Reina saldırısı üzerine yazılmış en iyi analiz..
REİNA SALDIRISI VE AMATÖR KADROLARLA TERÖRLE MÜCADELE
Olayın detayları ortaya çıktıkça Özbek asıllı terörist Abdülgadir Masharipov’un o kadar da profesyonel olmadığı anlaşıldı. Yine medyaya yansıyan bilgilerden yola çıkarsak;
1 ) Saldırgan Masharipov bu alanda çalışanların tanıdığı yüzlerce Orta Asya kökenli cihatçıdan birisi.
a ) Saldırgan İstanbul’daki diğer tüm cihatçılar gibi Zeytinburnu ve Başakşehir’i mesken tutmuş ve çevre edinmiş. Konya’da ise yine o bölgede tanınan IŞİD’li W. Abulizi’nin ayarladığı 10 evden birinde kalmış. Ayrıca eylem sonrası gece Zeytinburnu’ndaki bir Uygur lokantasının kapısını çalıp para isteyebilecek kadar bölgede tanınan birisi. Konya ve İstanbul irtibatları düşünüldüğünde uyuyan hücre mantığına ve profesyonel eylemci tanımlamasına aykırı bir durum var. Saldırıdan önce ve sonra ortalığa çok sayıda ipucu saçacak kadar sıradan biri.
b ) Suriye’deki iç savaşa katılmış, kendisi ve çevresi selefi görüşlü, eşi çarşaflı.
c ) 2014’te Türkiye’ye gelişi, Suriye’ye geçişi, Suriye’den tekrar dönüşü, en son İstanbul-Konya arasındaki irtibatları dikkate alındığında Türkiye’deki selefi gruplar ile irtibatının polisin elinde olmaması mümkün değil.
d ) Masharipov, Milliyetin haberine göre İstanbul’da bir süre Sefaköy’de yaşıyor ve bölgede “Hoca” olarak anılıyor. Kendisinin IŞİD’le bağlantılı kişilere ders verdiği belirtiliyor.
2 ) Saldırı aslında çok acemice gerçekleştirilmiş. Eylemci söylendiği gibi profesyonel değil ve yalnız başına. Ayrıca eylemin her aşamasında hata yapmış, iz bırakmış. Flashbang’ı el bombasından bile ayıramayacak kadar tecrübesiz. Üstelik elinde patlatıp bir süre yerde baygın yatmış. Tek özelliği var; aşırı kinli ve soğukkanlığını koruyabiliyor.
3 ) Haberlerden anlaşılacağı üzere Masharipov, çok yoğun telefon kullanıyor. Eylem hareketliliğini çözebilecek çok önemli bir unsur bu.
a ) Birgün Gazetesi’nin haberine göre; eyleme giderken taksicinin telefonundan Kazakistan doğumlu Yefien C., DEAŞ’ın sözde İstanbul emiri Hoca Aka ve yardımcısı Yusuf kod adlı İlyas Mamasharipov ile telefon görüşmesi yapıyor.
b ) Milliyetin haberine göre; kendisi ile beraber hareket eden Abulizi’yle yoğun telefon trafiği var ve Abulizi Konya’da bilinen meşhur bi IŞİD’li. Abulizi, Reina eylemcisinin İstanbul’a gittiği 15 Aralık’ta farklı bir otobüsle İstanbul’a bir suikast silahı gönderirken otobüs muavinin dikkati sonucu yakalanıyor ve serbest kalıyor. Polis Reina eylemi sonrası tekrar Abulizi’yi aramaya başlıyor.
Yani aslında polis saldırının ucunu yakalamış, soruşturmayı derinleştirmediği için ortaya bu tablo çıkmış.
c ) Milliyetin haberine göre; polis saldırganın telefonuna ulaşıyor (nasıl ulaşıldığı meçhul). Telefon irtibatları yine bilinen isimler; Aralık ayı başında gözaltına alınıp bırakılan Tacik İlyas kodlu Özbek kökenli Muhammed Kerim ve IŞİD içinde önemli bir konumda olan ve sadece Hoca Aka kod adını kullandığı bilinen emirin yardımcısı Yusuf kod adlı İlyas Mamasharipov.
Polis derinleştirmediği soruşturmalar nedeniyle, gözaltına alınan bu isimleri bırakarak saldırıya yol vermiş oluyor.
4 ) Saldırgan eylem sırasında beresini çıkartıyor, onlarca güvenlik kamerası önünde yüzünü afişe ediyor, saldırı öncesi keşif dahi yapmamış.
5 ) Bu tip saldırıların profesyonelliği kaçış planının ustalığından anlaşılır. Hatırlarsanız, Paris’te üç PKK’lıyı öldüren Ömer Güney’e amiri pozisyonundaki MİT mensubu, suikasti planlarken şöyle diyordu, “Sıkmak kolay önemli olan kaçışı planlamak”
Reina saldırganının profesyonel bir kaçış planı yok. Bayılıp yere düşmüş olmasına ve çok zaman kaybetmesine rağmen, polis dışarısını bile enterne edemiyor. Elini kolunu sallayarak çıkıyor, bir otoparka sığınıyor. Sonra tekrar yürüyerek ilerideki polis kontrol noktasında durduruluyor, birkaç uygun yalan söyleyerek polisleri rahatça atlatıyor.
Sonuç olarak; Cumhurbaşkanı, Hükümet ve yandaş medya son iki eylemi de (Karlov ve Reina) profesyonel birer eylem olarak sundu ve süreci bu şekilde yönetti. Bu sunuş Türkiye’yi güçlü düşmanların arasında çok zor durumda gösterdi ve “mağdur” pozisyonuna soktu.
Oysa eylem olabildiğine basit ve amatörceydi. MİT ve Polisin zaafiyeti apaçık ortadaydı. Bu eylemde polisin alana hakim olmadığı, önüne tesadüfen gelen suikast kargosunu araştırmadığı, eylem sonrası dahi konuyu toparlayamadığını dile getirmeliyiz. MİT ve Polis bu eylemde öncesi ve sonrasıyla çok zayıf kaldı ama “saldırgan çok profesyoneldi” söylemleri ile bu örtülüyor. Gerçek sonuç; amatör bir eylemciyle başa çıkamayan amatör kadrolardan ibaret.
Mehmet Rıza – AKTİFHABER/ANALİZ
KAYNAKLAR :
1 ) http://m.gazetevatan.com/iste-reina-saldirisinin-organizatoru-abulizi-1026472-gundem/
2 ) http://www.birgun.net/haber-detay/-reina-ya-goturen-taksici-konustu-141974.html
3 ) https://www.google.com/amp/m.milliyet.com.tr/amp/basaksehir-zeytinburnu-ortakoy-gundem-ydetay-2373270/
Reina saldırısı üzerine yazılmış en iyi analiz..
REİNA SALDIRISI VE AMATÖR KADROLARLA TERÖRLE MÜCADELE
Olayın detayları ortaya çıktıkça Özbek asıllı terörist Abdülgadir Masharipov’un o kadar da profesyonel olmadığı anlaşıldı. Yine medyaya yansıyan bilgilerden yola çıkarsak;
1 ) Saldırgan Masharipov bu alanda çalışanların tanıdığı yüzlerce Orta Asya kökenli cihatçıdan birisi.
a ) Saldırgan İstanbul’daki diğer tüm cihatçılar gibi Zeytinburnu ve Başakşehir’i mesken tutmuş ve çevre edinmiş. Konya’da ise yine o bölgede tanınan IŞİD’li W. Abulizi’nin ayarladığı 10 evden birinde kalmış. Ayrıca eylem sonrası gece Zeytinburnu’ndaki bir Uygur lokantasının kapısını çalıp para isteyebilecek kadar bölgede tanınan birisi. Konya ve İstanbul irtibatları düşünüldüğünde uyuyan hücre mantığına ve profesyonel eylemci tanımlamasına aykırı bir durum var. Saldırıdan önce ve sonra ortalığa çok sayıda ipucu saçacak kadar sıradan biri.
b ) Suriye’deki iç savaşa katılmış, kendisi ve çevresi selefi görüşlü, eşi çarşaflı.
c ) 2014’te Türkiye’ye gelişi, Suriye’ye geçişi, Suriye’den tekrar dönüşü, en son İstanbul-Konya arasındaki irtibatları dikkate alındığında Türkiye’deki selefi gruplar ile irtibatının polisin elinde olmaması mümkün değil.
d ) Masharipov, Milliyetin haberine göre İstanbul’da bir süre Sefaköy’de yaşıyor ve bölgede “Hoca” olarak anılıyor. Kendisinin IŞİD’le bağlantılı kişilere ders verdiği belirtiliyor.
2 ) Saldırı aslında çok acemice gerçekleştirilmiş. Eylemci söylendiği gibi profesyonel değil ve yalnız başına. Ayrıca eylemin her aşamasında hata yapmış, iz bırakmış. Flashbang’ı el bombasından bile ayıramayacak kadar tecrübesiz. Üstelik elinde patlatıp bir süre yerde baygın yatmış. Tek özelliği var; aşırı kinli ve soğukkanlığını koruyabiliyor.
3 ) Haberlerden anlaşılacağı üzere Masharipov, çok yoğun telefon kullanıyor. Eylem hareketliliğini çözebilecek çok önemli bir unsur bu.
a ) Birgün Gazetesi’nin haberine göre; eyleme giderken taksicinin telefonundan Kazakistan doğumlu Yefien C., DEAŞ’ın sözde İstanbul emiri Hoca Aka ve yardımcısı Yusuf kod adlı İlyas Mamasharipov ile telefon görüşmesi yapıyor.
b ) Milliyetin haberine göre; kendisi ile beraber hareket eden Abulizi’yle yoğun telefon trafiği var ve Abulizi Konya’da bilinen meşhur bi IŞİD’li. Abulizi, Reina eylemcisinin İstanbul’a gittiği 15 Aralık’ta farklı bir otobüsle İstanbul’a bir suikast silahı gönderirken otobüs muavinin dikkati sonucu yakalanıyor ve serbest kalıyor. Polis Reina eylemi sonrası tekrar Abulizi’yi aramaya başlıyor.
Yani aslında polis saldırının ucunu yakalamış, soruşturmayı derinleştirmediği için ortaya bu tablo çıkmış.
c ) Milliyetin haberine göre; polis saldırganın telefonuna ulaşıyor (nasıl ulaşıldığı meçhul). Telefon irtibatları yine bilinen isimler; Aralık ayı başında gözaltına alınıp bırakılan Tacik İlyas kodlu Özbek kökenli Muhammed Kerim ve IŞİD içinde önemli bir konumda olan ve sadece Hoca Aka kod adını kullandığı bilinen emirin yardımcısı Yusuf kod adlı İlyas Mamasharipov.
Polis derinleştirmediği soruşturmalar nedeniyle, gözaltına alınan bu isimleri bırakarak saldırıya yol vermiş oluyor.
4 ) Saldırgan eylem sırasında beresini çıkartıyor, onlarca güvenlik kamerası önünde yüzünü afişe ediyor, saldırı öncesi keşif dahi yapmamış.
5 ) Bu tip saldırıların profesyonelliği kaçış planının ustalığından anlaşılır. Hatırlarsanız, Paris’te üç PKK’lıyı öldüren Ömer Güney’e amiri pozisyonundaki MİT mensubu, suikasti planlarken şöyle diyordu, “Sıkmak kolay önemli olan kaçışı planlamak”
Reina saldırganının profesyonel bir kaçış planı yok. Bayılıp yere düşmüş olmasına ve çok zaman kaybetmesine rağmen, polis dışarısını bile enterne edemiyor. Elini kolunu sallayarak çıkıyor, bir otoparka sığınıyor. Sonra tekrar yürüyerek ilerideki polis kontrol noktasında durduruluyor, birkaç uygun yalan söyleyerek polisleri rahatça atlatıyor.
Sonuç olarak; Cumhurbaşkanı, Hükümet ve yandaş medya son iki eylemi de (Karlov ve Reina) profesyonel birer eylem olarak sundu ve süreci bu şekilde yönetti. Bu sunuş Türkiye’yi güçlü düşmanların arasında çok zor durumda gösterdi ve “mağdur” pozisyonuna soktu.
Oysa eylem olabildiğine basit ve amatörceydi. MİT ve Polisin zaafiyeti apaçık ortadaydı. Bu eylemde polisin alana hakim olmadığı, önüne tesadüfen gelen suikast kargosunu araştırmadığı, eylem sonrası dahi konuyu toparlayamadığını dile getirmeliyiz. MİT ve Polis bu eylemde öncesi ve sonrasıyla çok zayıf kaldı ama “saldırgan çok profesyoneldi” söylemleri ile bu örtülüyor. Gerçek sonuç; amatör bir eylemciyle başa çıkamayan amatör kadrolardan ibaret.
Mehmet Rıza – AKTİFHABER/ANALİZ
KAYNAKLAR :
1 ) http://m.gazetevatan.com/iste-reina-saldirisinin-organizatoru-abulizi-1026472-gundem/
2 ) http://www.birgun.net/haber-detay/-reina-ya-goturen-taksici-konustu-141974.html
3 ) https://www.google.com/amp/m.milliyet.com.tr/amp/basaksehir-zeytinburnu-ortakoy-gundem-ydetay-2373270/
Reina saldırısı üzerine yazılmış en iyi analiz..
REİNA SALDIRISI VE AMATÖR KADROLARLA TERÖRLE MÜCADELE
Olayın detayları ortaya çıktıkça Özbek asıllı terörist Abdülgadir Masharipov’un o kadar da profesyonel olmadığı anlaşıldı. Yine medyaya yansıyan bilgilerden yola çıkarsak;
1 ) Saldırgan Masharipov bu alanda çalışanların tanıdığı yüzlerce Orta Asya kökenli cihatçıdan birisi.
a ) Saldırgan İstanbul’daki diğer tüm cihatçılar gibi Zeytinburnu ve Başakşehir’i mesken tutmuş ve çevre edinmiş. Konya’da ise yine o bölgede tanınan IŞİD’li W. Abulizi’nin ayarladığı 10 evden birinde kalmış. Ayrıca eylem sonrası gece Zeytinburnu’ndaki bir Uygur lokantasının kapısını çalıp para isteyebilecek kadar bölgede tanınan birisi. Konya ve İstanbul irtibatları düşünüldüğünde uyuyan hücre mantığına ve profesyonel eylemci tanımlamasına aykırı bir durum var. Saldırıdan önce ve sonra ortalığa çok sayıda ipucu saçacak kadar sıradan biri.
b ) Suriye’deki iç savaşa katılmış, kendisi ve çevresi selefi görüşlü, eşi çarşaflı.
c ) 2014’te Türkiye’ye gelişi, Suriye’ye geçişi, Suriye’den tekrar dönüşü, en son İstanbul-Konya arasındaki irtibatları dikkate alındığında Türkiye’deki selefi gruplar ile irtibatının polisin elinde olmaması mümkün değil.
d ) Masharipov, Milliyetin haberine göre İstanbul’da bir süre Sefaköy’de yaşıyor ve bölgede “Hoca” olarak anılıyor. Kendisinin IŞİD’le bağlantılı kişilere ders verdiği belirtiliyor.
2 ) Saldırı aslında çok acemice gerçekleştirilmiş. Eylemci söylendiği gibi profesyonel değil ve yalnız başına. Ayrıca eylemin her aşamasında hata yapmış, iz bırakmış. Flashbang’ı el bombasından bile ayıramayacak kadar tecrübesiz. Üstelik elinde patlatıp bir süre yerde baygın yatmış. Tek özelliği var; aşırı kinli ve soğukkanlığını koruyabiliyor.
3 ) Haberlerden anlaşılacağı üzere Masharipov, çok yoğun telefon kullanıyor. Eylem hareketliliğini çözebilecek çok önemli bir unsur bu.
a ) Birgün Gazetesi’nin haberine göre; eyleme giderken taksicinin telefonundan Kazakistan doğumlu Yefien C., DEAŞ’ın sözde İstanbul emiri Hoca Aka ve yardımcısı Yusuf kod adlı İlyas Mamasharipov ile telefon görüşmesi yapıyor.
b ) Milliyetin haberine göre; kendisi ile beraber hareket eden Abulizi’yle yoğun telefon trafiği var ve Abulizi Konya’da bilinen meşhur bi IŞİD’li. Abulizi, Reina eylemcisinin İstanbul’a gittiği 15 Aralık’ta farklı bir otobüsle İstanbul’a bir suikast silahı gönderirken otobüs muavinin dikkati sonucu yakalanıyor ve serbest kalıyor. Polis Reina eylemi sonrası tekrar Abulizi’yi aramaya başlıyor.
Yani aslında polis saldırının ucunu yakalamış, soruşturmayı derinleştirmediği için ortaya bu tablo çıkmış.
c ) Milliyetin haberine göre; polis saldırganın telefonuna ulaşıyor (nasıl ulaşıldığı meçhul). Telefon irtibatları yine bilinen isimler; Aralık ayı başında gözaltına alınıp bırakılan Tacik İlyas kodlu Özbek kökenli Muhammed Kerim ve IŞİD içinde önemli bir konumda olan ve sadece Hoca Aka kod adını kullandığı bilinen emirin yardımcısı Yusuf kod adlı İlyas Mamasharipov.
Polis derinleştirmediği soruşturmalar nedeniyle, gözaltına alınan bu isimleri bırakarak saldırıya yol vermiş oluyor.
4 ) Saldırgan eylem sırasında beresini çıkartıyor, onlarca güvenlik kamerası önünde yüzünü afişe ediyor, saldırı öncesi keşif dahi yapmamış.
5 ) Bu tip saldırıların profesyonelliği kaçış planının ustalığından anlaşılır. Hatırlarsanız, Paris’te üç PKK’lıyı öldüren Ömer Güney’e amiri pozisyonundaki MİT mensubu, suikasti planlarken şöyle diyordu, “Sıkmak kolay önemli olan kaçışı planlamak”
Reina saldırganının profesyonel bir kaçış planı yok. Bayılıp yere düşmüş olmasına ve çok zaman kaybetmesine rağmen, polis dışarısını bile enterne edemiyor. Elini kolunu sallayarak çıkıyor, bir otoparka sığınıyor. Sonra tekrar yürüyerek ilerideki polis kontrol noktasında durduruluyor, birkaç uygun yalan söyleyerek polisleri rahatça atlatıyor.
Sonuç olarak; Cumhurbaşkanı, Hükümet ve yandaş medya son iki eylemi de (Karlov ve Reina) profesyonel birer eylem olarak sundu ve süreci bu şekilde yönetti. Bu sunuş Türkiye’yi güçlü düşmanların arasında çok zor durumda gösterdi ve “mağdur” pozisyonuna soktu.
Oysa eylem olabildiğine basit ve amatörceydi. MİT ve Polisin zaafiyeti apaçık ortadaydı. Bu eylemde polisin alana hakim olmadığı, önüne tesadüfen gelen suikast kargosunu araştırmadığı, eylem sonrası dahi konuyu toparlayamadığını dile getirmeliyiz. MİT ve Polis bu eylemde öncesi ve sonrasıyla çok zayıf kaldı ama “saldırgan çok profesyoneldi” söylemleri ile bu örtülüyor. Gerçek sonuç; amatör bir eylemciyle başa çıkamayan amatör kadrolardan ibaret.
Mehmet Rıza – AKTİFHABER/ANALİZ
KAYNAKLAR :
1 ) http://m.gazetevatan.com/iste-reina-saldirisinin-organizatoru-abulizi-1026472-gundem/
2 ) http://www.birgun.net/haber-detay/-reina-ya-goturen-taksici-konustu-141974.html
3 ) https://www.google.com/amp/m.milliyet.com.tr/amp/basaksehir-zeytinburnu-ortakoy-gundem-ydetay-2373270/
Reina saldırısı üzerine yazılmış en iyi analiz..
REİNA SALDIRISI VE AMATÖR KADROLARLA TERÖRLE MÜCADELE
Olayın detayları ortaya çıktıkça Özbek asıllı terörist Abdülgadir Masharipov’un o kadar da profesyonel olmadığı anlaşıldı. Yine medyaya yansıyan bilgilerden yola çıkarsak;
1 ) Saldırgan Masharipov bu alanda çalışanların tanıdığı yüzlerce Orta Asya kökenli cihatçıdan birisi.
a ) Saldırgan İstanbul’daki diğer tüm cihatçılar gibi Zeytinburnu ve Başakşehir’i mesken tutmuş ve çevre edinmiş. Konya’da ise yine o bölgede tanınan IŞİD’li W. Abulizi’nin ayarladığı 10 evden birinde kalmış. Ayrıca eylem sonrası gece Zeytinburnu’ndaki bir Uygur lokantasının kapısını çalıp para isteyebilecek kadar bölgede tanınan birisi. Konya ve İstanbul irtibatları düşünüldüğünde uyuyan hücre mantığına ve profesyonel eylemci tanımlamasına aykırı bir durum var. Saldırıdan önce ve sonra ortalığa çok sayıda ipucu saçacak kadar sıradan biri.
b ) Suriye’deki iç savaşa katılmış, kendisi ve çevresi selefi görüşlü, eşi çarşaflı.
c ) 2014’te Türkiye’ye gelişi, Suriye’ye geçişi, Suriye’den tekrar dönüşü, en son İstanbul-Konya arasındaki irtibatları dikkate alındığında Türkiye’deki selefi gruplar ile irtibatının polisin elinde olmaması mümkün değil.
d ) Masharipov, Milliyetin haberine göre İstanbul’da bir süre Sefaköy’de yaşıyor ve bölgede “Hoca” olarak anılıyor. Kendisinin IŞİD’le bağlantılı kişilere ders verdiği belirtiliyor.
2 ) Saldırı aslında çok acemice gerçekleştirilmiş. Eylemci söylendiği gibi profesyonel değil ve yalnız başına. Ayrıca eylemin her aşamasında hata yapmış, iz bırakmış. Flashbang’ı el bombasından bile ayıramayacak kadar tecrübesiz. Üstelik elinde patlatıp bir süre yerde baygın yatmış. Tek özelliği var; aşırı kinli ve soğukkanlığını koruyabiliyor.
3 ) Haberlerden anlaşılacağı üzere Masharipov, çok yoğun telefon kullanıyor. Eylem hareketliliğini çözebilecek çok önemli bir unsur bu.
a ) Birgün Gazetesi’nin haberine göre; eyleme giderken taksicinin telefonundan Kazakistan doğumlu Yefien C., DEAŞ’ın sözde İstanbul emiri Hoca Aka ve yardımcısı Yusuf kod adlı İlyas Mamasharipov ile telefon görüşmesi yapıyor.
b ) Milliyetin haberine göre; kendisi ile beraber hareket eden Abulizi’yle yoğun telefon trafiği var ve Abulizi Konya’da bilinen meşhur bi IŞİD’li. Abulizi, Reina eylemcisinin İstanbul’a gittiği 15 Aralık’ta farklı bir otobüsle İstanbul’a bir suikast silahı gönderirken otobüs muavinin dikkati sonucu yakalanıyor ve serbest kalıyor. Polis Reina eylemi sonrası tekrar Abulizi’yi aramaya başlıyor.
Yani aslında polis saldırının ucunu yakalamış, soruşturmayı derinleştirmediği için ortaya bu tablo çıkmış.
c ) Milliyetin haberine göre; polis saldırganın telefonuna ulaşıyor (nasıl ulaşıldığı meçhul). Telefon irtibatları yine bilinen isimler; Aralık ayı başında gözaltına alınıp bırakılan Tacik İlyas kodlu Özbek kökenli Muhammed Kerim ve IŞİD içinde önemli bir konumda olan ve sadece Hoca Aka kod adını kullandığı bilinen emirin yardımcısı Yusuf kod adlı İlyas Mamasharipov.
Polis derinleştirmediği soruşturmalar nedeniyle, gözaltına alınan bu isimleri bırakarak saldırıya yol vermiş oluyor.
4 ) Saldırgan eylem sırasında beresini çıkartıyor, onlarca güvenlik kamerası önünde yüzünü afişe ediyor, saldırı öncesi keşif dahi yapmamış.
5 ) Bu tip saldırıların profesyonelliği kaçış planının ustalığından anlaşılır. Hatırlarsanız, Paris’te üç PKK’lıyı öldüren Ömer Güney’e amiri pozisyonundaki MİT mensubu, suikasti planlarken şöyle diyordu, “Sıkmak kolay önemli olan kaçışı planlamak”
Reina saldırganının profesyonel bir kaçış planı yok. Bayılıp yere düşmüş olmasına ve çok zaman kaybetmesine rağmen, polis dışarısını bile enterne edemiyor. Elini kolunu sallayarak çıkıyor, bir otoparka sığınıyor. Sonra tekrar yürüyerek ilerideki polis kontrol noktasında durduruluyor, birkaç uygun yalan söyleyerek polisleri rahatça atlatıyor.
Sonuç olarak; Cumhurbaşkanı, Hükümet ve yandaş medya son iki eylemi de (Karlov ve Reina) profesyonel birer eylem olarak sundu ve süreci bu şekilde yönetti. Bu sunuş Türkiye’yi güçlü düşmanların arasında çok zor durumda gösterdi ve “mağdur” pozisyonuna soktu.
Oysa eylem olabildiğine basit ve amatörceydi. MİT ve Polisin zaafiyeti apaçık ortadaydı. Bu eylemde polisin alana hakim olmadığı, önüne tesadüfen gelen suikast kargosunu araştırmadığı, eylem sonrası dahi konuyu toparlayamadığını dile getirmeliyiz. MİT ve Polis bu eylemde öncesi ve sonrasıyla çok zayıf kaldı ama “saldırgan çok profesyoneldi” söylemleri ile bu örtülüyor. Gerçek sonuç; amatör bir eylemciyle başa çıkamayan amatör kadrolardan ibaret.
Mehmet Rıza – AKTİFHABER/ANALİZ
KAYNAKLAR :
1 ) http://m.gazetevatan.com/iste-reina-saldirisinin-organizatoru-abulizi-1026472-gundem/
2 ) http://www.birgun.net/haber-detay/-reina-ya-goturen-taksici-konustu-141974.html
3 ) https://www.google.com/amp/m.milliyet.com.tr/amp/basaksehir-zeytinburnu-ortakoy-gundem-ydetay-2373270/