İzmir’in Bergama ilçesinde faaliyet gösteren ve Türkiye’nin en büyük domates seralarından biri olan Agrobay’da çalışan 2’si mühendis 39 kişi işten çıkarıldı. Tarım-Sen konuya ilişkin yaptığı açıklamada, işten çıkarılan kişilerin şirketin yaptığı mobbing, kötü muamele ve baskıcı uygulamalarına karşı eylem yapanlar olduğunu belirtti.
Agrobay önünde yapılan açıklamada, “22 Ağustos Salı günü başlayan işten çıkarmalar uyduruk gerekçelerle sürdürülmektedir. 10 yılı aşkın sürelerdir bu seralarda her türlü ağır işleri yapan işçiler, yıllardır hiçbir performans ve verimlilik sorunu yaşamazken, sendikalaştıktan 2 gün sonra bu nasıl değişir? Şirket alenen anayasal suç işlemektedir. İşten atılan pek çok arkadaşımız, sendikal faaliyet yürütmek ve sendikaya üye olmaktan dolayı işten çıkartılmıştır. Salı gününden beri işten çıkarılan işçi kardeşimizin sayısı 40’ı geçmiştir” denildi.
“İŞÇİLERİN SENDİKALAŞMAYI TERCİH ETMELERİ ESASTIR”
Açıklamada, “Kötü çalışma koşulları, geç yatırılan maaşlar, ücretsiz izin dayatması, yöneticilerin yoğun baskı, mobbing, kötü muamele uygulamaları, promosyon haklarına çökülmesi, keyfi yer değiştirmeler, kalitesiz kıyafet ve ekipman, servislerde yaşanan can güvenliği gibi pek çok sorunla karşı karşıya kalan işçilerin bu sorunlar karşısında sendikalaşmayı tercih etmeleri esastır. Agrobay işletmesi, çalışma koşullarının düzeltilmesine dair adım atmak yerine küçülme, hastalık, performans gibi uyduruk ve sözde gerekçelerle işçileri mağdur etmeyi ve işten çıkarmayı tercih etmektedir” ifadeleri kullanıldı.
Agrobay’da işe dönmek isteyen arkadaşları için sonuna kadar mücadele edileceği vurgulanan açıklamada şunlar dile getirildi: “İşçi kardeşlerimize yönelik kötü muameleden, aşağılayıcı davranışlardan, haksızlıklardan bir an önce vazgeçin. Anayasal suç işlemeyi bırakın. Acilen işçi kıyımını durdurun. Sorunların çözümüne yönelin, çalışma koşullarını düzeltin. Maaşları zamanında yatırın. Bu buluşmamızın amacı, kamuoyunu gerçekler hakkında aydınlatmak ve Agrobay şirketini yaptığı hatadan dolayı uyarmaktır. Tek bir işçi kardeşimizin hakkı tamamıyla verilene kadar mücadelemiz sürecek. Gerekirse tekrar tekrar geleceğimiz, bu haklı mücadeleden dönmeyeceğimiz bilinsin.”
