ANKA’nın haberine göre Hatay’da düzenlenen deprem konulu bir panelde söz alan Ersoy şunları söyledi.
”Marmara depremine doğru geliyoruz. Batıya doğru bir transfer var, bir göç var. Ama ortada bir boş yer var. Marmara Denizi’nde iki gerilimin olduğu ara mutlaka birleşecek. Ve 7’den büyük bir deprem verecek. Bir yıl içerisinde 7’den büyük iki deprem oluşturabilir.
Nüfus potansiyeli çok fazla. Türkiye’nin üçte biri burada yaşıyor. Konut bakımından 6 milyona yakın bina var. Sadece İstanbul’da 2 milyona yakın bina var. Bağımsız bölüm olarak 5 milyon bağımsız bölüm var İstanbul’da.
İstanbul’daki bir deprem İstanbul’un sorunu değil. Türkiye’nin sorunu değil. Dünyada önemli bir sorun yaratabilir. Çünkü kıtalar arası bir köprü. Bu köprünün ortadan kalkması, yıkılması dünyayı etkiler. O bakımdan bu işin şakası yok. Marmara depremine mutlaka bir şeyler yapılmalı.
‘En güvenlisi Anadolu Yakası’
İstanbul’un Anadolu Yakası genel olarak Türkiye’nin en sağlam yeri. Ama bu çok genel bir söylem.
Parsel bazında ada bazında bu işler değişecek. Bina bazında bu işler değişir. Genel olarak Anadolu Yakası çok sağlam olmakla birlikte, Avrupa Yakası’nın Haliç’in kuzeyindeki zemin kayalık zemini. Birinci zamana ait, sağlam bir zemin. Ama yine tekrar söylüyorum, bu oralarda güvencede olduğunuzu göstermez. Yapınızın nasıl olduğuna bağlı olabilir.
Gevşek zeminin olduğu, deprem dalgalarından daha çok etkilenebilecek ilçeleri sayacak olursak Bakırköy, Zeytinburnu, Güngören, Esenler, Bağcılar, Bayrampaşa, Küçükçekmece, Büyükçekmece, Avcılar, Silivri gibi ilçeler. Peki burada ne yapalım? Kaçalım mı? Hayır. Bu zeminin özelliğine göre yapı yapıldığı zaman herhangi bir şey olmaz.
Mesela diyelim ki Maslak sağlam bir yer. Orada güvencede misiniz? Bence değilsiniz. Zemin sağlam da yapınız ona uygun mu?”