Dizi senaryosu nedeniyle suçlanıp tutuklanan Hidayet Karaca, cezaevinde 6. yılını doldurdu. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ise Karaca’nın başvurusunu 5 yıldır sonuca bağlamadı.
Hidayet Karaca, 14 Aralık 2014’te tutuklandı ve 6 yıldır çoğunlukla politik tutukluların bulunduğu Silivri Cezaevinde konuldu.
Karaca’nın yönettiği 13 televizyon kanalı ve 6 radyodan oluşan Samanyolu Medya Grubu, 2016 yılında AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kararıyla kapatıldı.
turkishminute.com’dan Cevheri Güven’in haberine göre Şule Karaca, 57 yaşındaki eşi Hidayet Karaca’nın sağlık durumundan endişeli.
Karaca hakkında ‘keyfi tutuklama’ gerekçesiyle 2015 yılında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde (AİHM) açılan dava ise aradan geçen 5 yıla rağmen sonuçlanmadı.
TÜRKİYE’NİN SİYASİ BASKISI VAR
Hidayet Karaca’nın AİHM’e yaptığı başvuru sürecini takip eden avukat Nurullah Albayrak, başvurunun aradan geçen 5 yıla rağmen sonuçlanmamasına tepki gösteriyor.
Aybayrak, AHİM’in ayrımcılık yaptığını vurgulayarak şu ifadeleri kullanıyor:
“Hidayet Karaca, 18.12.2014 tarihinde İstanbul 1.Sulh Ceza Hâkimliği kararıyla tutuklandı. Tutuklama kararının açıkça hukuka aykırı olması nedeniyle önce Anayasa Mahkemesine sonrasında da AİHM’e haksız tutuklama gerekçesiyle başvuru yaptık. AİHM’e yapılan başvuru dosyasında hükümet görüşünün alınması ve tarafların tüm görüşlerini sunma aşaması 2 yıl önce tamamlandı. AİHM uygulama olarak tarafların görüşlerini sunma aşaması bittikten kısa süre sonra kararını açıklıyor ancak nedeni tam olarak anlaşılamayacak şekilde mahkeme Hidayet Karaca kararını halen açıklamadı. İnsan haklarının korunması ve geliştirilmesi konusunda çok büyük öneme sahip mahkemenin, ayrımcılık oluşturacak tarzda bir uygulama yapmış olmasını düşünmek istemiyorum ancak sürenin bu kadar uzamış olması ayrımcılık yapıldığını düşündürüyor. Kararın 5 yıldır çıkmamış olması, Türkiye’nin siyasi baskısı olduğu ve AİHM’nin de bu siyasi baskıdan etkilendiği gibi bir değerlendirmeye de yol açmaktadır. Umarım bu anlayış da doğru değildir.”
IJA BAŞKANI SAĞ: KARACA 4 YILDIR TEK BAŞINA HÜCREDE TUTUYOR
International Journalists Assciation (IJA) Başkanı Engin Sağ, Karaca’nın tutuklanma gerekçesinin tüm televizyon yöneticilerini tehdit ettiğini, dizi senaryosu nedeniyle hükumetin istediği medya çalışanı ya da televizyon yöneticisini tutuklayabileceği bir düzlem oluştuğunu söylüyor:
“Hidayet Karaca, Samanyolu Yayın Grubunu başarılı yöneticilik örneği göstererek tek televizyon kanalı olan bir yayın kuruluşunu; 13 kanallı, 6 radyo istasyonlu, 4 dilde yayın yapan uluslararası bir medya grubuna dönüştürdü. Tutuklanma gerekçesi olarak bir dizi senaryosundaki kurgu gösterildi. Buna ancak saçmalık denebilir. Bu suçlamayla tüm televizyon yöneticileri tutuklanabilir. Dizi senaryosu üzerinden gizli kodlar verilerek Hizmet Hareketi üyeleriyle haberleşme yapıldığı iddiası da günümüz iletişim çağında apayrı bir saçmalık. Karaca, son 4 yıldır tek başına hücrede tutuluyor. Avukatları, hatta tutukluluğunu protesto eden Samanyolu TV izleyicileri bile tutuklandı. Kendisini savunacak avukat bulamadı. Tutuklandığında hukuk fakültesinde okuyan oğlu, mezun oldu ve şimdi avukatlığını yapıyor. Cezaevinde pek çok sağlık sorunu yaşadı. IJA olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi dahil pek çok uluslararası kuruluşla haksız tutukluluğa karşı başvuruda bulunduk. Ancak Karaca’nın tutukluluğu hala sürüyor.”
İKİ DİZİDEKİ SENARYOLAR TUTUKLAMA GEREKÇESİ YAPILDI
Karaca’nın tutukluluk gerekçesi olarak gösterilen Şefkat Tepe ve Tek Türkiye, reyting sıralamasında ilk beşe giren iki diziydi. Savcılığın iddiasına göre Karaca, bu iki dizinin senaryosuyla ilgili ABD’de sürgünde yaşayan din alimi Fethullah Gülen’den talimat aldı. Dizinin senaryosu Gülen’e soruldu ve Gülen de bazı tavsiyelerde bulundu.
Savcıya göre dizide suç örgütü olarak işlenen bir grubun, gerçek hayattaki karşılığı, takipçileri arasında “Molla Muhammed” olarak bilinen Mehmet Doğan isimli kişi ve tarikatıydı. El Kaide lideri Usame Bin Ladin’i öven görüşleri ile bilinen Mehmet Doğan, tutuklanmış ve cezaevinde kalmıştı. Savcıya göre Molla Muhammed’in tutuklanma nedeni iki dizideki kurguydu.
Hidayet Karaca, savunmasında Fethullah Gülen’den dizi senaryosu için talimat alınmadığını, dizinin yapımcısı olan şirketin dizi jeneriğine “dizidekilerin tamamen hayal ürünü olduğunu yazdığını” söyledi:
“Dizinin, yapımcısını da yönetmenini de senaristini de ben belirlemiyorum. Her hafta televizyon sektöründe yüzlerce dizi yapılmaktadır. Dizilerde yüzlerce komplo planları işlenmiştir. Devlet yıkılmış, devletler kurulmuştur, cinayetler işlenmiş, örgütler çökertilmiş. Eğer hayal ürünü bir diziden böyle soruşturmalar çıkarsa dizi sektörü çöker. Amerikan dizilerinde ve filmlerinde Rusya’ya sızıyorlar ve yıkıyorlar ülkeleri, ülkeleri ele geçiriyorlar. Acaba bugüne kadar bir dizi filmden dolayı silahlı terör örgütü suçlaması hiç çıkmış mıdır?”
İki dizinin senaryosu nedeniyle tutuklanan Karaca’nın yargılanması tutukluluğunun dördüncü yılında bitti. 8 Haziran 2018’de ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
MUHALİF KANALLARIN YÖNETİCİSİ
ABD’de sürgünde yaşayan din alimi Fethullah Gülen, 2012 yılından beri Tayyip Erdoğan’ın hedefinde. Erdoğan önce Hizmet Hareketi’ne yakın eğitim kurumlarını kapattı, hemen ardından da Hidayet Karaca’nın yönettiği Samanyolu Medya Grubunu hedef aldı.
Samanyolu Medya Grubu, kapatıldığı süreçte Erdoğan Rejimi’ne yönelik en sert eleştirileri yönelten medya grubuydu. Karaca tutuklandıktan sonra, Samanyolu Grubunun televizyonları Türkiye’ye dönük yayın yapan ve devlete ait Turksatt uydusundan çıkartıldı. 2016 yılında ise kanun hükmünde kararnameyle (KHK) kapatıldı.
Hidayet Karaca, savunması boyunca tutuklanmasının politik olduğunu, muhalif yayıncılıkları nedeniyle cezalandırıldıklarını savundu. Karaca’ya göre hakkındaki suçlamalar, dizilerdeki kurgulardan daha fantastikti.
DUMANLI: TUTUKLANMA EMRİNİ ERDOĞAN VERDİ
Karaca’nın meslektaşları, tutukluluğun 6. yılında Youtube üzerinden bir etkinlik yaptı. Raindrops kanalındaki yayına katılanlardan gazeteci Ekrem Dumanlı, Hidayet Karaca ile birlikte gözaltına alınan isimlerden biriydi. Dumanlı, kendisi ve Hidayet Karaca’nın tutuklanması emrinin bizzat Tayyip Erdoğan tarafından verildiğini, bunu da kendisine o gün görevde olan bir hakimin söylediğini ifade etti. Dumanlı, medya bağımsızlığının Erdoğan tarafından yok edilmesinde dönüm noktasının Hidayet Karaca’nın tutuklandığı 14 Aralık 2014 günü olduğunu söyledi.