Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser, Almanya’nın göç ve sığınmacı politikasında büyük bir sınavla karşı karşıya olduğunu belirten bakan, yasadışı göçü engellemek için Polonya ve Çek Cumhuriyeti sınırlarında sabit sınır kontrollerine başlanmasının gündeme geleceğini duyurdu.
Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser sığınmacılar konusunda Alman hükûmetine gelen tepkiler karşısında Türkiye ile daha yakın iş birliği yapılmasını önerdi. Faeser, “Şu anda AB’nin Türkiye ile yaptığı anlaşma yeterince iyi işlemiyor. Önceki anlaşmalarda bir güncellemeye” ihtiyaç var” dedi.
Sığınmacılarla ilgili tartışmaların devam ettiği Almanya’nın İçişleri Bakanı Nancy Faeser, eleştirilere tepki göstererek sığınmacılar konusunda Türkiye ile daha yakın iş birliği yapılmasını önerdi.
Alman İçişleri Bakanı Faeser, “Şu anda AB’nin Türkiye ile yaptığı anlaşma yeterince iyi işlemiyor. Önceki anlaşmalarda bir güncellemeye” ihtiyaç var” dedi. Almanya’nın göç ve sığınmacı politikasında büyük bir sınavla karşı karşıya olduğunu belirten bakan, yasadışı göçü engellemek için Polonya ve Çek Cumhuriyeti sınırlarında sabit sınır kontrollerine başlanmasının gündeme geleceğini de duyurdu.
Faeser ayrıca sığınmacıların kaçak geçişini yerinde engellemek için Alman polislerinin Çek Cumhuriyeti topraklarında sınır ve yakınlarında görev yapabileceğini ifade etti. İçişleri Bakanı, Alman polisinin İsviçre polisleriyle yakın koordinasyon içinde, İsviçre topraklarında kontroller yaptığını ve izinsiz girişleri önleyebildiğini kaydetti.
Son haftalarda yapılan değerlendirmelerde, insan kaçakçılığı yapan şebekelerin, sığınmacıları Almanya’ya getirmek amacıyla özellikle Polonya ve Çek Cumhuriyeti tarafını kullanmaya başladıkları saptanmıştı. Alman medyasındaki haberlerde, bu iki ülke üzerinden Almanya’ya ulaşan sığınmacıların sayısının sadece bir hafta içinde yaklaşık 5 bin civarında olduğu ifade edildi.
Almanya Federal Göç ve Mülteciler Dairesi’nin açıklamasına göre ise, bu yılın ilk sekiz ayında toplam 204 bin göçmen iltica talebinde bulundu. Bu da geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 77 daha artış anlamına geliyor. Sığınmacıların toplam sayısı ise 3 milyon 260 bin ile rekor seviyeye ulaştı. Bu sayı iltica başvurusu kabul edilmemiş olanlar, iltica başvuru süreci devam edenler, savaş mültecileri ve geçici oturum izni bulunanları içeriyor.
SAĞCI PARTİLER GÖÇMEN POLİTİKASINA TEPKİLİ, DANİMARKA MODELİ GÜNDEMDE
VOA News’in haberine göre Almanya’da Muhalefet partileri CDU/CSU ve Almanya için Alternatif (AfD), sığınmacı sayısının artması nedeniyle Olaf Scholz hükûmetini suçluyor. Muhalefet, sınırlarda kontrollerin artırılması, sınırdışı edilmenin kolaylaştırılması ve geri gönderme merkezlerinin kurulması gibi önlemleri ivedilikle talep ederken, Cezayir, Fas, Tunus ve Hindistan’ın güvenli ülkeler ilan edilmesini de istiyor.
Son günlerde sıklıkla gündeme gelen bir teklif Almanya’nın Danimarka’nın sığınmacı politikalarını örnek alması. Önce Birlik Partileri CDU/CSU’dan çeşitli siyasetçilerin gündeme getirdikleri söz konusu “Danimarka Modeli”, son olarak hükümette yer alan liberal Hür Demokrat Parti‘den (FDP) destek buldu.
Parti lideri, aynı zamanda koalisyon hükümetinde Maliye Bakanı olan Christian Lindner, Danimarka’nın uyguladığı sert tedbirlerin başarılı olduğunu belirterek, bunlardan bazılarının Almanya’ya sığınmak isteyenlerin sayısını frenlemek için uygulanabileceğini söyledi.
Danimarka’da sığınmacılara karşı uygulanan önlemler arasında, Danimarka’ya girişte değeri 10 bin krondan (1340 Euro) fazla olan kişisel eşyalarına el konulması, sığınma başvuru sonrası hareket alanlarının sınırlandırılması ve genel olarak yerleşim bölgelerinde göçmen kotası uygulaması bulunuyor. Hükümetin belirlediği bazı mahallelerde en fazla yüzde 30 oranında “Batılı olmayan” göçmenlerin oturmasına izin veriliyor. Danimarka hükümeti ayrıca sığınmacılara gönüllü geri dönüş için 5 bin 400 Euro’ya kadar para da teklif ediyor.