4 Haziran günü Köln’ün tarihî belediye binasında nikâh kıymak için sıra bekleyen 15 çift, hiç hesapta olmayan bir engelle karşılaştı. Zira belediye binasının da bulunduğu şehir merkezindeki geniş bir bölge, apar topar tahliye edildi. Nikâh törenleri, tahliye bölgesinin kapsamı dışındaki güvenli bir yerde yapıldı.
Tahliyenin nedeni ise kentteki Deutz Köprüsü çevresindeki yol yapım ve yenileme çalışmaları sırasında bulunan İkinci Dünya Savaşı’ndan kalma üç ağır bombaydı. İkisi ikişer tonluk, diğeri de bir tonluk ABD yapımı bombalar, “çarpma tetiği” adı verilen bir mekanizmaya sahipti. Dolayısıyla hareket ettirilmesi ya da darbe alması durumunda infilak etme tehlikesi bulunuyordu.
Güvenli şekilde imha edilebilmeleri için Köln’de geniş çaplı tahliye yapılmasına karar verildi.
Şehir sessizliğe büründü
Yaklaşık 21 bin kişi, ev ve iş yerlerinden tahliye edildi. Hastaneler, yaşlı bakımevleri boşaltıldı. Buradaki hastalar ve bakıma muhtaç yaşlılar, güvenli yerlere nakledildi. 58 otel kapatılarak misafirler başka yerlere yönlendirildi. Bu tür bomba imha operasyonları, Almanya’da on yıllardır alışılmış büyük çaplı lojistik süreçler hâline geldi.
Sadece Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde 2023 yılında bin 600’den fazla bomba etkisiz hâle getirildi. Bu artışın başlıca nedeni ise altyapı projelerinin yoğunlaşması. Yeni fiberoptik hat döşemeleri, köprü çalışmaları ve yol yenileme kazılarının artması daha fazla savaş kalıntısının gün yüzüne çıkmasına neden oluyor.
Tehlike sadece Köln’e özgü değil
Özellikle Ruhr bölgesi ile Hamburg ve Berlin gibi büyük şehirler, İkinci Dünya Savaşı sırasında yoğun hava saldırılarına ve bombardımanlara maruz kaldığı için bu tür risklerle daha sık karşılaşıyor. Savaş sırasında işgale uğramış hemen her bölgede patlamaya hazır bomba, mayın, el bombası, silah ve mühimmat gibi savaş kalıntılarına rastlamak mümkün. Brandenburg eyaletinde sadece bu yıl 90 mayın, 48 bin el bombası, 500 yangın bombası ve 330 binin üzerinde mermi bulundu.
Fransa, Belçika, İtalya ve İngiltere gibi ülkelerde de benzer sorunlar var. 2021’de İngiltere’nin Exeter kentinde kontrollü şekilde patlatılan bir tonluk Alman bombası, 250’den fazla binaya zarar verdi. İtalya’nın Po Ovası’ndaki kuraklık ise eski patlayıcıları toprak yüzeyine çıkardı.
Küresel bir sorun
Polonya ve Çekya da savaş kalıntılarından ciddi biçimde etkileniyor. Polonya’nın Swinemünde kentinde 2020 yılında beş tonluk bir “Tallboy” bombası etkisiz hâle getirildi. Çekya’da ise bomba imha operasyonları sırasında meydana gelen bazı patlamalar ölümle sonuçlandı.
Bir diğer tehlikeli bölge de Balkanlar. Bölge ülkelerindeki tehlikede 1990’lı yıllardaki savaşlardan kalma mühimmat nedeniyle sürüyor. Vietnam’da ise hâlâ her yıl onlarca kişi ABD’nin attığı misket bombaları yüzünden hayatını kaybediyor. Laos’ta 80 milyondan fazla patlamamış bomba ve mühimmatın bulunduğu tahmin ediliyor.
Suriye, Irak ve Gazze gibi çatışma bölgelerinde de çok sayıda “serseri” mayın ve el yapımı patlayıcı, halkın güvenliğini tehdit etmeye devam ediyor.
İmha teknolojisi gelişiyor, risk büyüyor
Almanya’da bu tür savaş kalıntılarının büyük kısmı “müttefik bombaları” olduğundan, mali yük eyaletlerin omzunda. Sadece Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde bu kalem için yılda yaklaşık 20 milyon euro harcanıyor. Federal hükümet, yalnızca Nazi dönemine ait savaş kalıntıları için sorumluluk üstleniyor.
Gelişen teknoloji sayesinde bomba imha süreçleri daha güvenli hâle geldi. 1990’lı yıllarda bomba imha uzmanları tetiği elle sökerken, günümüzde bu işlem, uzaktan kumandayla çalışan yüksek basınçlı imha sistemleriyle yapılıyor. Bu, riski büyük ölçüde azaltıyor.
Ancak zamanla bombaların içindeki kimyasallar değişiyor; bu da patlama riskini ve imha zorluğunu artırıyor. Uzmanlara göre, Almanya topraklarında hâlâ on binlerce patlamamış bomba bulunuyor.
Mayın ve misket bombası tarlası Ukrayna
Ukrayna’da durum daha da vahim. Rusya’nın işgali sonrası ülke, büyük oranda mayınlar, misket bombaları ve patlamamış mühimmatla doldu. Ülke topraklarının yaklaşık dörtte birinin, bu tehditle karşı karşıya olduğu tahmin ediliyor.
Ukrayna’da şimdiye kadar 500 binin üzerinde patlayıcı imha edildi. Ancak milyonlarcası hâlâ toprağın altında. Bomba ve mayın kalıntıları nedeniyle çok sayıda sivil ölüyor, tarım arazileri kullanılamıyor. Bu da ülkenin gıda üretimini ve ekonomisini derinden etkiliyor. Savaş sona erse bile, patlayıcıları temizleme süreci onlarca yıl sürebilir.
Köln’deki bomba imhası sadece yerel bir olay değildi. Savaşın miras bıraktığı patlamamış bomba ve mühimmatlar, yalnızca Almanya’nın değil, tüm dünyanın ortak sorunu. Gazze’den Laos’a Almanya’dan Ukrayna’ya kadar toprağın altındaki bu “sessiz tanıklar” geçmişin ve bugünün çatışmalarını hatırlatıyor.
KAYNAK: DEUTSCHE WELLE TÜRKÇE