Maltepe Cezaevi’nde tutukluyken ağır ve sistematik darp edildiği için 27 Eylül 2014’te hayatını kaybeden 15 yaşındaki Onur Önal için mahkeme ağır ihmaller zincirini tespit etti ancak sorumlusu yok hükmünde.
Dönemin kurum müdürü Naci Yıldız, ikinci müdür Suat Karhan, baş memur Hamza Bal ve altı infaz koruma memuru, İstanbul Anadolu 59. Asliye Ceza Mahkemesi’nde “görevi ihmalden” yargılandı. Mahkeme, müdür Naci Yıldız, infaz koruma memurları Serkan Atalar, Naci Mutlu, Fatih Atmaca ve Hamza Bal’ın, yüklenen suçun unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraatlarına karar verdi. İkinci müdür Suat Karhan, infaz koruma memurları Hasan Köklen, Mehmet Önal, Deniz Şahin ise aynı suçtan 3’er ay hapis cezasına mahkûm edildi. Takdir indirimiyle 2’şer ay 15’er güne indirilen ceza ertelendi.
‘Bile isteye yapmadı’
Mahkemenin gerekçeli kararı da geçen günlerde açıklandı. Onur’u ölüme götüren ihmalleri sıralayan yargıç, “Sanıkların hukuki durumunun değerlendirilmesi, bütün bu olumsuzluklarla birlikte, sanıklar görevlerinin gerektirdiği gibi çalışmış, yeterince dikkat ve özen göstermiş olsalar ‘Bu olayın önüne geçilebilir miydi? Kayıp önlenebilir miydi’ noktasında olmuş, sanıklar açısından ayrı ayrı değerlendirme yapılmıştır” dedi. Onur’un koğuşun bahçesinde simit oyunu bahanesiyle dövüldüğü 30 Ağustos’ta, merkez kontrol odasında görevli olan Hasan Köklen, C-10 koğuşu sorumlusu Mehmet Önal ve C- 10 koğuşunda görevli Deniz Şahin’la ilgili özetle şu değerlendirmeyi yaptı: “Gerekli dikkati ve özeni göstermiş olsa olayın önlenebileceği düşünülmüş, sanığın ihmali olduğu kabul edilmiştir.” İkinci müdür Suat Karhan’ın da ceza verilen memurlar hakkında disiplin cezası verilmesine yer olmadığı kararı verdiğini belirten yargıç, “Sanığın gerekli özeni ve dikkati göstermediği kanaatine varılmıştır. Sanığın işlemi bile-isteye yaptığı yönünde ise yeterli delil olmadığı, eylemin ihmal olarak değerlendirilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır” ifadesini kullandı.
Beraat gerekçesi
Yargıç, beraat eden sanıklar Serkan Atalar ve Naci Mutlu’nun 31 Ağustos’ta merkez kontrol odasında görev yaptıklarını, Onur’un 31 Ağustos’ta kör noktada dövüldüğünü ve olayın hiçbir şekilde kameralara yansımadığını belirtti. Sanık Fatih Atmaca’nın ise olay tarihinde C-10 koğuşunda görevli olmadığını kaydeden yargıç, kurum müdürü Naci Yıldız’ın ‘hukuki durumunu’ ise şöyle değerlendirdi: “ Sanık Naci Yıldız’ın soruşturma yaptığı ve disiplin cezası vermediği iki memur hakkında dava açılmamıştır. Dolayısıyla bu sanık açısından suçun oluşmadığı kanaati oluştuğundan beraatine karar vermek gerekmiştir. Her ne kadar, katılan vekilleri müfettiş raporları ile sanığın kusurlu bulunduğunun tespit eldiğini belirtmişlerse de, mahkememizde olayın oluşunda sanığın ihmali olduğu iddiasıyla dava açılmadığı, mahkememizce bu yönden bir inceleme yapılamayacağı, mahkememizin iddianamede tanımlanan suç ile bağlantılı olduğu dikkate alınmıştır.” Yargıç, blok kontrol nöbetçi baş memuru Hamza Bal içinse, “Sanığın koğuşları teftiş etme gibi bir görevinin olmadığı, infaz koruma memurlarının yeterli olmamasından kaynaklanan sorunların da bu sanığa yüklenemeyeceği…” tespitini yaptı.
‘Müdür sorumlu’
TBMM İnsan Hakları Adalet Müfettişi Mehmet Çağlar’ın, Teftiş Kurulu Başkanlığı’na sunduğu yazıda, Naci Yıldız’ın görev yerinin değiştirilmesi istenmiş, sorumluluğu ise şöyle anlatılmıştı: “İdare tarafından (yaşananlar) tespit edilerek önlem alınmadığı, gelişen olaylarda kısmen de olsa duyarsız kalındığı, bu nedenle Naci Yıldız’ın ihmali bulunduğu, kuruma tam olarak nüfuz edemeyerek yönetimde zafiyet gösterdiği anlaşılmıştır.” Müfettişin raporunun ardından Yıldız, Sivas’a atanmıştı.
Maltepe Cezaevi’nde tutukluyken ağır ve sistematik darp edildiği için 27 Eylül 2014’te hayatını kaybeden 15 yaşındaki Onur Önal için mahkeme ağır ihmaller zincirini tespit etti ancak sorumlusu yok hükmünde.
Dönemin kurum müdürü Naci Yıldız, ikinci müdür Suat Karhan, baş memur Hamza Bal ve altı infaz koruma memuru, İstanbul Anadolu 59. Asliye Ceza Mahkemesi’nde “görevi ihmalden” yargılandı. Mahkeme, müdür Naci Yıldız, infaz koruma memurları Serkan Atalar, Naci Mutlu, Fatih Atmaca ve Hamza Bal’ın, yüklenen suçun unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraatlarına karar verdi. İkinci müdür Suat Karhan, infaz koruma memurları Hasan Köklen, Mehmet Önal, Deniz Şahin ise aynı suçtan 3’er ay hapis cezasına mahkûm edildi. Takdir indirimiyle 2’şer ay 15’er güne indirilen ceza ertelendi.
‘Bile isteye yapmadı’
Mahkemenin gerekçeli kararı da geçen günlerde açıklandı. Onur’u ölüme götüren ihmalleri sıralayan yargıç, “Sanıkların hukuki durumunun değerlendirilmesi, bütün bu olumsuzluklarla birlikte, sanıklar görevlerinin gerektirdiği gibi çalışmış, yeterince dikkat ve özen göstermiş olsalar ‘Bu olayın önüne geçilebilir miydi? Kayıp önlenebilir miydi’ noktasında olmuş, sanıklar açısından ayrı ayrı değerlendirme yapılmıştır” dedi. Onur’un koğuşun bahçesinde simit oyunu bahanesiyle dövüldüğü 30 Ağustos’ta, merkez kontrol odasında görevli olan Hasan Köklen, C-10 koğuşu sorumlusu Mehmet Önal ve C- 10 koğuşunda görevli Deniz Şahin’la ilgili özetle şu değerlendirmeyi yaptı: “Gerekli dikkati ve özeni göstermiş olsa olayın önlenebileceği düşünülmüş, sanığın ihmali olduğu kabul edilmiştir.” İkinci müdür Suat Karhan’ın da ceza verilen memurlar hakkında disiplin cezası verilmesine yer olmadığı kararı verdiğini belirten yargıç, “Sanığın gerekli özeni ve dikkati göstermediği kanaatine varılmıştır. Sanığın işlemi bile-isteye yaptığı yönünde ise yeterli delil olmadığı, eylemin ihmal olarak değerlendirilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır” ifadesini kullandı.
Beraat gerekçesi
Yargıç, beraat eden sanıklar Serkan Atalar ve Naci Mutlu’nun 31 Ağustos’ta merkez kontrol odasında görev yaptıklarını, Onur’un 31 Ağustos’ta kör noktada dövüldüğünü ve olayın hiçbir şekilde kameralara yansımadığını belirtti. Sanık Fatih Atmaca’nın ise olay tarihinde C-10 koğuşunda görevli olmadığını kaydeden yargıç, kurum müdürü Naci Yıldız’ın ‘hukuki durumunu’ ise şöyle değerlendirdi: “ Sanık Naci Yıldız’ın soruşturma yaptığı ve disiplin cezası vermediği iki memur hakkında dava açılmamıştır. Dolayısıyla bu sanık açısından suçun oluşmadığı kanaati oluştuğundan beraatine karar vermek gerekmiştir. Her ne kadar, katılan vekilleri müfettiş raporları ile sanığın kusurlu bulunduğunun tespit eldiğini belirtmişlerse de, mahkememizde olayın oluşunda sanığın ihmali olduğu iddiasıyla dava açılmadığı, mahkememizce bu yönden bir inceleme yapılamayacağı, mahkememizin iddianamede tanımlanan suç ile bağlantılı olduğu dikkate alınmıştır.” Yargıç, blok kontrol nöbetçi baş memuru Hamza Bal içinse, “Sanığın koğuşları teftiş etme gibi bir görevinin olmadığı, infaz koruma memurlarının yeterli olmamasından kaynaklanan sorunların da bu sanığa yüklenemeyeceği…” tespitini yaptı.
‘Müdür sorumlu’
TBMM İnsan Hakları Adalet Müfettişi Mehmet Çağlar’ın, Teftiş Kurulu Başkanlığı’na sunduğu yazıda, Naci Yıldız’ın görev yerinin değiştirilmesi istenmiş, sorumluluğu ise şöyle anlatılmıştı: “İdare tarafından (yaşananlar) tespit edilerek önlem alınmadığı, gelişen olaylarda kısmen de olsa duyarsız kalındığı, bu nedenle Naci Yıldız’ın ihmali bulunduğu, kuruma tam olarak nüfuz edemeyerek yönetimde zafiyet gösterdiği anlaşılmıştır.” Müfettişin raporunun ardından Yıldız, Sivas’a atanmıştı.
Maltepe Cezaevi’nde tutukluyken ağır ve sistematik darp edildiği için 27 Eylül 2014’te hayatını kaybeden 15 yaşındaki Onur Önal için mahkeme ağır ihmaller zincirini tespit etti ancak sorumlusu yok hükmünde.
Dönemin kurum müdürü Naci Yıldız, ikinci müdür Suat Karhan, baş memur Hamza Bal ve altı infaz koruma memuru, İstanbul Anadolu 59. Asliye Ceza Mahkemesi’nde “görevi ihmalden” yargılandı. Mahkeme, müdür Naci Yıldız, infaz koruma memurları Serkan Atalar, Naci Mutlu, Fatih Atmaca ve Hamza Bal’ın, yüklenen suçun unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraatlarına karar verdi. İkinci müdür Suat Karhan, infaz koruma memurları Hasan Köklen, Mehmet Önal, Deniz Şahin ise aynı suçtan 3’er ay hapis cezasına mahkûm edildi. Takdir indirimiyle 2’şer ay 15’er güne indirilen ceza ertelendi.
‘Bile isteye yapmadı’
Mahkemenin gerekçeli kararı da geçen günlerde açıklandı. Onur’u ölüme götüren ihmalleri sıralayan yargıç, “Sanıkların hukuki durumunun değerlendirilmesi, bütün bu olumsuzluklarla birlikte, sanıklar görevlerinin gerektirdiği gibi çalışmış, yeterince dikkat ve özen göstermiş olsalar ‘Bu olayın önüne geçilebilir miydi? Kayıp önlenebilir miydi’ noktasında olmuş, sanıklar açısından ayrı ayrı değerlendirme yapılmıştır” dedi. Onur’un koğuşun bahçesinde simit oyunu bahanesiyle dövüldüğü 30 Ağustos’ta, merkez kontrol odasında görevli olan Hasan Köklen, C-10 koğuşu sorumlusu Mehmet Önal ve C- 10 koğuşunda görevli Deniz Şahin’la ilgili özetle şu değerlendirmeyi yaptı: “Gerekli dikkati ve özeni göstermiş olsa olayın önlenebileceği düşünülmüş, sanığın ihmali olduğu kabul edilmiştir.” İkinci müdür Suat Karhan’ın da ceza verilen memurlar hakkında disiplin cezası verilmesine yer olmadığı kararı verdiğini belirten yargıç, “Sanığın gerekli özeni ve dikkati göstermediği kanaatine varılmıştır. Sanığın işlemi bile-isteye yaptığı yönünde ise yeterli delil olmadığı, eylemin ihmal olarak değerlendirilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır” ifadesini kullandı.
Beraat gerekçesi
Yargıç, beraat eden sanıklar Serkan Atalar ve Naci Mutlu’nun 31 Ağustos’ta merkez kontrol odasında görev yaptıklarını, Onur’un 31 Ağustos’ta kör noktada dövüldüğünü ve olayın hiçbir şekilde kameralara yansımadığını belirtti. Sanık Fatih Atmaca’nın ise olay tarihinde C-10 koğuşunda görevli olmadığını kaydeden yargıç, kurum müdürü Naci Yıldız’ın ‘hukuki durumunu’ ise şöyle değerlendirdi: “ Sanık Naci Yıldız’ın soruşturma yaptığı ve disiplin cezası vermediği iki memur hakkında dava açılmamıştır. Dolayısıyla bu sanık açısından suçun oluşmadığı kanaati oluştuğundan beraatine karar vermek gerekmiştir. Her ne kadar, katılan vekilleri müfettiş raporları ile sanığın kusurlu bulunduğunun tespit eldiğini belirtmişlerse de, mahkememizde olayın oluşunda sanığın ihmali olduğu iddiasıyla dava açılmadığı, mahkememizce bu yönden bir inceleme yapılamayacağı, mahkememizin iddianamede tanımlanan suç ile bağlantılı olduğu dikkate alınmıştır.” Yargıç, blok kontrol nöbetçi baş memuru Hamza Bal içinse, “Sanığın koğuşları teftiş etme gibi bir görevinin olmadığı, infaz koruma memurlarının yeterli olmamasından kaynaklanan sorunların da bu sanığa yüklenemeyeceği…” tespitini yaptı.
‘Müdür sorumlu’
TBMM İnsan Hakları Adalet Müfettişi Mehmet Çağlar’ın, Teftiş Kurulu Başkanlığı’na sunduğu yazıda, Naci Yıldız’ın görev yerinin değiştirilmesi istenmiş, sorumluluğu ise şöyle anlatılmıştı: “İdare tarafından (yaşananlar) tespit edilerek önlem alınmadığı, gelişen olaylarda kısmen de olsa duyarsız kalındığı, bu nedenle Naci Yıldız’ın ihmali bulunduğu, kuruma tam olarak nüfuz edemeyerek yönetimde zafiyet gösterdiği anlaşılmıştır.” Müfettişin raporunun ardından Yıldız, Sivas’a atanmıştı.
Maltepe Cezaevi’nde tutukluyken ağır ve sistematik darp edildiği için 27 Eylül 2014’te hayatını kaybeden 15 yaşındaki Onur Önal için mahkeme ağır ihmaller zincirini tespit etti ancak sorumlusu yok hükmünde.
Dönemin kurum müdürü Naci Yıldız, ikinci müdür Suat Karhan, baş memur Hamza Bal ve altı infaz koruma memuru, İstanbul Anadolu 59. Asliye Ceza Mahkemesi’nde “görevi ihmalden” yargılandı. Mahkeme, müdür Naci Yıldız, infaz koruma memurları Serkan Atalar, Naci Mutlu, Fatih Atmaca ve Hamza Bal’ın, yüklenen suçun unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraatlarına karar verdi. İkinci müdür Suat Karhan, infaz koruma memurları Hasan Köklen, Mehmet Önal, Deniz Şahin ise aynı suçtan 3’er ay hapis cezasına mahkûm edildi. Takdir indirimiyle 2’şer ay 15’er güne indirilen ceza ertelendi.
‘Bile isteye yapmadı’
Mahkemenin gerekçeli kararı da geçen günlerde açıklandı. Onur’u ölüme götüren ihmalleri sıralayan yargıç, “Sanıkların hukuki durumunun değerlendirilmesi, bütün bu olumsuzluklarla birlikte, sanıklar görevlerinin gerektirdiği gibi çalışmış, yeterince dikkat ve özen göstermiş olsalar ‘Bu olayın önüne geçilebilir miydi? Kayıp önlenebilir miydi’ noktasında olmuş, sanıklar açısından ayrı ayrı değerlendirme yapılmıştır” dedi. Onur’un koğuşun bahçesinde simit oyunu bahanesiyle dövüldüğü 30 Ağustos’ta, merkez kontrol odasında görevli olan Hasan Köklen, C-10 koğuşu sorumlusu Mehmet Önal ve C- 10 koğuşunda görevli Deniz Şahin’la ilgili özetle şu değerlendirmeyi yaptı: “Gerekli dikkati ve özeni göstermiş olsa olayın önlenebileceği düşünülmüş, sanığın ihmali olduğu kabul edilmiştir.” İkinci müdür Suat Karhan’ın da ceza verilen memurlar hakkında disiplin cezası verilmesine yer olmadığı kararı verdiğini belirten yargıç, “Sanığın gerekli özeni ve dikkati göstermediği kanaatine varılmıştır. Sanığın işlemi bile-isteye yaptığı yönünde ise yeterli delil olmadığı, eylemin ihmal olarak değerlendirilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır” ifadesini kullandı.
Beraat gerekçesi
Yargıç, beraat eden sanıklar Serkan Atalar ve Naci Mutlu’nun 31 Ağustos’ta merkez kontrol odasında görev yaptıklarını, Onur’un 31 Ağustos’ta kör noktada dövüldüğünü ve olayın hiçbir şekilde kameralara yansımadığını belirtti. Sanık Fatih Atmaca’nın ise olay tarihinde C-10 koğuşunda görevli olmadığını kaydeden yargıç, kurum müdürü Naci Yıldız’ın ‘hukuki durumunu’ ise şöyle değerlendirdi: “ Sanık Naci Yıldız’ın soruşturma yaptığı ve disiplin cezası vermediği iki memur hakkında dava açılmamıştır. Dolayısıyla bu sanık açısından suçun oluşmadığı kanaati oluştuğundan beraatine karar vermek gerekmiştir. Her ne kadar, katılan vekilleri müfettiş raporları ile sanığın kusurlu bulunduğunun tespit eldiğini belirtmişlerse de, mahkememizde olayın oluşunda sanığın ihmali olduğu iddiasıyla dava açılmadığı, mahkememizce bu yönden bir inceleme yapılamayacağı, mahkememizin iddianamede tanımlanan suç ile bağlantılı olduğu dikkate alınmıştır.” Yargıç, blok kontrol nöbetçi baş memuru Hamza Bal içinse, “Sanığın koğuşları teftiş etme gibi bir görevinin olmadığı, infaz koruma memurlarının yeterli olmamasından kaynaklanan sorunların da bu sanığa yüklenemeyeceği…” tespitini yaptı.
‘Müdür sorumlu’
TBMM İnsan Hakları Adalet Müfettişi Mehmet Çağlar’ın, Teftiş Kurulu Başkanlığı’na sunduğu yazıda, Naci Yıldız’ın görev yerinin değiştirilmesi istenmiş, sorumluluğu ise şöyle anlatılmıştı: “İdare tarafından (yaşananlar) tespit edilerek önlem alınmadığı, gelişen olaylarda kısmen de olsa duyarsız kalındığı, bu nedenle Naci Yıldız’ın ihmali bulunduğu, kuruma tam olarak nüfuz edemeyerek yönetimde zafiyet gösterdiği anlaşılmıştır.” Müfettişin raporunun ardından Yıldız, Sivas’a atanmıştı.