Azerbaycan ziyareti dönüşü uçakta gazetecilere açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) İş Bankası’ndaki yüzde 28,09 hissesini tartışmaya açtı.
UÇAĞI SATIN ALMAK İÇİN İLGİLENDİK
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan dönüşü uçakta gezisini takip eden basın mensuplarının sorularını cevapladı. Erdoğan, Türkiye gündemini meşgul eden Katar Emiri Tamim bin Al Sani’nin Cumhurbaşkanlığı filosuna hediye ettiği VIP Jumbo Jet için ilk kez konuştu.
Katar’ın söz konusu uçağı satışa çıkardığı dönemde ilgilendiklerini itiraf eden Erdoğan, “Hatta rakam bildiğim kadarıyla 500 civarındaydı. O esnada biz de ilgilendik. Katar Emiri, haberdar olunca uçağı Türkiye’ye hibe etti. ‘Ben Türkiye’den para almam; Türkiye’ye hediye ediyorum, hibe ediyorum’ dedi. O uçak benim şahsımın değil, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nindir.” şeklinde konuştu.
“CHP, ATATÜRK’Ü SUİİSTİMAL EDİYOR”
Gazetecilerin CHP’nin bir TV kanalı aldığı yönündeki iddiaları gündeme getirmesi üzerine konuşan Erdoğan, CHP’nin TV kanalı açıp açmamasının çok önemli olmadığını vurgulayarak, soruyu farklı bir yönde değerlendirdi.
Erdoğan, “Bunlar önemli değil. Ama daha önemli bir suç var. Siyasi partiler banka kurabilir mi? Hayır, kuramaz. Ama şu anda CHP, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü suiistimal ederek, onun Cebi Hümayun ’undan dediğim, İş Bankası hisselerinin yüzde 28’inin sahibi durumunda.” dedi. Atatürk’ün bu tür bir varlığının herhangi bir siyasi partinin etiketi altına girmemesi gerektiğini ifade eden Erdoğan, “Girse girse Hazine’ye girer.” ifadelerini kullandı.
VAKIFBANK İÇİN DE TALİMAT VERDİ
Vakıfbank’ta da Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün ciddi bir hissesi olduğunu belirten Erdoğan, “Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün bu hissesini Vakıfbank’a aktarmak için gerekli talimatı verdik. Bir an önce oraya aktarılsın. Oradan gelecek gelir vakıf yatırımlarında kullanılsın.” dedi.
ERDOĞAN: ZARRAB’IN BAŞKA KELEPÇELERİ VAR
Erdoğan’a, ABD’de Halkbank’a yönelik İran yaptırımlarının ihlali ile ilgili davada tanık olarak dinlenen Reza Zarrab’ın, New York’ta meşhur bir lokantada yemek yerken çekilen görüntülerisoruldu.
Amerikalı hukukçuların Zarrab’ın serbest kalmasının hukuken mümkün olmayacağı yönündeki açıklamaları değerlendiren Erdoğan, “Demek ki o hukukçular bu işi iyi bilmiyor. Çünkü görüntülendiği yanındaki bayan onun avukatı zaten. (Serbest kalması) Tabii ki mümkün değil, mümkün olur mu? Bir taraftan öyle diyorlar, şu diyorlar, kelepçeli diyorlar ama demek ki orada bu kelepçelerin dışında başka kelepçeler de var.” dedi.
“KKTC’YE DENİZ ÜSSÜ KURABİLİRİZ”
Avrupa’da yayın yapan bazı gazetelerde Türkiye’nin KKTC’de kalıcı deniz üssü kurmak istediği iddiası ile ilgili soruya cevap veren Erdoğan, “Bizim KKTC’de üs diye bir sorunumuz yok. Bizim topraklarımızdan oraya ulaşmak, Doğu Akdeniz’e varmak dakikalarla konuşulacak bir şey. Ama Yunanistan’ın oraya öyle bir yakınlığı yok. O işin sadece psikolojik boyutu var. Bu açıdan ihtiyaç duyacak olursak üs de kurabiliriz.” diye konuştu.