Aktifhaber
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
Aktifhaber
No Result
View All Result

İsrail-Hamas savaşı Ortadoğu’yu nasıl değiştirdi?

Hamas'ın İsrail'e düzenlediği saldırı ile patlak veren ve İsrail'in misillemesi ile bölgede yayılan savaşın başlangıcının üzerinden bir yıl geçti. Peki savaş farklı Arap coğrafyasında neleri değiştirdi?

by emre_aktifhaber
October 6, 2024
İsrail-Hamas savaşı Ortadoğu’yu nasıl değiştirdi?
5k
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

7 Ekim 2023’te İsrail’e saldırarak yaklaşık bin 200 kişiyi öldüren ve 250 kişiyi rehin alarak Gazze Şeridi’ne kaçıran Hamas’a, İsrail, Gazze’ye yönelik saldırılarla karşılık verdi.

Son bir yılda bölgesel ve küresel düzeyde pek çok dengeyi sarsan Gazze’deki savaş, Arap dünyasının farklı bölgelerinde de değişime yol açtı.

Suudi Arabistan

Riyad, İsrail ile normalleşme görüşmelerini 7 Ekim’in ardından durdurduğunda, iki ülke arasında varılacak olası bir anlaşma, önceliğini İsrail-Hamas barış görüşmelerine bıraktı.

Araştırmalarını Almanya merkezli düşünce kuruluşu CARPO’da sürdüren Sebastian Sons, 7 Ekim’in aynı zamanda toplumsal düzeyde de Filistin ile dayanışmayı canlandırdığına dikkati çekiyor. İsrail-Hamas savaşının, siyasi ve ekonomik açıdan bakıldığında, Suudi Arabistan’ın sosyo-ekonomik dönüşüm projesine doğrudan bir tehdit olarak algılandığını ifade eden Sons, “Suudi siyaseti, son yılda, diplomatik düzeyde denge kurma çabalarına odaklanmış bulunuyor” değerlendirmesini yapıyor.

Lübnan

Hamas’ın İsrail’e saldırmasından kısa süre sonra, Lübnan’ın güneyinde faaliyet gösteren ve Avrupa Birliği (AB) tarafından terör örgütü olarak sınıflandırılan Hizbullah’ın silahlı kolu, İsrail’in kuzeyine saldırılar düzenlemeye başladı. Uzmanların kısa süre öncesine kadar kullandıkları “sınırlı çatışma” ifadesi ise Eylül ayından itibaren geçerliliğini yitirmiş, çatışmanın sınırları ortadan kalkmış gözüküyor. İsrail’in Eylül ayında, aralarında Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın da olduğu çeşitli üst düzey Hizbullah yöneticilerini öldürmesi ve Ekim ayının başında Lübnan’a yönelik kara harekâtına başlamasıyla birlikte, gerilim yeniden tırmanmış durumda.

Avrupa Dış İlişkiler Konseyi’nden (ECFR) Kelly Petillo, “Başlangıçta, Hizbullah İsrail ile savaşa katılmaya karar verdiği ve böylece Lübnan’ı savaşa sürüklediği için eleştirilere maruz kalmıştı” diyor. Petillo, “Buna rağmen Hizbullah’a Lübnan toplumunda verilen destek 7 Ekim’den bu yana artmış durumda” değerlendirmesini de sözlerine ekliyor.

Lübnanlıların çoğunun İsrail’in Gazze’deki faaliyetleri ve uluslararası diplomasinin ateşkes ilanı konusundaki başarısızlığı karşısında öfkeli olduğunun altını çizen Petillo, “Lübnanlılar, Hizbullah’ı, Filistinlilerle dayanışmanın tek garantörü olarak görmeye başladı” görüşünü aktarıyor.

Ürdün

Komşusu İsrail ile 1994 yılında bir barış anlaşması imzalayan ve Batı’nın geleneksel müttefiklerinden olan Ürdün, son yılı deyim yerindeyse “ip cambazlığı” yaparak geçirdi. Petillo, “7 Ekim’in ardından Ürdün, Filistin davasına verilen yüksek toplumsal destek ile İsrail ile ikili ilişkiler arasında denge kurmaya çalıştı” değerlendirmesini yapıyor.

Ürdün Kralı II. Abdullah ve Filistin kökenli eşi Kraliçe Rania, daha fazla Filistinli mülteci kabul etmek istemediklerini tekrar tekrar ifade ediyor. Petillo, “Ancak şimdi yalnızca Lübnan’da değil, aynı zamanda Batı Şeria’da da yeni potansiyel cephelerin açılmasıyla birlikte, Ürdün kendisini bir kabus senaryosuyla karşı karşıya bulmuş durumda” diye konuşuyor ve şu gözlemi aktarıyor:

“Yaşanmakta olan durum, 7 Ekim’in hemen ardından oluşan, savaşın diğer yerlere sıçrayarak bölgede yayılması ve bunu takiben Filistinlilerin Ürdün’e göç etmesi korkularını yeniden alevlendirdi.”

Batı Şeria

Berlin’deki Bilim ve Politika Vakfı’nın (SWP) Afrika ve Ortadoğu Bölümü’nde çalışmalarını sürdüren Peter Lintl, işgal altında bulunan Batı Şeria’daki durumun, 7 Ekim’in öncesinde de “çok gergin” olduğuna dikkati çekiyor.

Savaştan önceki dönemde de Filistin yönetiminin yıllar boyunca zayıf bir durumda olduğunu ve Yahudi yerleşimcilerin Filistinlilere saldırılar düzenlediğini kaydeden Lintl, mevcut sağcı İsrail hükümetinin koalisyon programında, Yahudiye ve Samarya adını verdikleri Batı Şeria’nın “yalnızca Yahudilere ait olduğunu” ifade etmelerinin de o dönemde gerilimi tırmandırdığını hatırlatıyor.

Lintl, savaşın patlak vermesinin ardından, Yahudi yerleşimcilerin Filistinli sivillere saldırılarının yanı sıra İsrail ordusu ile Filistinli militanlar arasında Batı Şeria’da yaşanan gerilimin de Eylül’de zirve yaptığını söylüyor.

“Batı Şeria, her an patlayabilecek bir barut fıçısı” benzetmesini yapan Lintl, “Normal zamanlarda, inanılmaz derecede yüksek ölüm sayıları nedeniyle müsamaha gösterilemeyecek bir durumun hâlihazırda var olduğunu söyleyebilirsiniz. Ancak bu, Gazze’deki savaş ve 7 Ekim tarafından gölgeleniyor” değerlendirmesini yapıyor.

Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir

Aydın’da öğrenciler yemeklerini sokakta yemek zorunda kalıyor

Aydın’da öğrenciler yemeklerini sokakta yemek zorunda kalıyor

October 17, 2025
5k
Mango’nun kurucusunun ölümü: Oğlu cinayet şüphelisi

Mango’nun kurucusunun ölümü: Oğlu cinayet şüphelisi

October 17, 2025
5.1k

Suriye

Beyrut’ta yaşayan ve Birleşmiş Milletler (BM) kuruluşlarına da danışmanlık yapan Ortadoğu analisti Lorenzo Trombetta, “7 Ekim’de patlak veren savaş, 13 yıldır iç savaşın sürmekte olduğu Suriye’ye yönelik medya ilgisini, İsrail ve Gazze’ye yönlendirmiş oldu” diyor.

Suriye’deki savaşta Rusya, İran, Türkiye, İsrail ve ABD gibi dış güçlerin hakimiyetinin giderek arttığını kaydeden Trombetta, “Tüm aktörler terörizmle mücadele ettiklerini ve istikrar ve güvenliğin tesisini hedeflediklerini iddia ediyor” ifadelerini kullanıyor.

Öte yandan ilk yıllarda giderek daha fazla yalnızlaştırılan Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Arap dünyası ve Avrupa sahnesine dönmeye başladı. Trombetta, “Esad’ın iktidarda kalacak olması, Suriye’de artık sorgulanır olmaktan çıktı” değerlendirmesini yapıyor.

Son bir yılda Esad’ın 7 Ekim ve savaş hakkında sessiz kalması da dikkat çekici. Trombetta, Esad’ın “sessiz bir diplomasi yaklaşımı” benimsediğini ve “medya ilgisinden uzak kalarak uzun vadeli iç politika hedeflerine kilitlendiğini” söylüyor.

Mısır

Kuzey Afrika ülkesi Mısır, bölgedeki tüm diğer ülkelerden farklı olarak, 7 Ekim krizini jeopolitik bir avantaja dönüştürmeyi başardı.

Washington merkezli Tahrir Ortadoğu Politikaları Enstitüsü’nün Başkan Yardımcısı Timothy E. Kaldas, Mısır Devlet Başkanı Abdulfettah es Sisi’nin, Gazze’ye gönderilen ürünlerin izni ve kuşatmanın sürdürülmesi konusunda İsrail ile iş birliği yürüttüğünü vurguluyor.

Mısır’ın ateşkes görüşmelerinde oynadığı merkezi rolün, ülkenin uluslararası arenadaki önemini yeniden tesis ettiğini söyleyen Kaldas, “Kahire aynı zamanda Washington’dan da büyük miktarda ek destek elde etti” diye konuşuyor.

Eylül ayında Beyaz Saray, Mısır’a 1,3 milyar dolar değerinde askeri yardım yapılacağını açıklamıştı. ABD’nin son bir yılda, geçmişte yaptığı gibi, ülkenin insan hakları karnesinden ötürü yardımlarda kesintiye gitme politikasının artık mevcut olmadığının altını çizen Kaldas, “Mısır aslında insan hakları konusunda geçmişe göre çok daha kötü bir tablo çiziyor” diyor.

Ayrıca 7 Ekim’i takip eden süreçte Mısır halkının Gazze’deki savaştan ziyade ülkenin giderek kötüleşen ekonomisine odaklandığını kaydeden Kaldas, “Ancak İsrail’in Gazze’deki Filistinli sivillere yönelik işlediği korkunç savaş suçları, Mısırlıların dikkatini çekmeyi başardı” gözlemini aktarıyor.

Mısır’da kamuoyunun hükümete karşı eleştirel yaklaşımının kuvvetlendiğine dikkat çeken Kaldas, “Gelecekte, Batı’nın da desteğini almayı sürdürmeyi hedefleyecek olan Mısır yönetimi, bir denge bulmaya çalışacak” değerlendirmesini yapıyor.

KAYNAK: DEUTSCHE WELLE TÜRKÇE

Tags: Arap coğrafyasıhamasİsrailortadoğusavaş
ShareTweet
Previous Post

CHP’li İlgezdi: Uyuşturucu ticareti paket servisi haline geldi, “Metin amca” peynir ekmek gibi satılıyor

Next Post

Erciş’te halka su sağlayan tünelde siyanür tespit edildi: “Ölümcül ve kalıcı etkileri olması muhtemel!”

İLGİLİHABERLER

Aydın’da öğrenciler yemeklerini sokakta yemek zorunda kalıyor
GENEL

Aydın’da öğrenciler yemeklerini sokakta yemek zorunda kalıyor

October 17, 2025
5k
Mango’nun kurucusunun ölümü: Oğlu cinayet şüphelisi
DÜNYA

Mango’nun kurucusunun ölümü: Oğlu cinayet şüphelisi

October 17, 2025
5.1k
“Filistinli cenazelerinde organ eksikleri var”
DÜNYA

“Filistinli cenazelerinde organ eksikleri var”

October 17, 2025
5k
Çeyrek altın 10 bin liranın üzerinde
EKONOMİ

Çeyrek altın 10 bin liranın üzerinde

October 17, 2025
5k
Mal varlığı tartışılmıştı: Sırrı Süreyya Önder’in kızına bıraktığı miras belli oldu
Manşet Altı

Mal varlığı tartışılmıştı: Sırrı Süreyya Önder’in kızına bıraktığı miras belli oldu

October 17, 2025
5.2k
Fatih Ürek’in kalbini kullandığı iğneler mi zayıflattı?
MAGAZİN

Fatih Ürek’in kalbini kullandığı iğneler mi zayıflattı?

October 17, 2025
5.1k
Daha Fazla Haber
Aydın’da öğrenciler yemeklerini sokakta yemek zorunda kalıyor

Aydın’da öğrenciler yemeklerini sokakta yemek zorunda kalıyor

October 17, 2025
5k
Mango’nun kurucusunun ölümü: Oğlu cinayet şüphelisi

Mango’nun kurucusunun ölümü: Oğlu cinayet şüphelisi

October 17, 2025
5.1k
“Filistinli cenazelerinde organ eksikleri var”

“Filistinli cenazelerinde organ eksikleri var”

October 17, 2025
5k
Çeyrek altın 10 bin liranın üzerinde

Çeyrek altın 10 bin liranın üzerinde

October 17, 2025
5k
Mal varlığı tartışılmıştı: Sırrı Süreyya Önder’in kızına bıraktığı miras belli oldu

Mal varlığı tartışılmıştı: Sırrı Süreyya Önder’in kızına bıraktığı miras belli oldu

October 17, 2025
5.2k
Fatih Ürek’in kalbini kullandığı iğneler mi zayıflattı?

Fatih Ürek’in kalbini kullandığı iğneler mi zayıflattı?

October 17, 2025
5.1k
Fenerbahçe’de ayrılıklar devam ediyor: 4 isme veda

Fenerbahçe’de ayrılıklar devam ediyor: 4 isme veda

October 17, 2025
5.1k
Evlenmek için 7.5 milyon TL ödedi: Düğünden gelinin motosikletiyle kaçtı

Evlenmek için 7.5 milyon TL ödedi: Düğünden gelinin motosikletiyle kaçtı

October 17, 2025
5.1k
Ankara’nın dev hastanesi konkordato ilan etti

Ankara’nın dev hastanesi konkordato ilan etti

October 17, 2025
5.1k
İrem Helvacıoğlu bebeğinin ismini açıkladı, sosyal medyada gündem oldu

İrem Helvacıoğlu bebeğinin ismini açıkladı, sosyal medyada gündem oldu

October 17, 2025
5.1k
CHP davasına hazırlık ‘aşiret dizisi’ ile başladı

CHP davasına hazırlık ‘aşiret dizisi’ ile başladı

October 17, 2025
5k
Rusya’dan gelen TIR’larda görüldü: Haydarpaşa Limanı’nda “kokarca” gerginliği

Rusya’dan gelen TIR’larda görüldü: Haydarpaşa Limanı’nda “kokarca” gerginliği

October 17, 2025
5k
Beyin cerrahı kızıyla ameliyata girdi: 12 yaşındaki çocuğa matkapla kafa deldirdi

Beyin cerrahı kızıyla ameliyata girdi: 12 yaşındaki çocuğa matkapla kafa deldirdi

October 17, 2025
5.1k
Roman Abramovich’den Galatasaray’a dev yatırım iddiası

Roman Abramovich’den Galatasaray’a dev yatırım iddiası

October 17, 2025
5.1k
Borusan’ın tedarikçisi sanayi devi iflas etti

Borusan’ın tedarikçisi sanayi devi iflas etti

October 17, 2025
5k
Aktifhaber

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.

MENU

  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER

BİZİ TAKİP EDİN

No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.