CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’ı ziyaret etti: “Hepimize geçmiş olsun bu bir felaket ancak yılgınlığa düşmeyeceğiz ve mücadele edeceğiz.”
2025’te uygulanacak asgari ücret dün akşam apar topar yapılan bir toplantıyla yüzde 30 zamla 22 bin 104 olarak açıklandı. İşverene sunulan destekse 700 liradan bin liraya yükseltildi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın asgari ücrete son bir ‘iyileştirme’ yapacağı yönünde bir beklenti vardı ancak bu gerçekleşmedi. Partisinin grup toplantısında konuşan Erdoğan yeni asgari ücretin ‘hayırlı olmasını’ dileyerek “Çalışanları enflasyona ezdirmeme sözümüze sadık kaldık” dedi.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’na işçileri temsilen katılan Türk-İş’in genel başkanı Ergün Atalay “İşverenle hükümet bir olup istedikleri kararı çıkartıyorlar” diye tepki gösterdi ve ‘komisyon yapısında yasal düzenleme yapılmadıkça’ toplantılara katılmayacaklarını duyurdu.
Karara karşı 28 Aralık’ta Ankara Tandoğan’da miting düzenleme kararı alan CHP’de Özgür Özel, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’ı ziyaret etti.
Yeni asgari ücreti ‘felaket’ olarak niteleyen Özel “Yılgınlığa düşmeyeceğiz ve mücadele edeceğiz. Yapılacak ilk seçimde de iktidardan düşecekler” dedi.
Öte yandan sonunda asgari ücretin açıklandığı dünkü toplantıya katılmayan Türk-İş’ten de açıklama geldi. Genel Başkanı Ergün Atalay, “işverenle hükümetin beraber olarak istediği kararı çıkarttığını” ifade ederken, “Adil bir düzenleme yapılmadığı sürece asgari ücret tespit komisyonuna katılmayacaklarını” açıkladı.
Yapılan ortak basın açıklamasında konuşan Özel’in ifadeleri özetle şöyle:
“Ziyaretimizin sebebi son derece tatsız bir konu. Yaklaşık 3 aydır asgari ücretin belirlenme şekli ve 2025 yılı için asgari ücretin ne kadar olacağı tartışma konusu. Hatırlamamız gereken husus, 2023 yılında yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminin 2 yılında da Sayın Erdoğan yüksek enflasyonlu bir dönemde olduklarını, enflasyonun tek haneli rakamların üzerinde olduğu yıllarda asgari ücreti gerekirse 3 ayda bir güncellemek gerektiğini söylüyordu. Bu kendisinin açık bir seçim taahhüdüydü ve yılda 1 kez değil, en az 2 kez ama enflasyon yüksekse 4 kez de yapmak düşünülebilir diyordu.
“Türkiye’de gelir dağılımı bozuk, anti enflamasyonist yaklaşımlar sonuç vermez”
Seçim geldi, geçti. 2024 yılında 17 bin 2 lira olarak belirlendi ve 1 yıl boyunca 1 kuruş zam almadı. Asgari ücrete yapılacak zam konuşurken iktidara müzahir bazı kalemler ve TV yorumcuları asgari ücrete zam yapıldığında enflasyon artar, asgari ücrete hedeflenen enflasyon kadar zam yapalım tartışması açtılar. Gelir dağılımı bozuk olduğu ülkeler, Türkiye bu ülkelerin başında geliyor, klasik anti enflamasyonist yaklaşımlar sonuç vermez. Siz Türkiye’de bu kadar gelir dağılımı bozukken asgari ücreti baskılarsanız bu enflasyonu düşürmez. Zaten asgari ücretli harcamalarına kendi karar vermiyor ki baskılanınca tüketim azalsın. Asgari ücreti aldığı ücretin önemli bir kısmını kiraya, geri kalanını gıdaya, belki bir miktar giyime, çocuğunun kırtasiye masrafına harcamaya fırsat bulamadım ücret yok oluyor. Kira varsa zaten tek asgari ücretlinin geçinmesi söz konusu değil. Asgari ücretli ya kiraya verecek aç kalacak ya karnını doyuracak, sokakta kalacak.
Bu durumda 1 kuruş bile zam yapılmayan asgari ücret döneminde enflasyon yüzde 50 TÜİK hesabına göre. TÜİK’in enflasyon hesabını asgari ücret konuşulurken hiç kabul etmiyorum. Çünkü asgari ücretli TÜİK’in pinpon topunu yemiyor. Asgari ücretlinin gerçekleşen enflasyonu geçen sene yüzde seksen. Örneğin asgari ücret Almanya’da yüz işçiden 6’sıyla ilgili. Asgari ücret kıdem 1 yıl olana kadar alınan, 1 yıllık kıdemden sonra hızla uzaklaşılan bir ücret. Oysa Türkiye’de ücretlilerin yüzde elli altısı asgari ücret alıyor ve ücretlerin yüzde seksen beşi asgari ücret artışından doğrudan etkileniyor çünkü asgari ücretin bir miktar üzerinde alıyor ve ona göre zam görüyor. Böyle olunca on işçiden neredeyse 9’unu etkileyen bir süreçteyiz.
“Dün apar topar yapılan toplantıya Türk-İş’in katılmaması, alet olmaması önemli”
Elli yıldır yürürlükte olan bir kanun gereği Türk-İş asgari ücret komisyonunda temsil ediliyor. Türk-İş’in sırtındaki yük, milyonların beklentisine uygun bir asgari ücretin tespiti noktasında davranmak. Süreci yakından takip ettik. Biz asgari ücret talebimiz otuz, altına yokuz demiştik. Bu talep de yeterli değil ama Türk-İş’in talebinin de bizimkine yakın noktada gerçeklemiş olması önemli. Dün apar topar, aslında perşembe ya da cuma günü yapılacak olan toplantıya Türk-İş davet edildi. Katılmamalarını, emrivakiye alet olmamalarını önemli bulduk. 22 bin liraya gelecek yüzde otuzluk zammın bir sefalet ücreti ve dayatma olduğunu, bunu reddettiğimizi açıkça ifade etmek isterim.
MYK’da aldığımız kararla işçi sendikalarını ziyaret etmeyi ve düşüncelerimizi paylaşması uygun gördük. Milletvekillerini genel kurula sokmayarak, onları parti genel merkezinde toplayarak ‘Biz mecliste yokuz’ dedik. Şu anda yüz milletvekilimiz Ankara’da.
“Halinden memnun olan 1 kişi yok”
Pazar yerine uğrayarak emeklilerle konuştum. Halinden memnun olan 1 kişi yok. Asgari ücret 22 bin iyi oldu diyen 1 kişi yok. 17 bin 2 liralık ücret verilmişti. Bugün o cüret alım gücüyle 10 bin liranın altına geriledi yani 7 bin lira enflasyon karşısında aşındı. Beyler dün akşam 5 bin lira artış yapıyorlar o asgari ücrete. Sen 7 bin lirayı telafi edecek, onun üstüne de gelecek yılın hayat pahalılığını düşünerek bir artırma yapacaksın. Bıraktık refah payını filan şu anda.
“Tayyip Bey’in en sevdiği hesap simit hesabı…”
Şu rakamları paylaşmak isterim. 2002 yılında asgari ücret 7 çeyrek altın alıyordu. Ocak 2024’te 5 çeyrek altın alıyordu. Bugün verdikleri parayla 4 buçuk çeyrek alınıyor. Geçen sene asgari ücret 1 Ocak’ta 57 kilo dana kıyma almış, bu verdikleri parayla bugün 37 kilo alıyor. Tayyip Bey’in en sevdiği hesap simit hesabı. Geçen sene bin 700 simit alıyordu asgari ücret, şu anda bin 470 simit alıyor. Yani 230 simit daha düşük asgari ücret veriyorsun. Ondan sonra da Tayyip Bey çıkmış, biz asgari ücretliyi enflasyona ezdirmedik diyor. Hiçbir zaman bu kadar büyük, göz göre göre yalan duymadım.
“Bu asgari ücretle geçim olmaz, geçim olmazsa seçim olur”
Cumartesi günü STK’ların çağrısıyla yapılacak olan Tandoğan’daki mitingde varız. 30 bin liranın altındaki asgari ücrete yokuz. O mitinge tüm asgari ücretlileri, emeklileri çağırıyoruz. MYK toplantımızda aldığımız karar gereğince bundan sonra sahadayız. 2025 yılında diyoruz ki bu asgari ücretle geçim olmaz, geçim olmazsa seçim olur. Bu emekli maaşla geçim olmaz, geçim olmazsa seçim olur. Adımımızı atmadığımız il, ilçe bırakmayacağız. Seçime zorlamaya devam edeceğiz.
“Yapılacak ilk seçimde iktidardan düşecekler”
Son olarak tüm emekçilere şunu söylüyorum; en kötü sendika, sendikasız olmaktan iyidir. Sendikalara dört elle sarılmaya ve birlik olmaya devam ediyorum. Çünkü eğer işçiler sendikalıysa işçilerin asgari ücret sorunları olmaz. Tüm işçiler örgütlü olsa bugün bunu yapmaya kimsenin cesareti olmaz. Örgütlü işçinin karşısında kimse olamaz. Hepimize geçmiş olsun. Bu bir felaket ama mücadele edeceğiz. Mücadelenin sonunda önemli kazanımlar elde edeceğiz. En önemli kazanım da bu işçi düşmanı hükümetin artık hızla milletin gönlünden ve gözünden düşmüş olmasıdır. Yapılacak ilk seçimde de iktidardan düşeceklerdir.”
Türk-İş başkanı: TIR şoförü arayıp duruşumu tebrik etti
Asgari ücretin ‘apar topar’ belirlendiği toplantıya katılmayan Türk-İş’in genel başkanı Ergün Atalay “İşverenle hükümet bir olup istedikleri kararı çıkartıyorlar” dedi.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’ndaki toplantılarda önlerine bir rakam getirilmediğini söyleyen Atalay, şöyle konuştu:
“Mersin’den Engin Bingöl diye bir TIR şoförü ısrarla beni aradı, ‘Duruşunuzdan dolayı sizi tebrik ediyorum’ dedi. Ben Engin Bingöl’e teşekkür ediyorum.
Bu tır şoförü asgari ücretin nasıl yapıldığını biliyor da; okumuş insanların ‘Türk-İş gitti dün akşam gitti kabul etti’ demesinin anlamı yok. Biz dün de, ondan önce de yoktuk. Ayıptır, günahtır.
Bu ülkede önemli görevlerde olan insanların Türk-İş’i hedef göstermesi yazıktır, günahtır. Biz o masaya oturmadık. Biz o komisyonda sözümüzün dinlenmediğini, lafımızın geçmediğini gördük.”
Basın toplantısı yapan Atalay, şu açıklamaları yaptı:
‘Kararı asgari ücretliler versin’
- Her seferinde ifade ettiğimiz şu, bu kararı bizim bu komisyondaki arkadaşlarımız verecek. Bu kararı sendikacılar dışındaki asgari ücretli yaşayanlar versin. Her seferinde ifade ediyoruz. Zaman zaman deniyor ki sendikanın olduğu yerde asgari ücret olmaz, sendikanın olduğu yerde ikramiye olur, yol olur, yemek parası olur, sosyal hak olur. Ama sendikanın olmadığı yerde işte bunların hiçbiri olmaz.
‘Ülkenin yarısı asgari ücretle çalışıyor’
Maalesef beş milyon asgari ücretli var ülkemizde. Son beş senedir asgari ücret geçim ücreti oldu. Geçmiş yıllarda ülkenin yüzde 20’siydi, şu anda ülkenin yarısı asgari ücretle çalışıyor.
‘Toplantıya katılmayacağız’ dedik’
- Bu masada asgari ücretliler olsun ve onlar karar versin istedik biz. Taleplerini sizlerin önünde kamuoyuna açıkladık. Arkadaşlarımız 29 bin 583 lira talep ettiler. Aradan bir hafta geçti, perşembe, cuma olacak denirken dün akşam oldu toplantı.
- İmkan varsa enflasyonun yüksek olduğu dönemlerde yılda iki kere yapılmalı. Üç toplantıda masaya rakam gelmedi. Masada beş hükümet, Ticaret Bakanlığı var, Çalışma Bakanlığı var, Maliye Bakanlığı var… Bize şu rakamı uygun görüyoruz demediler. Mecbur kaldık geçen hafta TÜRK-İŞ’in talebini ilettik. Maalesef dün akşam üzeri bize haber verdiler. Bakan beyle konuştu, “Toplantı var” dediler. Arkadaşlarımızın her biri bir yerdeydi. Karar aldık, “Toplantıya katılmayacağız” dedik.
‘İşverenle hükümet bir olup istedikleri kararı çıkartıyorlar’
Son 30 yıldır altı kere oy birliğiyle karar alınmış. İki kere hükümetle karar alınmıştı. Onun dışında 22 kez biz toplantıya katılmamış, şerh koymuşuz. Dün akşam rakamdan haberimiz yok, o yüzden “Bizim olmamızın anlamı yok” dedik. Biz bulanık suya giriyoruz, dün de öyleydi ondan önce de öyleydi… İşverenle hükümet bir olup istedikleri kararı çıkartıyorlar.
‘Adil bir düzenleme olmazsa bir daha katılmayacağız’
- Komisyon adil değil. Anti demokratik. Yüksek hakem kurulu da adil değil. Adil bir düzenleme olmazsa Türk-İş olarak asgari ücret tespit komisyonuna bir daha katılmayacağız. Yeni bir komisyon düzenlemesi yaparlar. Adil bir düzenleme olursa katılırız. Buraya çıkmadan evvel DİSK ve HAK-İŞ başkanlarıyla konuştum. Adil bir komisyon olur, sözümüz geçer, yaptırımı olursa… Sözümüzün dinlenmediği yerde o komisyona bundan sonra katılmıyoruz.