Merve Zayım, 36 yaşında, bir din kültürü öğretmeni ve bir çocuk annesi. 9 aylık hamile olmasına rağmen 2 Temmuz 2025’ten beri Edirne L Tipi Cezaevi’nde tutuluyor. Eskişehir’de Gülen Hareketi’ne yönelik soruşturmalar kapsamında 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan Zayım’ın dosyası, 39 aydır Yargıtay’da bekletiliyor. Ceza İnfaz Kanunu’na göre hamile kadınların cezalarının ertelenmesi mümkünken, Zayım’ın tahliye talepleri dört kez reddedildi. Eşi Furkan Zayım, “Kanunen hakkımız var, ama eşimi tutukladılar. Tutuksuz yargılanması için tüm şartlar mevcut,” diyerek isyan ediyor.
Cezaevinde günde sadece 2 saat su veriliyor, 25-26 kişilik koğuşlarda kalabalık ve sıcak bir ortamda yaşam mücadelesi veren Zayım, sancılarının başladığını belirtiyor: “Geçen gece kötü oldum, koğuştakiler korktu. Burada doğum yapmak istemiyorum.” Bu sözler, bir annenin çaresizliğini ve doğmamış bebeğinin kaderini yansıtıyor.
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU’NUN TEPKİSİ
DEM Parti Milletvekili ve insan hakları savunucusu Ömer Faruk Gergerlioğlu, Merve Zayım’ın durumuna sert tepki gösterdi. Gergerlioğlu X hesabından yaptığı paylaşımda, Zayım’ı Edirne Cezaevi’nde ziyaret ettiğini belirterek, “Edirne Cezaevinde ziyaret ettiğim 9 aylık hamile Merve Zayım’ın bir an evvel tahliye edilmesi gerektiğini söylüyorum. Sancıları başladığında cezaevinden hastaneye gidinceye kadar başına her türlü iş gelebilir.” dedi.
Zayım’la yaptığı görüşmeyi aktaran Gergerlioğlu, “39 haftalık hamile Merve Zayım, her an doğum yapabilir. Ağlayarak ‘Dün akşam sancılarım oldu, her an doğum yapabilirim’ dedi,” diyerek en azından ev hapsi ile tahliye edilmesi gerektiğini vurguladı. Gergerlioğlu, Zayım’ın durumunu, “Bebeği de hapseden bir iktidarın son fiili!” şeklinde nitelendirerek, Adalet Bakanlığı’nı vicdanlı davranmaya çağırdı.
ADALET VE İNSANLIK SINAVDA
Merve Zayım’ın hikayesi, Türkiye’de hamile kadınların cezaevinde tutulması sorununu bir kez daha gündeme taşıyor. Cezaevinde doğum yapmak zorunda kalan ya da hamileliklerini ağır koşullarda geçiren onlarca kadın, adalet ve insan hakları açısından ciddi bir sınav oluşturuyor. Hukukçular, Ceza İnfaz Kanunu’nun 16. maddesine göre, hamile kadınların cezalarının doğum sonrasına ertelenmesi gerektiğini belirtiyor. Ancak bu hak, Zayım ve benzer durumdaki kadınlar için uygulanmıyor.
Gazeteci Tarık Toros, X hesabında, “Ceza İnfaz Kanunu’na göre hamile bir kadını cezaevinde tutamazsınız!” diyerek duruma tepki gösterdi. Toplumun farklı kesimlerinden gelen tepkiler, Zayım’ın ve bebeğinin cezaevinde doğum yapma riskine karşı bir vicdan hareketi başlatmış durumda.
SESSİZ KALMAK, ZULME ORTAK OLMAKTIR
Merve Zayım’ın 8 yaşındaki oğlu, annesinin ve doğacak kardeşinin cezaevinde olduğunu biliyor. Furkan Zayım, ailesinin yaşadığı baskıyı, “Gitmek istiyoruz gidemiyoruz, kalmak istemiyoruz, burada nefes alamıyoruz. Adalet yok,” sözleriyle özetliyor. Bir bebeğin ilk nefesini cezaevinde alması, sadece bir ailenin değil, tüm toplumun vicdanında derin bir yara açar. Merve Zayım ve onun gibi hamile kadınların serbest bırakılması, yalnızca hukuki bir zorunluluk değil, insanlığın en temel gereğidir.
KAYNAK: KRONOS