İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, TBMM eski Başkanı İsmail Kahraman’a hakaret ettiği gerekçesiyle hakkında açılan dava kapsamında Ankara Adliyesi’ne gelerek, mahkemede ifade verdi.
Kahraman’ın avukatları, Akşener hakkında, yazısında yer alan ‘belam’ kelimesi nedeniyle hakaret davası açmıştı. Ankara 37’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya gelerek, ifade veren Akşener, “Suça konu edilen mektubu bizzat kendim yazdım. Müştekiyi uzun yıllardır tanırım. Bir iftar programında adım geçtiğinde ‘Hı şu Meral Kılıçdaroğlu mu?’ söylemine cevap mahiyetinde bir yazıydı. Bu beyefendi, bu isnadı kendisini söylediğini söylemiş oldu. Bu, bir kadına en büyük hakarettir; çünkü medeni yasayla kadınların soyadı değişir. Evli bir kadına başka bir siyasetçinin soyadı ile hitap etmiştir. Beyefendi bana ‘F..Ö’cü’ demiştir. İspatlayamamıştır; ama şunu dememiştir. ‘Kardeşim ben sana Meral Kılıçdaroğlu demedim’ diyememiştir. Oraya yazılan ‘belam’ sözü de dini bir sözdür. Dini kullanarak yanlış yapmak anlamına gelir. Dini eğitim alanlar bilir. Bilerek yazdım. ‘Münafık’ sözü burada yoktur. ‘Belam’dan kasıt, ‘Mahşerde görüşeceğiz’ anlamı taşır. ‘Belam’ sözü hakaret kastı içermez. Hukuken girmez, dinen tartışılır. Ben her türlü cezaya razıyım. Ben bunun bir suç olmadığını düşünüyorum” diye konuştu.
‘HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASINI İSTEMİYORUM’
İfadesinin ardından Meral Akşener’e, ceza alması durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul edip, etmeyeceği soruldu. Akşener, “Şayet ceza verilirse hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını istemiyorum. Buna rızam yoktur” dedi. Akşener, “Şikayetten vazgeçme olursa kabul eder misiniz?” sorusuna ise “Kabul ederim” diye cevap verdi.
Meral Akşener, ceza alması durumunda kamuda çalışmaya gönüllü olup, olmadığı yönündeki soruya da “Kamuda çalışmayı kabul etmiyorum” yanıtını verdi.
