Bir gün herkes “F..Ö’cü olacak

Hizmet Hareketi’ne yönelik fişleme listelerini “Bylock Kullananlar Listesi” şekline büründürerek binlerce kişinin tutuklanmasının önünü açan MİT, sözkonusu listeyi sürekli genişletiyor. 

“Güncellenen Bylock listesi” olarak nitelenen yeni listelerle toplumun farklı kesimlerinden insanlar da katılmaya başlandı. Özellikle AKP’nin bürokraside tasfiye etmek istediği kişiler Bylock listesinin güncellenmiş haline eklenerek açığa alınıyor ya da gözaltına alınıyorlar. 

Ortaya trajikomik durumlar çıkıyor. Yıllardır Hizmet Hareketi’ne yönelik operasyon yapanlar bile Bylock listelerine sokularak ya da haklarında ihbar olduğu söylenerek tutuklanıyorlar. 

Emniyet Müdürü Muhammet Mertoğlu bu durumun trajik kurbanlarından biri. 15 Temmuz sonrası “darbeci” denilerek görevden alınan Ulus Emniyet Müdürü’nün yerine atanan Mertoğlu hakkında da bir haftayı geçmeden ihbar geldi. Sabah geldiğinde odasında arama yapıldığını gören Mertoğlu, “Benden de mi şüpheleniyorsunuz” diyerek kafasına tabancasını dayadı ve makamında intihar etti. 

Bir başka garip olay ise IŞİD’e silah taşıyan MİT Tırları’nı durduran savcıları tutuklayan hakimle ilgili oldu. Dosyadaki yasa dışı silah sevkiyatı görüntülerini görmezden gelerek savcıları tutuklayan hakim de F..Ö’cü denilerek tutuklandı. 

Yaşanan garip olaylar bununla da sınırlı değil. Hakkında ihbar gelen herhangi bir kişi, hiç bir delile gelerk duyulmadan kendini meslekten atılmış ya da hapiste bulabiliyor. Cadı avı çığrından çıkmış durumda. 

Havuz medyasında çıkan bir haberin spotu, olayı net biçimde anlatıyor:

“F..Ö’cüleri yargılayan hakim hakkında F..Ö’den dava açan savcıyı F..Ö’den gözaltına almaya gelen polis F..Ö’den açığa alındı…”