Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı’nın Kurucu Başkanı Alparslan Kuytul, “Bana, aileme ya da arkadaşlarıma böyle bir suikast olacak olursa herkes bilsin ki, bunu yapan derin devlettir, siyah gözlüklülerdir.” dedi.
Furkan gönüllüleri tarafından sosyal medyada yayınlanan bir videoda konuşan Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı’nın Kurucu Başkanı Alparslan Kuytul, 16 Aralık Çarşamba günü başyazarlığını yaptığı Furkan Nesli Dergisi’ne gelen Terörle Mücadele ekiplerinin IŞİD’in bir suikast hazırlığı içinde olduğu yönünde bir istihbarat aldıklarını kendisine söylediklerini kaydetti.
‘‘BEN HİÇBİR ÖRGÜTTEN BİR SUİKAST BEKLEMİYORUM’’
Hiçbir örgütten herhangi bir tehdit almadığına dikkat çeken Kuytul, ‘‘16 Aralık Çarşamba günü öğle vakti Terörle Mücadele ekibi benim de başyazarı olduğum Furkan Nesli Dergisi’ne geldiler. İçeri girmediler kapıda bana bir kâğıt imzalatıp gittiler. Kâğıtta yazan şey şu; DAEŞ örgütüne yapılan operasyonlar sonucunda örgüt elemanları zor duruma düşmüşler ve ayakta olduklarını yıkılmadıklarını dünyaya gösterebilmek için bir takım takım eylemler planlıyorlarmış, bana da arkadaşlarıma da yönelik eylemler suikastler yapılabilirmiş. Böyle bir istihbarat almışlar. Normalde böyle bir tehdit ben almadım. Böyle bir istihbarat gerçek mi değil mi onu bilemiyorum. Ben hiçbir örgütten de böyle bir şey beklemiyorum.’’ diye konuştu.
Ertesi gün sabah evine gelen polislerin suikast istihbaratına yönelik bir koruma istemesi durumunda valiliğe başvurması gerektiğini aktarıp gittiklerini söyleyen Kuytul şöyle devam etti:
‘‘POLİSLERİ GÖNDERENLERE TALİMAT VEREN DERİN GÜÇLER BENDEN RAHATSIZ’’
‘‘Ertesi sabah yani 17’si Perşembe günü sabahı da evime geldiler. Koruma Şube’den geliyoruz dediler. İşte böyle bir tehdit var. TEM’den bize haber geldi. Eğer koruma isterseniz valiliğe başvuru yapmamız gerektiğini söyleyip bana bir kâğıt imzalatıp gittiler.
Daha evvel de bundan 4 sene önceydi yine vakfa gelip yine bana aynı şekilde ölüm tehdidi olduğunu söylediler. Ben de onlara dedim ki; ‘Ben böyle bir tehdit almıyorum, sizi kast etmiyorum ama sizi gönderen ya da sizi gönderenlere talimat veren derin birtakım güçler, aslında onlar beni tehdit ediyorlar sizi göndermek suretiyle.
Aradan 1 yıl kadar zaman sonra yine koruma şubeden gelip böyle bir tehdit olduğunu söylediler, daha sonra emniyetten ifade için çağrılmıştık orada da bunu söylediler yine emniyette bana bir kâğıt imzalattılar 4 etti. 4 defa imzaladım bu kağıtları. İşte şimdi 3-4 yıl aradan sonra tekrar geldiler. Bana ya da aileme ya da arkadaşlarıma böyle bir suikast olacak olursa herkes bilsin ki, bunu yapan derin devlettir, siyah gözlüklülerdir.’’
Kendisinin bir suikasta kurban gitmesi durumunda tetikçinin bir öneminin olmadığını söyleyen Alparslan Kuytul şunları söyledi:
‘‘BENİ HAPSE ATTIRANLAR PERDE ARKASINDAKİ GÜÇLERDİ’’
‘‘Tetikçinin kim olduğunun önemi yok. Herhangi bir örgütten birini ikna ederler yaptırırlar. Kötü gösterirler gerekli propagandayı yaparlar ikna ederler ya da parayla. Kimse tetikçiye bakmasın, tetikçinin arkasındakine baksın. Trafik kazası olmuş olabilir deseler de kimse inanmasın. Yok gıda zehirlenmesi olmuş, inanmasın. Filan örgüt falan kimse yapmış, kimse inanmasın. Ne derlerse desinler. Benden kimler rahatsız bellidir. Benim konuşmalarımdan kimler rahatsız bu bellidir. Yapacak olanlar onlardır. Bizden rahatsız olan derin devlet, bizim muhalefetimizi kaldıramayan güçler yapmıştır. Başkasını düşünmenize gerek yoktur. Bu mesele gayet açıktır. Ben perde arkasındaki güçlerden bahsediyorum. Beni hapse attıranlar de onlardı. Siyasiler ve siyah gözlüklüler. Bir şey olacak olursa sorumlusu onlardır. Şu an da hayattayım şimdi de bunu söylüyorum. Herkes bunu böyle bilsin. Başka laflara da kimse inanmasın.”
22 AY HAPİS YATTIKTAN SONRA BERAAT ETMİŞTİ
Adana’da, Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı’na yönelik soruşturma kapsamında “silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek yardım etme” ve “silahlı terör örgütünün propagandasını yapma” iddiasıyla hakkında dava açılan Furkan Vakfı Kurucu Başkanı Alparslan Kuytul ile “terör örgütü propagandası yapma” suçunu işledikleri ileri sürülen iki vakıf yöneticisinin yargılandığı dava beraat etmişti.
