Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Taşıma Yoluyla Eğitime Erişim Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle ekonomik krizin faturasının öğrencilere ve eğitimcilere kesildiğini ortaya koydu. Taşımalı eğitim kapsamındaki öğrencilerin yararlandırıldığı ücretsiz öğlen yemeği uygulamasına son verildi. Taşıma Yoluyla Eğitime Erişim Yönetmeliği’ndeki en köklü değişiklik, yönetmeliğin 18’inci maddesinde gerçekleştirildi. Değişiklik ile taşımalı eğitim kapsamında olan ikili eğitim yapan okullardaki öğrencilerin ücretsiz yemek hakları ellerinden alındı.
Şartlı hizmet
MEB’in yönetmelik değişikliğine göre, öğrenci taşıma uygulaması kapsamında olan ancak ikili eğitim yapan okullarda yemek hizmeti verilmeyecek. Tekli eğitim yapan okullarda ise yemek hizmetine devam edilecek. Ancak tekli eğitim kapsamındaki okullardaki öğrencilere yönelik ücretsiz yemek uygulamasına da kurallar getirilecek. Öğrenci taşıma uygulaması kapsamı dışındaki öğrenciler, ücretini ödeseler dahi yemek yiyemeyecek. Benzer şekilde eğitimciler de yemek hizmetinden yararlanamayacak.
Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir
İtibarı zedeleyecek
Yönetmelik değişikliğini BirGün’e değerlendiren Eğitimci Özgür Bozdoğan, iktidarın krizin faturasını vatandaşa kesen uygulamalarından eğitim alanının da etkilendiğinin altını çizdi. Değişikliği eleştiren Bozdoğan, bir kamu hizmeti olan eğitimin iktidarın ekonomik tercihlerinin dışında tutulması gerektiğini kaydetti.
Yemek hizmetlerinden yararlanacaklara yönelik ayrımcı uygulamaları da eleştiren Bozdoğan, “Bir okulun 500 öğrencisi varsa bunların 100 tanesi taşımalı eğitim kapsamında. Eğer okul tekli eğitim yapıyorsa, o 100 öğrenci ücretsiz yemek yiyebilecek. Kalan öğrenciler ve eğitimciler ise parasını ödeseler dahi hizmetten yararlanamayacak” dedi. İktidarın, hemen her yeni düzenlemeyle öğretmenlik mesleğinin itibarını zedelediğini vurgulayan Bozdoğan, “Bu yönetmelik değişikliği de iktidarın ve MEB’in öğretmenler ile öğrencilere bakış açısını ortaya koymuştur” diye konuştu. Bozdoğan, eğitimin bir kamusal hizmet olduğunun altını çizerek, herkese eşit şartlarda ulaştırılması gerektiğini söyledi.
