Son olarak Hakkari Derecik’te 16 yaşındaki Özcan Onay’ın asker kurşunuyla öldürülmesiyle gündeme gelen ‘sınır ölümleri’, araştırma önergesiyle TBMM gündemine taşındı.
Önergede, sınırdaki ölümlerin artık ‘sınırda mevzuata uygun ölümler’ diye tanımlandığı vurgulandı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesinin, “2009-2014 Yılları Arasında Sınır Hatlarında Meydana Gelen Yaşam Hakkı İhlalleri” başlıklı raporuna göre sadece 2009-2014 yılları arasında sınır hatlarında 110 kişi vurularak öldürülürken ve 130 kişi de yaralandı. Son olarak 30 Kasım 2020 tarihinde Hakkari’nin Derecik ilçesinde askerlerin açtığı ateş sonucu 16 yaşındaki Özcan Onay yaşamını yitirmişti.
‘SINIRDA MEVZUATA UYGUN ÖLÜMLER’
HDP Şanlıurfa Milletvekili Ömer Öcalan, açılan soruşturmalarda, ölümlerin failleri yargı organlarına havale edilerek korunmaya çalışıldığını kaydederek, sınırdaki ölümlerin artık ‘sınırda mevzuata uygun ölümler’ diye tanımlandıklarını vurguladı. Öcalan, “Ölümlere yönelik cezasızlık politikası da ölümleri sistematik hale getirmektedir” dedi.
‘SINIR TİCARETİ YAPANLAR VURULUYOR’
Ömer Öcalan, verdiği araştırma önergesiyle sınırdaki ölümlerin son bulması için Meclis araştırması istedi. Araştırma önergesi gerekçesinde Öcalan, “Son dönemlerde sınır illerinde insan hakları ihlallerinde ve buna bağlı ölümlerde ciddi artış yaşanmaktadır. Sınır illerinde yaşayan insanların hayatlarını idame etmek için sınır ticareti yaparken veya sınırdaki doğal yaşam koşulları içerisinde hayatlarını sürdürürken öldürülmekte veya ölümle karşı karşıya gelmektedir” dedi.
GEREKÇE HEP AYNI: SEKEN KURŞUN, HAVAYA AÇILAN ATEŞ…
Ölümlere çeşitli gerekçeler üretildiğini söyleyen Öcalan, “Söz konusu ölümlerde ihlaller yaşanmış olsa dahi hukuki çerçevede yaklaşılmak yerine, güvenlik gibi meşrulaştırıcı gerekçelerle farklı kılıflar uydurularak yurttaşlarımız katledilmektedir. Yapılan açıklamaların neredeyse tamamında ‘seken kurşun’, ‘havaya açılan ateş’, ‘uyarı ateşi’ gibi gerekçeler ile ölümler meşrulaştırılmaktadır” değerlendirmesinde bulundu.
