15 Temmuz 2016’dan sonra Hizmet hareketi mensuplarına karşı başlatılan soruşturmalar kapsamında, yurtiçi ve yurtdışında 135 kişi kaçırıldı. Bunlardan bazılarının işkenceye maruz kalırken bazılarının öldürüldüğü, AST’nin raporunda yer aldı.
Advocates of Silenced Turkey (AST)’in hazırladığı ve Türkiye’deki insan hakları ihlallerini konu alan rapora göre; Türk makamları tarafından yabancı devlet yönetimlerine, 40.000’den fazla kişi hakkında iade talebinde bulunuldu. Bu kişilerden bazılarının pasaportları, Türk hükümeti tarafından terör suçlamasıyla iptal edildi. Bazıları ise Birleşmiş Milletler korumasında olmalarına rağmen kaçırılıp uluslararası anlaşmalara aykırı olarak Türkiye’ye teslim edildi.
AST’nin 150 sayfalık raporunda, uluslararası medyada daha önce çok kez gündeme geldiği gibi, Türk yetkililerin INTERPOL sistemini kendi siyasi amaçlarına yönelik olarak kötüye kullandığının altı çizildi.
Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir
2020 Şubat ayından itibaren yürütülen bu araştırmada, çeşitli meslek guruplarından oluşan 29 kişinin gündüz vakti kaçırıldığı kayıtlara geçti. Mağdurların bir kısmı serbest bırakılırken hala haber alınamayan bazı kayıpların öldürülmüş olduğundan endişe ediliyor.
Kaçırılan kişilerden bulunanların, fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kaldıkları ortaya çıktı. Avukat tutma talepleri de reddedildi. Rapora göre, kimi kayıp yakınlarına, başlattıkları sosyal medya kampanyalarını durdurmaları, yerel ve uluslararası makamlara yapmış oldukları şikayetleri geri çekmeleri için baskı yapıldı.
Sanayi Bakanlığı’ndan KHK ile ihraç edilen Yusuf Bilge Tunç, 6 Ağustos 2019 tarihinde Ankara’da kaçırılmıştı. AST’nin raporunda, ailenin ısrarlı başvurularını emniyet yetkililerinin aylar sonra cevapladığına dair bilgilere yer verildi. O cevapta ise Tunç’un arama kararının olduğu ve arabasını Ankara GiMAT yakınlarında bir yerde bırakıp kaçtığı öne sürüldü.
HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, yaşananları “Hep aynı hikâye” sözleriyle yorumladı. Raporda Gergerlioğlu’nun, ‘’Ailesi zaten sahipsiz, beş ay oldu. Hiçbir şehir gözetleme kamerası kontrol edilmedi. Arabası kaçırılma yerinde aylarca bekledi. Ailesi olay yeri incelemesi için defalarca başvurdu, ancak herhangi bir inceleme yapılmadı. Ailesi sonunda arabayı kaldığı yerden çıkarmak zorunda kaldı,” sözlerine de yer verildi. Yusuf Bilge Tunç’tan hala haber alınamadığı da AST’nin raporunda bir kez daha vurgulandı.
Raporda, Türk hükümetinin kaçırma vakalarına gösterilen tepkilere verdiği cevaplar da yer aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Eylül 2016’da yaptığı açıklamalardan birinde, “Dünyadaki hiçbir ülke veya bölge F… ve militanları için asla güvenli bir liman olmayacak” demişti. Bir başka açıklamasında ise “Yakalandıkları her yerde gerekli önlemleri alacağız,” ifadelerini kullanmıştı.
Erdoğan’ın diplomatik baskılarına boyun eğen ve kendi hukuk kurallarını ihlal eden ülkelerin arasında; Angola, Azerbaycan, Bahreyn, Bulgaristan, Gürcistan, Endonezya, Kazakistan, Lübnan, Malezya, Fas, Myanmar, Pakistan, Katar, Suudi Arabistan, Sudan ve Türkmenistan’ın da bulunduğu rapora yansıdı.
AST, ulaştığı tüm bu verileri Amerika, İngiltere ve Almanya’nın da aralarında bulunduğu birçok ülkenin resmi makamlarıyla da paylaşma kararı aldı.
Advocates of Silenced Turkey, rapora yeni bilgi eklemek isteyenlere çağrıda bulundu. Destekte bulunmayı düşünenlerin AST ile [email protected] mail adresi üzerinden iletişime geçebilecekleri belirtildi.
Raporun tamamına aşağıda ki linkten ulaşabilirsiniz:
https://silencedturkey.org/erdogans-long-arms-abductions-in-turkey-and-abroad
