Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, denetimli serbestlik yasasından (çoğunluğu adli suçlardan mahkum olan) 1 milyon 719 bin 693 kişinin yararlandığını açıkladı. Tunç, bunlardan 6 bin 695’inin yeniden suç işleyerek cezaevine döndüğünü ifade etti. Tunç’un verdiği rakamlar, infazını tamamladığı halde hukuksuz ve keyfi gerekçelerle tahliye edilmeyen, sayıları on binleri bulan Gülen hareketine mensuplarına yapılan ayrımcılığı da ortaya koydu.
DENETİMLİ SERBESTLİK UYGULAMASINDA AYRIMCILIK YAPILIYOR
İnfaz kanununa göre, cezasının belli bir bölümünü kapalı cezaevinde geçiren hükümlü, ‘iyi halli’ ise cezaevi İdari Gözlem Kurulu kararı ile denetimli serbestlik kapsamında tahliye ediliyor. Ancak Adalet Bakanlığına bağlı cezaevlerinde uygulama birliği olmadığı için hukuksuz ve keyfi gerekçelerle hükümlüler arasında ayrımcılık yapılıyor.
Mahpus yakınlarının sosyal medya paylaşımları, siyasilerin ve sivil toplum örgütlerinin yaptığı açıklamalardan da kamuoyuna yansıdığı üzere, denetimli serbestlik uygulamasından yararlananların çoğunluğunu adli suçlardan (hırsızlık, gasp, cinayet, uyuşturucu, cinsel saldırı vb.) hüküm giyenler oluşturuyor. Gülen hareketi mensubu olduğu gerekçesi ile hüküm giyenler ve diğer siyasi mahpuslar ise bu uygulamadan nadiren yararlandırılıyor. Cezaevi yönetimleri hukuksuz ve keyfi gerekçelerle mahpusların bırakın denetimli serbestliği, şartlı salıverme yasasından faydalanarak bile tahliye edilmelerine izin vermiyor.
Adalet Bakanı Tunç’un soru önergesine verdiği cevap, yapılan bu ayrımcılığı bir kez daha gözler önüne serdi. Bakan Tunç’un açıklamasına göre, bu yasadan faydalanan 1 milyon 719 bin 693 kişiden 6 bin 695’i yeniden suç işleyerek cezaevine döndü.
Tunç, diğer soruları cevaplamadı.
