AKP rejimi çöküşünü unutturma telaşına düştü. DEM partili belediyelere kayyım atanması, başkanların tutuklanması, Türk parasının erimesi, ekonomik çöküşün hızlanması, geçim derdindeki halkın yükselen öfkesi, ucu MHP’ye uzanan Sinan Ateş Cinayeti, Ayhan Bora Kaplan soruşturması ile siyaset-devlet-mafya ilişkisinin Susurluk’tan daha büyük bir skandalı ortaya çıkarması, muhalefetin her şeye rağmen halkın tepki oyları sayesinde güçlenmesi ve AKP-MHP ittifakının çatırdamaya başlaması…
Tüm bu olumsuz gündemler konuşulmasın diye AKP ve yandaşları, kendi pisliklerini örtme telaşına düştü. Bu sebeple anında yalanlanabilecek ’’Fethullah Gülen vefat etti, kaçırıldı, uçakta Türkiye’ye getiriliyor’’ gibi haberleri yaymaya başladı. İşte bu şarlatanlığın ve rezilliğin sebepleri ve trollenen gazeteciler Müyesser Yıldız, Murat Ağırel, Özlem Gürses ve diğerlerinin düştüğü hal…
BÜYÜK SEÇİM YENİLGİSİ VE AKP REJİMİNİN ÇÖKÜŞÜ
Gün geçtikçe oy kaybeden, aldığı son seçim yenilgisi ile iyice sallanmaya başlayan Erdoğan ve rejimi yine gündem değiştirme telaşında. Türkiye’nin hızla çöken ekonomisine Mehmet Şimşek de çare olamadı. Yüksek enflasyon, hayat pahalığı, emeklinin içler acısı hali, halkın dinmeyen öfkesi, bitmeyen ucuzluk kuyrukları had safhaya ulaştı.
İKİNCİ SUSURLUK SKANDALI
Bunlarla birlikte ucu MHP’ye uzanan Sinan Ateş cinayeti, AKP ile MHP arasında gerginlik oluşturdu. Mafya başı Ayhan Bora Kaplan’a yönelik soruşturma, Susurluk skandalından daha büyük bir devlet-siyaset ve mafya ilişkisi olduğunu ortaya çıkardı. AKP-MHP ittifakı çatırdamaya başladı. Erdoğan bu yüzden bir kaç kez Bahçeli’nin ayağına gitmek zorunda kaldı. Tüm bunlar AKP rejimini hayli telaşlandırdı. Sözde muhalif medya ise istemese de bu olumsuzlukları haber yapmak zorunda kaldı. Sosyal medyada AKP ve Erdoğan rejimini eleştiren paylaşımlar arttı.
AKP REJİMİ ÖNCE KÜRTLERE SALDIRDI
Bu gelişmeler karşısında başı kesilmiş tavuk gibi sağa sola savrulan Erdoğan rejimi ‘’Deformasyon başkanlığı’’ öncülüğünde önce Kürtlere saldırdı. Hakkari belediyesine kayyım atadı. Belediye Başkanı tutuklandı. AKP borazanları da ‘sırada Mardin’e kayyım ataması var’ söylentilerini ortaya attı.
SONRA YİNE GÜLEN HAREKETİ HEDEFE ALINDI
Bununla yetinmeyen Erdoğan rejimi kontrollü muhalif Türk medyasını da yanlarına alarak Fethullah Gülen hareketini hedefe koyma geleneğini sürdürdü. Sayıları milyonları bulan ve çoğu AKP belediyelerince beslenen trol ve troliçe kılıklı sosyal medya hesapları Gülenle ilgili bu asılsız haberleri yaymaya başladı.
UYDURMA HABERİN PEŞİNE DÜŞTÜLER
Ardından Müyesser Yıldız gibi tecrübeli gazeteciler bile, “Gülen iade ediliyor, Türkiye yolunda uçakta!” asparagas haberini kendi hesabından paylaştı. Hepsi koro halinde aynı haberleri verdi. Hatta Özlem Gürses ‘Gülen Türkiye’ye teslim edilecek’ yalan haberini son dakika olarak anons ederken kendini, stresli, terli ve telaşlı göstermek için komik bir kurgu ile yayına çıktı.
KONTROLLÜ MUHALEFET
AKP ve yandaş medya sözde muhalif medyayla beraber aynı yalanları tekrar edip operasyonun gönüllü parçası oldular. Uydurma bir haberin peşine düştüler. Hatta havuz medyasının palyaçoları ellerinde sopalarla Gülen’in fotoğrafları üzerinde derin analizler bile yaptı.
FETHULLAH GÜLEN DE KAHVE İÇİP, GAZETECİLERLE GÖRÜŞÜYORDU
AKP ve yandaşları bu zavallı telaşın içindeyken Fethullah Gülen gazetecilerle görüşüp, kahve içiyordu. Gülen, gazeteciler Adem Yavuz Arslan, Metin Yıkar ve Abdulhamit Bilici’yi kabul ederek verdiği fotoğrafla yalanlarını yüzlerine vurdu.
AKP REJİMİ KİM BİLİR DAHA NELERİ SAKLIYOR?
AKP rejimi “Gülen hasta, Gülen Türkiye‘ye getiriliyor” türü yalan haberler yaptırarak ülke de birçok tarihi ve önemli olayın üstünü örtmeye çalışıyor. Şimdi sorulması gereken soru şu AKP rejimi ve yandaşları bu yalanları ortaya atarak aslında daha neleri saklıyor, hangi gerçekleri gözlerden kaçırıyor? Ya da Türkiye‘yi neye hazırlıyor?