilinçli Taksirle Ölüme Sebep Olma” ve ile re’sen değerlendirilecek diğer suçlardan soruşturma yapılarak cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açılmasını istedi.
İzmir Tabip Odası olayla ilgili soruşturma açmaya gerek görmezken, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı ise sendikanın yaptığı başvuru sonucu neden sonuç ilişkisi olmadığı gerekçesi ile dava açılmasını reddetti.
SES İZMİR: VİCDANINIZ RAHAT MI?
Konuyla ilgili SES İzmir Şubesi basın toplantısı düzenledi. Sendika binasındaki basın toplantısında “Hasan Orhan’ı, Melike’yi onlarca arkadaşımızı aramızdan alan yöneticiler vicdanınız rahat mı?” diye soruldu.
Basın metnini okuyan Şube Eş Başkanı Hülya Ulaşoğlu “Şimdi mahkemelere düşen görev bizim bir yıl önce haklı talebimizi dikkate alarak bu yöneticiler hakkında “ölüme sebebiyet vermekten” gereği yapılmalı. Hasan Orhan ölmedi, öldürüldü. Katilleri biliyoruz. Daha fazla kayıplar yaşanmadan OHAL kaldırılmalı, bu suçu işleyenlerden hesap sorulmalıdır” dedi.
‘AİLENİN ÜZERİNDE BASKI VAR’
Şube Eşbaşkanı Fatih Sürenkök de benzer durumda çok sayıda kamu emekçisi olduğunun bilgisini vererek şunları söyledi “Bu insanların telefonlarında Bylock’un olmadığı, olsa da kullanmadığı ya da inisiyatifleri dışında yüklendiği tespit edildi ama bu arkadaşlarımız ya açığa alındı ya da ihraç edildi. Cumhuriyet Savcılığı daha önce verdiği kararı kaldırılmasını ve sorumlularının yargılanması için suç duyurusunda bulunacağız. Orhan’ın ailesi yaptığımız görüşmede annesi üzerinde çok baskı olduğunu ve iki çocuğunun daha olduğunu söylemişti”.
(EVRENSEL)
