TBMM Başkan Vekili Sırrı Süreyya Önder’in kalp krizi geçirmesi nedeniyle ertelenen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile DEM Parti İmralı heyeti arasında bugün gerçekleşmesi beklenen görüşmede PKK’nın silah bırakmasına yönelik yargısal düzenlemelerin yanı sıra cezaevlerindeki hasta tutuklular ve anneleri ile birlikte kalan çocukların durumunun da ele alınması bekleniyor.
Cezaevlerinde 651 Ağır Hasta Var
DEM Parti Van Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, bin 517 hasta mahpustan 651’inin ağır hasta olduğunu belirterek, “Her yıl onlarca hasta mahpusun ölüm haberi ulaşıyor farklı kentlere. Sorduğum bir soruya Adalet Bakanı’nın verdiği cevaba göre 2024’ün ilk 11 ayında cezaevinde hayatını kaybeden mahpus sayısı 709. Yanlış duymadınız; Adalet Bakanı, kendi sorumluluğundaki cezaevlerinde 11 ayda 709 kişinin yaşamını yitirdiğini söylüyor” dedi. Sayyiğit, 759 çocuğun ise anneleri ile birlikte cezaevinde yaşadığını söyledi.
TBMM’de düzenlediği basın toplantısında cezaevlerindeki sorunlara dikkat çeken DEM Parti Van Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, cezaevlerinde annelerinden dolayı çocuk mahkumların varlığına dikkat çekerek, özellikle hasta mahpuslar için acil adım atılmasını istedi.
Sayyiğit, “23 Nisan’da cezaevlerine baktığımızda tutsak çocukları görüyoruz. Bugün 0-6 yaş arası 759 çocuğun anneleriyle birlikte cezaevinde kaldığına şahitlik ediyoruz.
709 Mahpus Hayatını Kaybetti
Cezaevleri, adeta ölüm evlerine dönüşmüş durumda. Birçok hasta mahpusun sağlık durumu, geri döndürülemez ölçüde ağırlaştı, ağırlaşıyor. Bugün cezaevlerinde tespit edilen en az bin 517 hasta mahpustan 651’i ağır hasta kategorisinde. Her yıl onlarca hasta mahpusun ölüm haberi ulaşıyor farklı kentlere. Sorduğum bir soruya Adalet Bakanı’nın verdiği cevaba göre 2024’ün ilk 11 ayında cezaevinde hayatını kaybeden mahpus sayısı 709. Yanlış duymadınız; Adalet Bakanı, kendi sorumluluğundaki cezaevlerinde 11 ayda 709 kişinin yaşamını yitirdiğini söylüyor.
Bunun önüne geçmek için siyasi iktidarın 709 defa harekete geçmesine veya 709 adım atmasına gerek yok. Sadece bir defa olsun devletin adaleti gözetmesi yeterli olacak, bir defa olsun mevzuat ve Anayasa’yı uygulaması çözüm getirecek.”