Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Uluslararası Göç Örgütü (IOM), İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik son operasyon dalgasında on gün içinde 180 bine yakın sivilin yer değiştirmek zorunda kaldığını bildirdi.
IOM’a bağlı Küresel Kamp Koordinasyon ve Kamp Yönetimi Biriminin (CCCM) raporunda, 15-25 Mart tarihleri arasında 180 bin kişinin yer değiştirmek zorunda bırakıldığı belirtilerek İsrail ordusunun barınaklara doğrudan gerçekleştirdiği saldırılar kınandı.
Gazze’de okuldan barınağa dönüştürülen binaya ve Han Yunus’taki El Mevasa bölgesinde yerinden edilenlerin kaldığı çadırlara düzenlenen saldırılara işaret eden IOM, bu tür saldırıların “olağan” hale geldiği uyarısı yaptı. Yoğunlaştırılan operasyonlardaki can kayıplarına işaret edilen raporda, bölgedeki insanî krizin derinleştiğine de vurgu yapıldı.
Raporda, “Bu barınaklar, uluslararası insanî hukuk çerçevesinde sivil toplulukların insanlık onurunu ve güvenliğini sağlama yükümlülüğü ile uyumlu olarak, yerinden edilmiş insanların korunmasına hizmet etmektedir” ifadelerine yer verildi.
IOM verilerine göre İsrail’in Gazze Şeridi’nin tamamında kontrolü ele geçirme hedefiyle başlattığı operasyonda yaklaşık 616 bin kişi defalarca yer değiştirmek zorunda kaldı. Bazı sivillerin bu süre içinde on kez yer değiştirmek zorunda bırakıldığına işaret edildi.
“Gazze Şeridi’nde güvenli sayılabilecek yer yok”
İnsanî yardım örgütleri, 365 kilometrekare gibi dar bir alana yayılan Gazze Şeridi’nde 2,5 milyona yakın nüfusun yüzde 80’inin tahliye emirleri ve girilmesi yasak ilan edilen bölgeler nedeniyle yer değiştirmek zorunda bırakıldığını kaydediyor. IOM raporunda, Gazze Şeridi’nde hiçbir bölgenin güvenli sayılamayacağına vurgu yapılarak yerinden edilenlerin tüm bölgede devam eden hava saldırıları ve çatışmalar nedeniyle güvende olmadığı, tıkabasa dolu barınaklarda kötü şartlarda yaşam mücadelesi verdiği belirtiliyor.
IOM raporunda, “18 Mart’tan bu yana 260 barınma noktasında 125 bini aşkın kişi tahliye emirlerinden etkilendi. Çoğu bir kez daha yer değiştirmek zorunda kalırken yerinde kalanlar daha güvenli bir ortam seçeneği olmadan çatışmalarla karşı karşıya” ifadelerine yer verildi. İsrail’in yardım geçişlerine yönelik kısıtlamaları nedeniyle yerinden edilen sivillerin barınak, yardım malzemeleri ve korunma garantisinin bulunmadığına da işaret edildi.