Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’a Libya ile anlaşma konusunda destek verirken, Kanal İstanbul projesinin doğru olmadığını belirtti.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu, Ankara’da, partisinin kuruluş ilanında sözünü ettiği Politika İzleme Kurullarını (Gölge Kabine) ve genel başkan yardımcılarını açıkladı.
‘ENERJİ GÜVENLİĞİNİ DE İLGİLENDİREN BİR KARAR’
Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Davutoğlu, “Politika İzleme Kurulu önümüzdeki hafta Kanal İstanbul ve kapsamlı bir ekonomik tahlil raporu ile 2019 yılının değerlendirmesi konularında raporlar açıklayacağız. Libya konusunda Doğu Akdeniz’de stratejik çalışmalar yapılırken bizler de görevdeydik. Doğu Akdeniz Türkiye’nin en önemli hayat alanıdır. Stratejik açıdan ihmal edilememesi gereken, çıkarlarımızın olduğu, gelecekte ülkemizin güvenliği ilgilendiren sadece askeri güvenliğini değil enerji güvenliğini de ilgilendiren bir karar” dedi.
‘LİBYA İLE YAPILAN ANLAŞMA DOĞRUDUR’
Davutoğlu, “Dolayısıyla Libya ile yapılan anlaşma doğrudur. Türkiye Akdeniz’in en uzun kıyısına sahiptir. Akdeniz ile ilgilli hiçbir gelişmenin dışında kalamaz. Doğu Akdeniz’de özellikle Mısır’la ilişkilerimizin iyi olduğu 2012 yılında Türkiye- Mısır-Libya arasında Doğu Akdeniz bağlamında bir mutabakat sağlanmak üzereydi. Ancak Mısır’da gerçekleşen darbe sonrasında Türkiye ve Mısır arasındaki ilişki kötüleşince maalesef yapılamadı. Şimdi Türkiye ve Libya yapılan anlaşma bir koridor olarak Türkiye’nin ana kıta ülkesi olarak son derece önemlidir ve doğru bir adımdır. Burada dikkat edilmesi gereken husus Libya’nın uluslararası alanda tanınmış hükûmeti ile çalışamalar yürütülürken Libya’da da bir iç savaş sürüyor. İç savaşın seyrinin doğru takip edip Türkiye’yi bu iç savaşta ileride telafisi mümkün olmayacak askeri risklerin içine girmeksizin bu çalışamaların yürütülmesi lazım. Türkiye soğukkanlı bir şekilde soruna yaklaşmalı. Atılacak askeri adımlar dikkatle atılmalı” diye konuştu.
‘EKOLOJİK FİZİBİLİTE RAPORLARI İNCELENMELİ’
Davutoğlu, “Montrö ve Kanal İstanbul ile ilgili kapsamlı bir raporu haftaya sizinle paylaşacağız. Kanal İstanbul gündeme geldiğinde Dışişleri Bakanı olarak Montrö’de doğurabileceği sıkıntıları devlet içi istişarelerde dikkat çekmiştik. Başbakanlığımız döneminde de Kanal İstanbul’la ilgili kanaatlerimizi özellikle ilgili kurumlarla stratejik çerçeve gerçekleştirdik. Burada ekolojik olarak çok ciddi sorunlar söz konusu. Diplomatik olarak Montrö’nün Türkiye’nin en önemli anlaşmalarından ve kazanımlarından biri olduğu göz önüne alınmalıdır. Bu kazanımlara halel getirecek herhangi bir uygulamadan kaçınılmalıdır. Ekolojik fizibilite raporları dikkatle incelenmeli, Marmara Denizi’nin ekolojik özellikleri ve su havzaları tekrar gözden geçirilmeli. Başbakanlık görevindeyken aldığım raporlardan tatmin olmadığım için birçok alanda fizibilite yapılması konusunda talimat verdim. Çok ciddi kaygılarımız söz konusuydu” ifadesini kullandı.
‘KANAL İSTANBUL İLE İLGİLİ KAYGILARIMI İLETMİŞTİM’
Davutoğlu, “Hepimizin üzerinde durması gereken şu, insanlık tarihinde en zor korunan alan adalardır. Kanal İstanbul projesinin hayata geçmesi halinde ada oluşacak. O zamanki Genelkurmay Başkanı’na böyle bir adanın nasıl savunulması gerektiği konusunda çalışma yapması için talimat vermiştim. Bu köprülerin çökmesi durumda ana İstanbul’un nasıl korunacağı konusunda talimat vermiştim. Bu proje siyasi kutuplaşmaların dışında teknik, ekolojik olarak konunun uzmanları tarafından tartışılmalı. Bu konunun salt siyasi gündem olması konusunda tartışılarak bu bağlamda gelecek nesillere bırakacağı İstanbul konuşulmalı. Ben bütün bu konuları sayın Cumhurbaşkanı’na Ocak 2018’de aktardım. Kanal İstanbul ile kaygılarımı ilettim, bu projeden vazgeçilmesi konusundaki görüşlerimi aktarmıştım” dedi.
